İstanbul'un Adımları

O zaman “İstanbul’luların Adımları” daha şık bir isim olur diye öneride bulunayım :slight_smile: Gerçi İstanbul’da doğmuş büyümüş kişiler “Ben İstanbul’luyum” demekten imtina ediyorlar. Belki bu anlamda da İstanbul’a bir katkısı olur. Güzel bir organizasyon. Keyifli koşular dilerim :+1:

4 Beğeni

çok teşekkür ederim :slight_smile:

1 Beğeni

Bir gece önce yoğun yağan yarış sonrası, yağmurlu geçecek güne hazır bir şekilde bir araya geldik. Koşumuz Lefke Kapı’dan başladı. @Osma @mehmetbas Ali ve Aykan’dan oluşan ekibimiz yine ekip uyumu konusunda çok iyiydi. Bu çekirdek ekiple her yere her zaman giderim diyebilirim.

Parkurumuz İznik çıkışı hemen bizi tarlalara yönlendirdi. Burada İznik’in ünlü yapışkan çamuruna denk geldik. Devam edecektik ama Bisikleti tamamen kaplayan çamur, hareket ettiremez hale getirdi. Dolayısıyla yaklaşık 11. km de yolumuzu değiştirmek zorunda kaldık.

İlk 25 km pek insanla karşılaşmadığımız ve düzenli yokuş içeriyordu. Tahtalı, Senaiye ayrımına geldikten sonra Kocaeli Belediyesinin mis gibi yaptığı yola girdik ve ondan sonra yolla alakalı hiç sorun yaşamadık diyebilirim. Yağış mevsimi olmasından ötürü yolda çökme tehlikesi olan çok yer vardı. Bu açıdan biraz tehlikeli.

Özellikle inişe geçtikten sonra birçok köpek grubuyal karşılaştık. Bunların çoğu ile çok da güzel geçindik. Fakat Sofular köyünde ve Selimiye köyüne gelmeden önce gerilimli dakikalar yaşadık. Gerilimli dediğim, köpekler bize saldırgan tutumla yaklaşmaya çalıştılar. Tek kişi olsaydık işler daha kötüye gidebilirdi.

Parkur, özellikle mevsimden dolayı, yeşil ötesiydi. Hala gözümü kapattığımda yeşillik görüyorum :slight_smile:

Yağmur neredeyse hiç durmadı, bazen seyrekleşti, bazen de etkisini arttırdı. Hazırlıklı olduğumuz için sorun yaşamadık.

Yolda suyla alakalı hiç sorun yaşamadık. Biz suyumuzu yanımızda getirmiştik ama özellikle inişe geçmeye başladıktan sonra neredeyse her yerden su fışkırıyordu.

Bir sonraki aktivitemiz kendi aramızda bir Erciyes aktivitesi düzenleyeceğiz. sonrasında İstanbul’un adımları’nı biraz tekrar İstanbul’a getireceğiz.

Parçası olduğum için gurur duyduğum organizasyonun strava kaydına buradan ulaşabilirsiniz:

Youtube videosuna da buradan ulaşabilirsiniz:

15 Beğeni

Format müthiş, izlemesi çok keyifli. Benim için tecrübe etmesi zor mesafeler olduğundan bazı şeyleri merak ediyorum. İstanbul’un Adımlarının zorunlu malzemeleri neler? Özellikle beslenme anlamında bir yarıştan farklı olarak neler yapıyorsunuz?

3 Beğeni

Öncelikle çok teşekkür ederim. Koşu öncesi zorunlu malzemeleri kendi aramızda konuşarak belirliyoruz. Hava durumu, koşacağımız arazi vs gibi durumlara göre değişkenlik gösteriyor. İlkyardım kitleri sabit tabi ki.

Beslenme kısmı hepimizde farklı. Herkes için konuşmam doğru olmayabilir. Hatta bu konuda sözü @Osma ya atayım çünkü o daha sistematik.

Ben evde kendim yaptığım jeli kullanıyorum. 300 gr civarı karbonhidrat hazırlıyorum jelin içerisinde. Normalde bu 4 saatlik bir süre yeterken, burada tempomuz daha düşük olduğundan 6 saat yetebiliyor. Sona doğru ise kafeinli jel içerek acımı azaltmasını bekliyorum.

Ben jel ağrılıklı besleniyorum ama diğer arkadaşlar daha katı yiyecekler tercih ediyorlar.

