Kadans Sorunsalı

farki fark ederse fatih hoca fark eder diye dusunyordum :blush:

birkac aydir birkac sey deniyorum. kadansta buna dahil. kendimce sayisal veride biriktiriyorum. bu birkac konu da anlamli bir gelisim elde edersem detayli yazma planim var hocam. ayni dusuncedeyiz…

kadans icin simdilik sunu soyleyebilirim, farkli kas gruplarini inanilmaz yoruyor, agritiyor. kossam mi yoksa kadansi tuttursam mi dusuncesi sabri zorluyor. bla bla bla…calisilmasi zor konu oldugunu okumus ve ne kadar zor olabilir ki demistim acikcasi…

diger taraftab strava da farkli cinsiyet kilo performans ve sartlarda insanlarin verilerine bakmaya calisiyorum. amator insanlarin gunluk antrenmanlarinda dahi ~185 ortalamalar ile kosmasi ve benim daha 170 i gorme cabam. ilginc bir konu

2 Beğeni

Ortalama sizde kadans hangi aralıkta.Pazartesi 12.00’ye kadar anket açık.

  • 160 altı
  • 160-170 arası
  • 170-180 arası
  • 180-190 arası
  • 190 üzeri
0 oylayan

Sen amatör diye Kipchoge’yi takip etmiş olmayasın :slight_smile:

2 Beğeni

Bildiğim kadarıyla sizin boyunuz uzun dolayısıyla günlük yavaş koşu antrenmanlarında 180 kadans koşmanız bence çok mümkün değil. Şu makaleyi okumanızı öneririm. Boydaki her inç fark 3 adım fark ettiğinden bahsediyor. Bu hesaba göre 182 cm boyu olan birisiyle 167 cm boyu olan arasında kadansta 18 adım fark edecektir diyor.
Çalışmada 100K yarışında ilk 25 bitireni incelemişler. Bu grubun kadans ortalaması 182 olsa da ayrı bireylere bakıldığında ciddi farklar olduğu aşağıdaki tabloda görülüyor. Hatta ortalaması 155 olan bir koşucu ile ortalaması 203 olan yaklaşık yedi saatlik koşunun ardından yarışı birkaç dakika arayla bitirmiş. Kimin ritmi daha “doğruydu?” diye soruyor. Aynı makalede kadınların boy ortalamada daha düşük olduğu için onların kadans ortalamasının daha yüksek olduğunu da yazmış. Kipchoge’nin boyu 167 cm, kadansı yarışta 185.

4 Beğeni

Evet bende merak ediyorum, yavaşta koşsam hızlı da koşsam koşu ortalamasından 175-182 arası dar bir aralıkta kadansım gidip geliyor. Sanırım hızlı tempolu yürüyüşlerden koşuya geçmenin etkisi.

2 Beğeni

Ben de bir süre sadece kadans odaklı koşular yapmıştım. 100’den başlayıp 220’e kadar her kademede kısa ve uzun antrenman yaptım. 180 sayısının sihirli bir sayı olmadığına dair hali hazırda bir çok çalışma zaten yapılmış ancak ilginç bir şekilde ortalama 180 ile koştuğumda hem daha hızlı koşuyordum hem de daha az yoruluyordum. Tempoya uygun ritimli albümler var Apple Music’te. Onları kullandım. Öyle sanıyorum ki vücut, düzenli ritmi olan her disipline pozitif tepki veriyor. Bilhassa kalple bu kadar ilintili bir sporda bence düzenli bir ritm şart.

3 Beğeni

Konuya katkısı olması açısından Koşu Matematiği başlığında bu konuyu zamanında yazmıştım. Sadece kadansa değil adım uzunluğuna da dikkat etmek gerekiyor.

2 Beğeni

bilgilendirmeniz ve makale için teşekkürler

Özgür hocam size cevap gibi olmasın. bir sonuca ulaşınca detaylı yazarım diyordum ama konu taşındı bu başlığa detay verebilirim

