Merhaba, koşuya yeni başlayacağım 26yaşındayım ama boy kilo şöyle 178-180 / 91-92 kg yağ oranı %30un üstünde, hayatımda hiç spor yapmadım nefes almakta ara ara oturduğum yerde bile sıkıntı çekiyorum nadiren de olsa, kardiyoloğa gideceğim bu yüzden bu hafta, geçen koşmayı denedim 40 saniye falan koşmuşumdur durmadan uzun mesafeler koşamıyorum yani, zaten başlangıçta tavsiye edilmiyor sanırım 1dakika koş 2 dakika yürü diye teknikler iyi oluyor sanırım, benim soracağım soruysa bu kiloda koşuya başlamak sağlık açısından riksli olur mu önce kilo mu vermeliyim? Hedefim koşuyu haftalık yaşantıma dahil etmek mümkünse günlük koşmak, kardiyoloğa gittikten sonra vücut geliştirme alanında da ilerlemek istiyorum koşu ve vücut geliştirmeyi bir arada götüreceğim ama temel hedefim hareketli bir yaşam oluşturmak. Sizin genel tavsiyeniz ne olur teşekkürler.
Merhaba, Yeni Başlayanlar İçin Tavsiyeler başlığını incelerseniz bir çok öneri göreceksiniz. Kardiyolağa gitmeniz doğru karar.
Kardiyoloji , kalbim nasıl
Dahiliye, kilom neden yüksek, kan değerlerim, tiroid , şeker vs degerlerim normal mi
Diyetisyen ,nasıl kilo veririm ve kilomu korurum
Koşu için acele etmeyin, kilo vermeden koşmak dizleri ve kalbi gereksiz yorar.
Sizin durumunuz için ilk önce sağlam diyete başlamak ve kilo verirken yavaş yavaş egzersizlere başlamak. Koşu, mekik,yürüyüş bu aşamada kilo verdirmez .Diyetin yerini hareket tutmaz.
Pandemi öncesi kilo verdim ve pandemiyle koşuya başladım. ( 88 kg dan 68 kg ya düştüm) . Kilo verirken koşuya başladım. Koşular sürerken defalarca diyeti bozdum biraz kilo aldım, günlük 12 km kosmama rağmen aldigim kilolari veremedim. Ne zaman kalori hesabına uydum o zaman kilom kontrole girdi . 10 kg civarı verdikten sonra yürüyüşlere başlayın, kosmak icin acele etmeyin tempolu yürüyüşlerden sonra kosuya başlarsınız .
Başarılar dilerim.
Bu cümlenin tamamen yanlış olduğunu düşünüyorum.
Kalbimizi yormak zaten koşunun ana amacı.
Kalp yoruldukça güçlenir.
Kullanılmayan her kas zayıflar. Yani kalbimizde çok tembel kalırsa zayıflar.
sporun kalbi yorduğu ve bu yüzden ona zarar verdiğine dair tek bir bilimsel çalışma yok.
Ayrıca yeterli yastıklamaya sahip bir ayakkabı seçerse dizi ile alakalı sıkıntı yaşama ihtimali çok azalır.
Bu en güzel hedef.
Bu hedefe ulaşmak için hemen güzel bir koşu ayakkabısı edinin.
Ayakkabı seçiminiz mümkün olan en bol yastıklaması olan modellerden yana olsun.
Mesela Nike Invincible 3 bu konuda çok iyidir. Asics Novablast olabilir, New Balance 1080 olabilir. Asics Gel-nimbus olabilir.
ayakkabınızı alın ve internet üzerinde “couch to 5k” diye aratma yapın.
Bu couch to 5k planları ile koşmaya başlarsınız rahatlıkla.
şimdiden kolay gelsin
Kilosu makul ve biraz spor altyapısı biri için bu cümleye katılıyorum.
Yağ oranı %30 ve aşırı kilolu olan sedanter bireyin zaten kardiyovasküler yükü zaten yüksek .
.Bu kişiye özel olarak ilk önce diyet sonra tempolu yürüyüş ve sonrası koşu mantıklı geliyor tecrübe olarak bende bu şekilde başlamıştım.
Bu cümleye bakarakta koşu şimdilik uzak diye düşünüyorum.
Kendi mantığınız ile insanları yanlış yönlendiriyorsunuz.
Ağır hayatlar diye bir program var. Doktor orada 200kg üstü insanlara bile hareket edin, egzersiz yapın diyor. Diyetle kilo ver, sonra hareket et demiyor.
Ayrıca hem diyet hem spor ile kilo vermesi çok daha hızlı ve verimli olacaktır.
Sadece diyet ile kilo vermek çok zaman alabiliyor ve hareket etmeden diyet yapanların çoğu diyetlerin başarısız olabiliyor.
