Sayın @path.finder, Öncelikle çok geçmiş olsun.
Deneyimli bir koşucu sayılmam. Ama kısa koşu hayatıma oranla uzun sakatlık deneyimlerim oldu. Okumak için vaktiniz varsa doğru|yanlış|tartışılır yorumlarımı paylaşmak isterim:
0) Sistemdeki Hatanın ve Kök Nedeninin Tespiti
Röntgen, MR, kan tahlili vb sakatlığın türünü tespit edebilmek için bence de oldukça faydalı yöntemlerdir. Fakat bildiğim kadarıyla, yürüme ve koşma farklı mekaniklere sahiptir [citation needed ]. Dolayısıyla yürüme sırasında yapılan analizin koşu sırasında tetiklenen bir sakatlık konusunda ne kadar yardımcı olabileceğini taktirinize bırakıyorum.
1) Mevcut Sistemin İyileştirilmesi
a)P.R.I.C.E.
Protect(Koru): düşük şiddetli (yavaş) antreman süresinin artırılması, yüksek şiddetli (hızlı) antreman süresinin azaltılması (Hız azaldığı için darbe şiddeti de azalır. Ayrıca toparlanma (recovery) koşularına “toparlanma” koşusu denmesinin bir sebebi olmalı, değil mi?)
Rest(Dinlen): Haftalık antreman süresinin kısaltılması. Gece uykusunun artırılması (vücudun kendini en verimli şekilde onarabildiği süreç gece uykusudur [citation needed ] )
Ice(BuzUygula): Gece yatmadan önce sakat bölgeye soğuk jel bandajlanması (soğuk jel siz uyurken ~4 saat soğuk kalabiliyor)
Compress(Sıkıştır): Sakat bölgenin soğuk jel kompres ve bandaj/dizlik yardımıyla hafifçe sıkıştırılması (zaten soğuk jel nedeniyle yavaşlayan kan dolaşımının tamamen kesilmemesine dikkat çekmek isterim)
Elevate(Yükselt): Gece uyumadan önce ayakların altına yastık vb koyularak yükseltilmesi (yazması/okuması kolay ama yapması zor, sabah uyandığınızda yastıkları yataktan uzak bi’ yerde bulabilirsiniz )
b)Beslenme
Sakatlık özelinde; kemik sakatlıkları için hergün 200gr sert beyaz peynir, 2 kase yoğurt, mevsiminde bol bol güneş ışığı vb (kalsiyum:kemik yapıtaşı). tendon sakatlıkları için hergün 2 kase paça çorbası (kolajen:tendon yapıtaşı) {bu arada sayın @TurinTurambar, size de çok geçmiş olsun }. kas sakatlıkları için hergün fazladan 2 yumurta, balık, et vb (protein:kas yapıtaşı)
Genel olarak tüm sakatlıklarda; günlük diyete eklenmek üzere ciddi miktarda doğal antioksidan: 4 bardak yeşil çay, mevsiminde meyve vb. günlük diyete eklenmek üzere ciddi miktarda doğal antienflamatuar/omega3 (balık, zeytin, ceviz vb.)
Beslenme yan etkilerinin gözlenmesi; hergün balık yedikten sonra vücudum kızarmaya başlıyor mu? yada paça çorbası içtikten sonra heryerim kaşınmaya mı başlıyor? (Vücudun ne zaman neye kızacağı belli olmaz ) Kan tahlilinde kolestrol değerlerim ne hale gelmiş? vb
Sabır: Bir ağrı kesici hap kullandığımızda saatler içinde etkisini görebiliyoruz. Ama bu tip bir beslenmenin etkisinin gözlenebilmesi için hafta(lar) geçmesi gerekebilir.
c)İlaç
Birçok antienflamatuar merhemin prospektüsünde günde 4-5 defa haricen sürülebileceği yazıyor. Birkaç farklı merhem test edilerek en kokusuz olanının seçilmesi ofis ortamında kolaylık sağlayabilir.
d)Motivasyon
Hiç spor yapmadan sakatlığı atlamak bence çok daha zor oluyor. Dolayısıyla sportif motivasyonumu koruyabilmek amacıyla düşük şiddetli çapraz antreman yapıyorum. Koşu sakatlıklarım sırasında şiddetli çapraz antremandan özellikle kaçınıyorum. Çünkü iyileşme sürecinde şiddetli çapraza antreman yaparsam, vücudumu şöyle bir ikilemde bırakabilirim: “Bir süredir ayaktaki sakatlığı tamir etmeye çalışıyorum. Bugün bi’ baktım, şiddetli bench-press nedeniyle göğüs kaslarında da mikro yırtıklar oluşmuş. Şimdi toplam tamirat gücümün bir kısmını ayaktaki sakatlıktan göğüs kaslarına kaydırmak zorunda kalacağım. Dolayısıyla da ayaktaki sakatlığın iyileşmesi ne yazık ki gecikecek.”