5 Beğeni

Organizasyon ilerledikçe duyguların tarifi zorlaşıyor. O kadar güzel anılar yaşanıyor ki doğru kelimeler kolay seçilemiyor. Karmaşık bir geri dönüş olursa mazur görün lütfen.

Afişi görünce 'Gökhan bunu düz 50 yapar’ demiştim. Ama 55-60’ları hiç beklemiyordum. Fakat insanın yanında böyle bir ekip olursa tahminlerinin ötesine geçebiliyor. Bunu İstanbul’un Adımları 5’te de yaşamıştım. Yalova’da 30-35 arası bırakırım diyordum 45 koştum. Burada 45-50 arası yeterli diyordum 55 koştum. İkisi de çok değerli arkadaşlarım sayesinde. Bu konuya özellikle değinmek istedim. Belli mesafeler konusunda soru işaretleri olanlar için bu ekip muhteşem bir fırsat bence. Nasıl olduğunu anlatmaya çalışacağım.

Öncelikle @mehmetbas 'a değinmek isterim. Rota boyunca yanınızdan bir saniye bile ayrılmayan CP düşünün. Çantasında ihtiyacınız olan her şeyi taşıyor. Sinyali verdiğiniz anda büyük suların kapaklarını açıp mataranıza suyu dolduruyor. Yiyeceklerinizi veriyor. İnişlerde biraz öne geçip, yerini alıp doğanın ve sizin fotoğraflarınızı çekiyor. Yapacak iş olmadığında yanınızda kalıp sohbet ediyor. Bunun adı yüce gönüllülük olmalı.

Bu koşuda benim en zorlandığım kısım 9 ile 13. km’ler arasında çamura saplandığımız yerler oldu. Henüz yükselmeye başlamamıştık. Hesapta 30k’ya kadar 1000m yükseklik kazandıktan sonra üzerine 15-20k daha koşacaktık. Ama Ukrayna’nın meşhur çamuruna saplanıp kalan tanklar gibi daha yokuşa başlayamadan, dümdüz arazide çakılıp kaldık. Benim çok fazla trail tecrübem yok, arazide kaybolmalara çok alışkın değilim. Saatime bakıyorum 2 saati geçiyoruz ve henüz 13k’dayız. Burada biraz stres yaptım açıkçası. Bunu farkeden @ggg yaşadığımız bu durumun bu işin bir parçası olduğunu anlattı. Duruma nasıl tepki verdiğini gözlemledim. Gerginlikten eser yoktu. Bir çözüm bulacak ve bir şekilde yolumuza devam edecektik. Benim için bir koşu okulu değerinde olan İstanbul’un Adımlarından bu koşuda öğrendiğim en önemli ders de bu oldu. Her zaman bir yolu olmalı.

50k civarı Gölcüğe indiğimizde Aykan’ın aralıksız mental desteği devreye girdi. Son kilometrelerde ekip olarak bir an olsun birbirimizden uzaklaşmadık bile. Beni en öne alıp yavaş yavaş güçlü finishin temposunu belirlememi istediler. Gurur duydum. Bu kalibredeki sporcularla, böyle bir organizasyonda son düzlüğe omuz omuza gelmek bana müthiş bir özgüven kazandırdı. Onlar için basit olabilir, ya da bir başkasına gereksiz konular gibi görünebilir ama benim için bunlar çok önemli detaylar.

Yine muhteşem bir iş oldu @ggg her şey için teşekkürler. :pray:

12 Beğeni

Çok güzel bir vlog olmuş ve sanırım orayı koşacağım.

4 Beğeni

Gitmeden haberleşelim. Rotada bizim düştüğümüz tuzağa düşmemeniz için :slight_smile:

2 Beğeni

Çağırırız sizi de, ama çok hızlı koşmak yok …

2 Beğeni

Gelmeyi çok isterim :slight_smile:

2 Beğeni

Yarışlardan çok farklı bir durum yok aslında. Son 3 gün karb yüklemek ve iyice dinlenmek bence önemli. Başlangıç noktasına kas glikojen depoları dolu ve yeterince dinlenmiş vaziyette gelmeliyiz. Son zamanlarda uzun koşulardan önce buna dikkat ediyorum. Sanırım daha önce sıkça yaşadığım kramp sorununu yavaş yavaş bu şekilde aşıyorum.

