Dün Ian Corless’in yazısından yaklaşık 45 dk sonra Kilian sosyal medya hesaplarında bir süredir sakatlıkla boğuştuğuna dair bir post girdi. Bir süre koşuya ara verip kayak/tirmaniş gibi darbesiz aktivieler yapmak ya da hafiften alarak geçmesini beklemek arasında kaldığını söyledi. Dolayısı ile haberin doğruluğunu o anda zaten sorgulamaya başladım. Gece saatlerinde de sakat olduğunu, böyle bir deneme olmayacağını yazmış. Corless’in hiç ortada olmayan bir şeyi uydurduğunu düşünmüyorum ama böyle bir ihtimali ilk yazan olma adına konfirme etmeden acele ettiğini sanıyorum. Zaten yazısının ilk halinde birçok imla hatasıyla birlikte hatalı bilgiler de vardı.
Sonuçta böyle bir deneme en azından yakın zamanda olmayacak. Ama olsaydı ne olurdu?
İlk olarak bu konuda birçok yerde gördüğüm yanlış bir inanış var, sanırım önce onu düzeltmek gerek. Kilian iki hafta sonra pistte kendi kendine 304 km koşsaydı bile 24 saat rekorunu kırmış olmayacaktı. “Rekor” olması için koşunun IAU’nun belirlediği kriterleri karşılaması gerek. Koşulan organizasyonun en azından IAU Bronz etiketinde olması, aynı cinsiyetten en az 3 yarışmacı olması, parkurun yetkili biri tarafından ölçülmüş olması, elektronik zaman ölçümü ve hakem bulunması, doping kontrolü vs. vs. gibi bir kısmını tahminen unuttuğum birçok kriter var. Dolayısı ile 1-2 ay önceki 6 saat pist koşusundaki gibi GPS verisini paylaşmanın falan resmi olarak hiçbir geçerliliği yok. Kilian’ın bunları gayet iyi bildiğinden tabii ki kuşkum yok. O yüzden bu denemeyi bir gün yaparsa eminim gerekli kriterleri karşılayan bir şekilde yapacaktır. Sadece bu konuda bir bilgi kirliliği olduğu için belirtmekte fayda gördüm.
Corless’in yazdığı gibi iki hafta sonra deneme yapsaydı ne olurdu? Kilian patika ultralarında bir jenerasyonda bir kere görebileceğimiz tarzda bir yetenek. Bence en önemli özelliği hemen her şart ve mesafedeki dominasyonu. 5km’lik Mount Marathon veya Vertical Kilometer gibi bir yarışı da rekor süreyle kazanabiliyor, 100 millik bir dağ ultrasını da. Bunu da 10-12 yıldır sürekli yapabiliyor. Summits of My Life projesiyle birçok tırmanış rekorunu da kırdı. Ultralara ilk başladığında başarmak istediklerini yazdığı bir liste vardı, o listeyi de çoktan bitirdi. Dolayısı ile biraz “sıkıldığını” ve yeni heyecanlar aradığını kendisi de sürekli söylüyor zaten. Yol yarışları ve geçen haftaki 10K yarışı da bunun uzantısı.
Fazla uzatmadan, eğer gerçekten de iki hafta sonra koşsaydı ne yapardı? Eğer 260+ koşabilseydi ilk deneme için gayet başarılı derdim. 270+ koşabilseydi çok çok başarılı derdim. 280’i görebilseydi bana göre şu ana kadar yaptığı en başarılı birkaç şey arasına girerdi ki yaptığı büyük işlerin listesi çok uzun.
Potansiyel başka bir şey, gerçekleştirmek başka bir şey. Eğer patikaya kendisini adadığı gibi birkaç yıl bu alana kendini adarsa o zaman tabii işler değişebilir ama Kilian bile olsa birkaç ay yolda koşarak bana göre yukarıdaki rakamların üstüne çıkamazdı. Zaten kendisi de yolda antrenman yapmaya başladıktan sonra 15 yıldır hiç yaşamadığı sorunları ve sakatlıkları yaşamaya başladığını söylüyor. Vücudunun 24 saat pistte dünya rekoru hızını korumak için gerekli adaptasyonu sağlayabilmesi için bence birkaç aydan daha fazlasına ihtiyacı var.
İkincisi de Kouros’un rekorunun kendisi. Bu konuda kendimi tabii ki uzman olarak görmüyorum ama uzun yıllardır hem patika hem de zamana karşı yarışlardaki rekorları yakından takip eden ve bu konuya özel ilgisi olan biri olarak şu anda ultramaraton dünyasında kırılması en zor gördüğüm rekorlardan başta gelen ikisi Erkekler 24 saat ve 48 saat rekorları. Eğer bu rekorların önümüzdeki 10-20 yılda kırıldığını görebilirsem hem biraz şaşırırım hem de mutlu olurum.
Kouros 303.5 km koştuktan sonra “bu rekor yüzyıllar boyunca kırılamayacak” demişti. Ben bu sözü ilk olarak 2011’de Spartathlon hakkında bir yazı okurken görmüştüm. O zaman bunun çok kendini beğenmiş ve yarış sonu heyecanı ile yapılmış gereksiz iddialı bir açıklama olduğunu düşünmüştüm. Aradan neredeyse 10 sene geçti, biraz işin içine girip, tarihi okuyup derine indikten sonra fikrim değişti. Her rekor gibi tabii ki bu da kırılacak ve eminim bunun için yüzyıllar da gerekmeyecek ama 23 yıldır sadece iki kişi 280K+ koşabildi (282, 285). Limitlere gelindiğinde aradaki neredeyse 20 km’lik farkın ne kadar büyük olduğunu söylemeye herhalde gerek yok.
Bu rekor bir gün kırılacak ama Kilian da olsa bence bunun için birkaç aydan daha fazla spesifik antrenman ve büyük ihtimalle birden fazla deneme gerekecek. Yanılırsam bu yazıyı gösterirsiniz diye burada dursun. Kilian veya herhangi birinin çıkıp ilk denemede bu rekoru kırdığını görebilirsem gerçekten mutlu olacağım ama yanılacağımı sanmıyorum!
Bence kısa vadede 100K veya 100 mil yol rekorları Kilian için en iyi hedefler olabilir. Tam da bu sıralar yoldaki hızını arttırmışken özellikle Zach Bitter’ın yeni kırdığı 100 mil rekoru tam Kilian’a göre bence.
@fatihboyaci Kilian’ın 33 yaşına girmesi 24 saat ve üzerindeki rekorlar için sorun değil, tam tersine belki de avantaj. Kouros 303.5 koştuğunda 41 yaşındaydı. 285K ile Kouros dışında tarihteki en iyi mesafeyi koşan Japon Y. Hara 42 yaşındaydı. Halen 277K ile ABD rekorunun sahibi Mike Morton da rekoru 41 yaşında kırdı. 24 saat ve üstündeki rekorlar için Kilian’ın en verimli yaşları önünde denebilir.
Edit: Fatih, Kilian’ín yaşlı değil rekor için genç olduğunu vurgulamak istemiş, ben yanlış anlamışım.