2) Sistemde Geri Besleme Mekanizmasının Oluşturulması
Sakatlıklarım boyunca kendime sorduğum zor soruları paylaşıyorum:
-
Neden bu sakatlık bi’ türlü geçmiyor?
-
Doktorlar “X sakatlığının geçmesi için Y hafta dinlenmek gerekir” diyorlar. Y hafta dinlendim ama X sakatlığım geçmedi. Doktorlar yalan mı söylüyor? Yada X sakatlığı konusunda çan eğrisinin altında kalmış olabilir miyim? Belki de benim X sakatlığımın geçmesi için Y+3 hafta dinlenmem gerekiyordu?
-
Belki de doktorlar “X sakatlığı - Y hafta” sözünü sedanter (spor yapmayan) için söylemiştir. Ama ben tedavi boyunca başka bir spor (çapraz antreman) yaptım. Şimdi bu sakatlığın geçme süresini artırır mı, azaltır mı?
-
Tam da sakatlığın en kritik döneminde, yani ağrının kaybolduğu ama hala içer’lerde bi’yerlerde onarımın devam ettiği dönemde, kendimi biraz fazla zorlamış olabilir miyim? Böylece tam iyileşmekte olan sakatlığın tekrar nüksetmesine sebep olmuş (bi’ çuval inciri berbat etmiş) olabilir miyim?
-
Aşırı motivasyon yada başka bir nedenle ağrıyı göz ardı etme eğilimim var mıydı? Yada X ay boyunca hiç ağrısız/sorunsuz koştum ve (X+1). ayın ilk gönünde 7K koşarken birdenbire mi sakatlık patlak verdi?
-
Mahalle (facebook, instagram, strava, dailymile vb) baskısı bu aşırı motivasyonun neresinde? Aşırı motivasyon yada başka bir nedenle biraz fazlaca antreman yapmış olabilir miyim?
-
İnternet sitesindeki antreman programını birebir aynen uygulamıştım. O zaman neden sakatlandım? Yoksa antreman programı konusunda da mı çan eğrisinin altında kaldım? (Bu da mı gol değil? )
-
Bir antremanın şiddetli olup olmadığını nasıl anlarım/hissederim/ölçerim? Bir sonraki antremana kadar yeterince dinlendiğimi nasıl anlarım/ölçerim? Vücudum bir şekilde bana birşeyler söylüyor olmalı. Vücuttaki biyolojik geri bildirim (bio-feedback) mekanizmaları nelerdir?
Sorular… Sorular…
3) Sistemde Köklü Değişiklik
Eğer mevcut sistem (basış şekli + ayakkabı + vücut + motivasyon kaynağı + antreman tekniği + … vs) istenilen çıktıyı üretemiyorsa, sistemde köklü değişiklik yapmak (basış şeklini değiştirmek, ayakkabı türünü değiştirmek, mevcut motivasyon kaynağını değiştirmek, antreman tekniğini değiştirmek vb yada bu vücudu kapatıp Bodrum’a yerleşmek ) değerlendirilebilir. Tabi ki köklü sistem değişikliklerinin biraz fazlaca zaman aldığını taktirinize bırakıyorum.
Birçok sistem değişiklikleri kansız olabilir . Ama ne yazık ki koşuculardaki köklü sistem değişiklikleri genellikle kan, gözyaşı, inflamasyon, effüzyon, kas zedelenmesi, tendon kopması, stres kırığı vb ile olabiliyor…
Umarım shin splints’ten, MTSS’den yana diyetinizi ödemişsinizdir… Umarım sistemdeki hatayı ve kök nedenini tespit edebilirsiniz. Aksi taktirde -ne yazık ki benim tecrübem bu yönde- sistem sakatlık üretmeye devam edecektir. Peki, bu sakatlık hiç mi geçmeyecek? Müslüm Gürses’e sormuşlar: “Babaaa, aşk acısı nassı geçer?” Rahmetli de demiş ki: “Aşk acısı, ancak onu yaşarsan geçer.” Sakatlıklar da biraz böyle… Sakatlıklar bence anlatıl(a)mayan, anlaşıl(a)mayan ama gerçekten yaşanınca geçen şeyler… Bu işin fıtratında var, sakatlık gelir ve geçer… Bazen teğet geçer, bazen delip de geçer… Ama hep geçer…
Tekrar çok geçmiş olsun…
Vesselam