Ayrıca 180 boy 92kg bir insan hiçte koşudan kaçacak kadar aşırı kilolu birisi sayılmaz.
Ve ayrıca Avrupa’nın en az spor yapan ülkesiyiz. En azından bu forumda insanlara “koşmayın” demeyelim. Artık demeyelim.
Bunu demedi, söyleneni farklı anlamışsınız.
Diyet olacak.Diyetten sonra tempolu yürüyüş.Tırnak içinde tempolu yürüyüş.Bu hareket etme, yürüme anlamına gelmiyor. Mesele kilodan çok kişi otururken nefes almakta zorlandığım zamanlar oluyor demesinde.
90kg 180cm için koşmaya sorun yaratmaz,sağlıklıysa.
Kendi tecrübemi ve düşüncemi beyan ve aktarmakta sorun görmüyorum.Okuyan kişi de
kendi aklıyla muhakeme ve hareket eder buna kişinin kendisi karar verecektir .
Diyet, yürüyüş ve koşu şeklinde tecrübem oldu. Benim için tecrübe de bilgi kadar değerlidir tabi ki başkasının tecrübe bilgisini hiçe saymadan.
Kimseye koşmayın demedim İsmail Eren ben o grupta değilim !
tamamen iyi niyetle tecrübelerinizi aktarıyorsunuz ama bunu yaparken bir süreliğine koşmayın diyorsunuz aslında.
önce diyet sonra tempolu yürüyüş sözü bir diyet sürecini tarif ediyor.
tempolu yürüyüş ve sonrası koşu sözü bir tempolu yürüyüş sürecini tarif ediyor.
Sözleriniz bu iki süreç tamamlanınca koşmaya başla, yani şimdi koşma şeklinde anlaşılabiliyor.
siz bu yolla başarıya ulaşmışsınız. tebrik ediyorum.
ama genç arkadaşımızda bu iki süreci geçecek kadar irade olmayabilir.
veya siz diyetle birlikte hemen koşmaya başlasaydınız belki de çok daha verimli bir sonuç alabilirdiniz.
ben bunları anlatmak istedim sadece
Teşekkürler cevaplar için hayat tarzımı değiştirirken ufak ufak başlarsam hepsi bir arada iyi olacak gibi.
Zone2 'de koşmak yada yürümek, bu metabolizmaya göre değişiyor ama zone 2 yağ yakımının en yüksek olduğu aralık. Buna göre kendinize bir program belirleyip, vücudunuz zone2 'de koşmak yada hızlı yürümeye elverdiği sürece devam edin derim. Koşmayı kimse zayıflamak için yapmıyor sanırım. Fiziksel ve mental sağlıcı için yapıyor. Koşmayın demek çok doğru değil ama vücudunuz el verdiği hızda koşun. Benim ölçeğim koşularımın %80 'ini zone 2 'de koşmak
Tamamen saçmalamış. Videoya bir buçuk dk ancak dayanabildim.
Termodinamik kanunları evrenseldir.
Sağlıklı bireylerde kan şekerinin az yükselmesi veya çok yükselmesi kilo vermede etken değildir.
Ana etken her daim ne kadar kalori açığı yarattığımızdır.
Öğün sayısını azaltmayı tavsiye ederim diyor sayın uzman.
Ramazan ayında oruç tutana insanların 3te 2si şişmanlıyor. Bu doğru olsaydı bu kişiler şişmanlamazdı.
Özetle; yağ yakmak ve yağ kütlesi kaybetmek çok farklı şeylerdir.
Hiç karbonhidrat yemesekte kilo alabiliriz. Vegan beslenerekte kilo verebiliriz.
Bu tip ahkam kesen kişilerden uzak durun.
Bünyemize kas kaybetmeyecek kadar protein aldığımızda ve üstüne kalori açığı yarattığımızda sağlıklı bir şekilde kilo verebiliyoruz.
Bu kadar basit
Kan şekeri düşen kişi yeme isteği duymaz mı? bu yüzden fazla kalori alıp kilo alabilir mi ?
Öğün arası açıldıkça vücut depolanan yağları yakmaz mı?
Ramazan’da kilo veriyorum , kilo alanları oruç tutuyor sanırım .
İnsülin direnci olsa da kalori açığı ile kilo verilir mi ?
Buna tamamen batıl inanç diyebiliriz. Beynimiz yönlendirmelerden yüzünden böyle inanıyor. Aslen gün içerisinde kan şekerimizin en düşük olduğu an; sabah uyandığımız an.
Sabah yataktan kalktığınızda aşırı yeme ihtiyacı duyuyor musunuz?
Duymuyorsunuz. Gün içerisinde de bedeniniz size dürtü verdiğinde bunun sadece bir dürtü olduğunuz farkına varın. Gerçekten enerjiye ihtiyacınızın olmadığının bilincine vardığınızda yeme isteğinizi çok kolay bastıracaksınız.