  • öncelikle kadans ile ilgili hiçbir performans, tempo vs beklentim yok. hatta koşmaktan bile yok :slight_smile:
  • koşçucular böyle koşuyor, bu işin doğrusu bu yaklaşımında ve kuralcılığında asla değilim. kim nasıl koşarsa koşssun. ancak genel uygulamaları, geçmiş tecrübeleride yok sayıp, her konuda amerikayı yeniden keşfetmeye çalışan biri de değilim. bir işin genel bileşenlerini dikkate alıp araştırma tarafındayım.
  • bu düşünce ile her bileşen gibi kadansı da araştırdım, konularını elbette okudum ama olmazsa olmaz bir konu olmadığını düşündüğüm için, daha önce verilen tavsiyelere rağmen uygulamadım.
  • uygulamama sebeplerimden biri de, 190 boyunda 90 kilo bir adamım ve 160 boy 55 kg biriyle bacak boyum, kilom, herşeyim farklı. fizik ve sayısal olarak kenyalı bir atletten farklıyım ve hiç pro olmayacağım. yani birşeylerde eksik olsun veya pro seviye olmasın diye düşündüm.
  • ancak antrenman günlüklerinde arkadaşlar kadansımı çok düşük bulup acaba yükseltsen mi diye yeniden bir tavsiyede bulunmuştu
  • amatörün amatörü bu işi yapıyorum, bu konu da bu işin bir parçası, hiç değilse bir deneyeyim belki birşey katar bana diye denemeye karar verdim.
  • ilk denemelerimde ciddi sorun yaşadım. normalin dışında adım atmaya çalışmak, ayak uyduramamak ve sonucunda bacaklarımda farklı noktalarda ağrılar. ve normal tempomun dışına çıkınca yavaşladım da. inancım azalsa da pes etmeyeyim, 1 ay denerim bırakırım dedim.
  • muzik metronom vs. zori iş. ancak kadans çalışma öncesinde ara ara oluşan eklem ağrılarım, yorgunluk ile oto kontrolü kaybedip topuk basıp oluşan eklem ağrılarım hafiflediğini gördüm. sonrasında kadansın getirdiği o farklı ağrılar da azalmaya başladı.
  • ağrı özelinden düşününce, özellikle ayak tabanını daha dengeli (ortalara yakın) basmaya başladığımı gördüm. hatta topuk basma ağrıları azalırken, taban ve parmak uçlarına doğru kaydığını gördüm.
  • tamamen topuk basan biri de değilim yanlış anlaşılmasın ama özellikle tempo artıp yorgunlukta arttığında kontrolünü çok sağlayamadığım basış şeklimin, kadans ile doğal olarak değiştiğini söyleyebilirim. hatta bana gore kontrol altına alındı.
  • 180 mükemmel kadansı hedeflememiştim ama bi ritim, bi tempoda koşmak, koşu dinamiklerime iyi geldiğini düşündüğüm için devam etmeye karar verdim.

makaleye gelecek olursak. türkçe çevirilerin ekleyeyim, orjinali linkte var sonradan okuyanlar için kolaylık olsun…

Ölçtükleri bireysel değişkenler (boy, kilo, yaş ve deneyim yılı) arasında yalnızca boyun tempo üzerinde anlamlı bir etkisi vardı. Dakikada 180 adımlık evrensel bir kadansın bazı savunucuları buna karşı çıksa da, herhangi bir hızda uzun boylu insanların kısa insanlara göre daha uzun adımlara (ve dolayısıyla daha düşük bir kadansa) sahip olmaları mantıklıdır . Yeni çalışmada, yüksekliğin her bir santimetresi, ritimde dakikada 3 adımın biraz üzerinde bir azalmayla ilişkilendirildi. Bu, 1.80 boyunda olan birinin, 1.80 boyundaki bir kişiye göre genellikle dakikada yaklaşık 18 daha az adım atacağı anlamına gelir. Bu aslında adım uzunluğunun kabaca bacak uzunluğunun kareköküyle orantılı olması gerektiğini öngören biyomekanik ilkelerden beklediğinizden daha büyük bir farktır. Ancak bu genel prensibi doğruluyor: Uzun boylu insanlar daha uzun adımlar atar.

bu çalışmada birden fazla değişkenliğin sayısal analiz edildiğini düşünürsek, anlamlı olarak sadece boy etkisine ulaşılmış. bu da fiziksel olarak çok normal bir sonuç. 190 boy ile biraz da hılzı hareket eden biri olarak yılların verdiği bir adım alışkanlığıda var. ve ben bunu kaç yaş sonra değiştirmeye çalışıyorum.