Bu tarz organizasyonlarda yarış günlerine benzer şekilde uyandıktan sonra koşu başlayana kadar çok vakit geçiyor. Bu arada acıkmamak için sabahın 4ü de olsa hafif bi kahvaltı yapıyorum… Bu bana hem ağır gelmiyor hem de belli süre tok tutuyor.

Bu sefer başlamadan 1 tane orman meyveli jel ve muz aldım. (kahvaltıdan sonra geçen zaman 5-6 saat civarı, kahvaltıda aldığım 3-4 kaşık yulaf ve 1 yumurta iyi idare etti) 3. saate kadar aralarda 1 adet wup carb 3’yi içerek ve saat başı bir jel ile devam ettim. 4. ve 6. saatlerde kafeinli jel ve 1er adet tuz hapı aldım. 5. saat civarı yanılmıyorsam 38k’ya denk geliyor wup bcaa + glutamin içeren toz efervesana başladım. Parkur boyunca da toplam 1.5 litre su içmişimdir. Hepsi kabaca bakıldığında 250 gr karb yapıyor. 6. saatin hemen sonrasında elimizdeki tüm kozları oynamıştık diyebilirim aslında. Bunlar bana gayet yeterli geldi.

Yol üzerinde geçtiğimiz köylerde bakallar oluyor illa ki. Buralardan kola, soda, tatlı tuzlu vs neye ihtiyacımız olursa alabiliyoruz. Bu sefer hiç durmadık gerçi, çoğu beslenme işini yokuşlarda yürüyüşe geçtiğimiz anlarda yaptık.

9 Beğeni

Teşekkür ederim ayrıntılı yanıtınız için, sağlıkla kalın.

3 Beğeni

Hazır konu canlanmışken söylemeden geçmeyeyim, harikasınız ! İstanbulda ikamet ediyorum fakat sizin kadar fazla ya da sık adım atamadığımdan sürece dahil olmadım. Yeri belki burası değil ama evde kendi yaptığınız jelden kısaca bahsedebilir misiniz?

5 Beğeni

Merhaba, öncelikle çok teşekkür ederim. Umarım bir zaman yollarımız kesişir :slight_smile: Yaptığım jeli şurada paylaşmıştım:

Buradaki oranı toplamda 475 ml olacak şekilde oranladım. bir de flask başına 10 gr elekrolit ekledim.

6 Beğeni

Merhaba, serinin 7. ayağını bu sefer İstanbul’a dönerek gerçekleştiriyoruz. Bu ve bir sonraki organizasyonumuzda @aykutc in önerileriyle ilerleyeceğiz.

İstanbul’un Adımları 7 Anadolu marmaray hattı üzerinde koşacağımız bir organizasyon olacak. tüm istasyonlara uğrayarak Gebze’den Üsküdar’a ulaşacağız. 24 Ağustos 2024 saat 05:00’te başlayacağımız organizasyonda ortalama 5:45-6:00 pace civarı koşmayı planlıyoruz. Toplamda 53 km civarı sürecek ama katılmak isterseniz her durağı ziyaret edeceğimiz için istediğiniz duraktan katılarak bize eşlik edebilirsiniz. Çok da seviniriz.

Koşunun planlanan rotası şu şekilde:

Bu da görselimiz. Şehir içi bir organizasyon olduğundan tanışıp genişlemek için güzel bir organizasyon olacağını düşünüyoruz. Bekleriz :slight_smile:

18 Beğeni

O hat çok sıcak oluyor. Ben koşularımı hep kısa kesmek zorunda kaldım temmuz boyunca. Üstelik güneş doğmadan başladığım halde. Sağlıkla koşarsınız umarım.

2 Beğeni

Kesinlikle en büyük rakibimiz Ağustos sıcağı :slight_smile:

4 Beğeni

Güzergahta d100 Karayolu görüyorum kazasız belasız geçiş diliyorum.

2 Beğeni


D100e girmiyoruz aslında. Yanyolundan geçiyoruz. Üniversiteyi aşmamızın tek yolu bu malesef.

4 Beğeni

Son 8 gün, dileyen tahmini 55k çıkacak parkurun tamamına veya bir kısmına da katılabilir. 30k koşacak arkadaşlar da var. Anadolu yakasında herhangi bir Marmaray durağına bekleriz :slight_smile:

6 Beğeni