Sindirim sistemimiz yediklerimizi sindirir ve bu besinler dolaşım sistemine girer.
Öğün arası ne kadar uzun olursa olsun fark etmez, eğer ki dolaşımdaki yağları ve glikojeni tüketmediyseniz depo yağlar asla ama asla kayıp vermez.
İnsülün direnci şöyle oluşur;
sindirim sistemi gıdaları sindirip dolaşım sistemine sokar.
Bu dolaşım sisteminde yağları iyi kolesterol hücreleri vücuda dağıtır.
Glikojeni ise insülin taşır.
Biz uzunca bir süre sürekli kalori fazlalığı olacak şekilde beslenirsek kaslarımız ve organlarımız dolaşım sisteminin taşıdığı yağları ve glikojeni geri çevirmeye başlar ve karaciğere göndermeye başlar.
Uzunca bir süre insülüni geri çevirmeye alışan organlar ve kaslar bir müddet sonra ihtiyaçları olduğunda da insülüni kabul etmeyecek hale gelir.
Bu olduğunda dolaşımdaki kan şekeri organlara giremez ve kandaki şeker oranı aşırı yükselmiş olur.
Bu fazlalıklar karaciğere gider ve karaciğer tarafından depo yağı haline getirilir ve stoklara gönderilir.
Yani hem karaciğer yağlanmasının hem insülin direncinin ana nedeni fazla yemek yemek ve iç yağlanmamızın artmasıdır.
Vücudumuz enerji kaynağı olarak hem hem yağları hem kan şekerini kullanabilir.
İnsülin direncimiz varsa enerji kaynağı olarak kan şekeri yerine yağları kullanabilir.
Yani insülin direnci olan kişi düşük karbonhidratlı, yeterince yağ ve protein alarak kalori açığı yarattığı zaman rahatlıkla kilo verebiliyor.
Harikasın @ismaileren , insan kendini işte böyle eleştirebilmeli
İnsan makine değil.Günde 200gr verirse 365 günde 73 kg verir, yeterki kalori açığı oluşsun. Tabiiki olmaz böyle şey. İnsan ruhu, psikolojisi olmadan sırf kalori açıklığına indirgemek 1-2 dakikalık kısmı izleyip hüküm vermek gibi.
Bırak koşmayı, uzun mesafe koşmayı düşündüğümde kilo alıyorum, izlemediğin diğer kısımda bahsettiği gibi stres insanı etkiliyor.
laf olsun diye yazmışsınız. Aşırı kilolu (200kg civarı) insanlarda bir yılda 73kg’dan daha fazla kilo veren insanlar dahi oluyor.
Termodinamik kanunları evrenseldir.
Hiçbir şey yoktan var olmaz, vardan yok olmaz.
Ruh, psikoloji falan fazla yemek yemenin bahanesi olarak kullanıldığı zaman bize kilo aldırır.
Bu kadar basit
200kg biri değil 90kg olan biri o evrensel yasa ile kalori açığı oluşturup günde 200gr verirse 18kg’a düşebilir?
200kg birinden bahsetmedim…günde 200gr kilo kaybından bahsettim.Yorumsuz…
diyete başladığımızın ilk günlerindeki vücudumuzun tuttuğu suları atmayı siz gerçek kilo kaybı zannediyorsunuz galiba.
Yağ kütlemizden 200gr kaybetmek yaklaşık 1600 kalori açık yaratarak mümkün.
1600 kalori ise spor yapmayan bir yetişkinin günlük bazal metabolizma hızına denk geliyor yaklaşık olarak.
spor yapmıyorsanız hiç yemek yememeniz gerekiyor.
Veya 500 kalorilik spor yapıyorsanız sadece günlük 500 kalori almanız gerekiyor.
Hesap ortada;
Yani 1 sene boyunca hiç yemek yemeden su ile yaşarsanız 18kg’ya düşebiliyorsanız.
Bu örneği imkansız olduğunu düşündüğünüz için veriyorsunuz ama bu kadar kalori açığı yaratıp bu hızla kilo veren insanlar var.
Örneğin Christian Bale 2004 yılında Makinist filmi için verdiğiniz örnekten daha hızlı zayıfladı. 86kg’dan 55kg’ya birkaç ayda içerisinde indi.
Yani evrensel yasalar geçerli
Merhaba,
Ben de 167 boy, 73 kilo iken başladım. ilk başta 1 dakika koşu 1 dakika dinlenme şeklinde 5-8 set arası yapıyordum. 20 gün sonra 2 dakika koşu 1 dakika dinlenme şeklinde kendime göre ayarladım ve şuanda 5 aydır koşuyorum. Artık 15 dakika orta tempoda rahatlıkla koşuyorum. Jogging olarak 30 dakikayı geçiyorum.