Kadans ve boy arasındaki bağlantıyla ilgili küçük bir nokta: Önceki çalışmalar bu konuda karışık sonuçlar ortaya çıkardı; bazı kanıtlar, tempo ve boyun elit koşucularda rekreasyonel koşuculara göre daha güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu öne sürüyor. Teori, daha deneyimli koşucuların adımlarını “kendi kendilerine optimize etmek” için daha fazla zamana sahip oldukları, dolayısıyla vücutları için mümkün olan en verimli tempoya ulaşma olasılıklarının daha yüksek olduğu yönünde. Bu makaledeki yükseklik ve ritim arasındaki çok güçlü ilişki, birinci sınıf ultra koşucuların gerçekten en verimli adımlarını atmaya yetecek kadar kilometre kat ettiklerine işaret ediyor olabilir.

ancak sonraki paragraf bence çok önemli. tecrübeli koşucuların yıllarca yapılan antrenmanlar ile optimum uygun antrenman hızına geldikleirnden bahsediliyor. bu işi yapanların büyük bölümü bir şekilde 180 sayısının oralalara geliyor. ( farklı değerlerde var elbet ama ana kütle bu sayı çevresinde). yani bu sayı sihirli ve uygulanması gereken sayıdan çok, insan bünyesinin koşu için geldiği optimum seviyeler olabilir. bu benim için önemli. bu cepte

kadans

araştırmanın grafiği birçok farklı değere sahip. 160 ve 203 kadans yarışcıların birkaç dakika ile benzer performans göstermesi örnek verilmiş. ancak meslek hastalığı ile bu grafiğe bakınca benim gördüğüm pembe bölge. ana kütle burası, dışında kalanlar özel durum niteliğinde.

şimdi bu pembe kütle, insan doğasıyla mı oluştu, insan doğası ister istemez optimum seviyeyi bu adım seviyelerinde mi buluyor? veya Jack Daniel’s 180 kadans teorisinden sonra koşu sporuna yaygınlaşıp ,uygulama yaygınlaştıkça sonradan mı oluştu? doğal mı suni mi?

bu oluşum doğal ise, 180 olmasada 170-180 arasında olmak doğala uygun anlamına gelir ve hedeflenebilir. eğer suni ise, popüler kültüre ayak uydurmuş olmaktan başka bir amacınız olmaz.

bu şuna benziyor. günümüzde açlık şekeri 100-120 arası riskli kabul ediliyor ve 100 altı olmasının uygun olduğu kabul görüyor. (değerleri yanlış hatırlıyorum olabilirim) bu bugünün beslenmesi, ölçümleri ve istatistiği ile belirlenen değerler. peki 500 yıl önce şeker yokkken nasıldı acaba? belki 80 di. doğal mı suni mi?

“Antrenmanlarımda veya yarışlarımda kadansa aktif olarak dikkat etmiyorum” diye açıkladı, “ancak bunu ölçtüğüm diğer çoğu şeyi (hız, kalp atış hızı vb.) kullandığım gibi kullanıyorum: post-hoc analiz.” Zamanla, belirli bir tempodaki ritminin, en zinde olduğu zamanlarda birkaç vuruş daha düşük olma eğiliminde olduğunu fark etti;

Burns sayısal olarak takip ettiğini söylüyor. bende yapıyorum çünkü güzel bir sayısal veri. kadansı geçtim, ayakkabı, zemin, antrenman performansı birçok değişkenliği bu veri ile ilişkenleidrebiirsiniz. kendi adıma daha net bir kadansa oturmadığım için ve arttırarak devam ettiğim için, biriken veriler ile bir deney tasarım yapabileceğim. 160 kadasnta neydim 170 te neydim. tabiki zama ile değişecek diğer gelişim etkilerini bir miktar göz ardı eedeceğim. bu nedenle bu bana heyecan veren bir veri

Büyülü 180’e gelince, benim fikrim, birçok koşucu için iyi bir istek uyandıran hedef olduğu için bu fikrin devam ettiği yönünde. Pek çok koşucu aşırı adım atıyor, topuklarının üzerine düşüyor ve eklemlerine aşırı kuvvet uyguluyor. Onlara ritimlerini yüzde 5 oranında artırmalarını söylemek, adımların daha kısa, daha düzgün olmasını sağlar ve diz ve kalça üzerindeki yükü azaltır . Ancak “Bazı koşucular tempolarını artırmaktan fayda görebilir” ile “Hangi hızda koşarlarsa koşsunlar tüm koşucular dakikada en az 180 adım atmalıdır” demek arasında çok büyük bir fark var.

makalenin en güzel özet bu bence :slight_smile:

benim de 180 hedefim yok ama o pembe kütleye 170-180 arasına girip denemek istiyorum. oralar hem sayısal hem sağlık olarak sanki optimum bölge gibi. bu değerlendirmelere ve veriler göre %51 hissiyatım da bu yönde.

benim tarafımdam özeti ise;

  • kadans çalışmaya devam edeceğim
  • az da olsa eski eklem ağrılarım yerine, çok daha farklı noktalarda çok daha fazla kas ağrım oluyo
  • ancak çalıştıkça bu ağrıların azaldığını görüyorum
  • 1-2 birim arttırınca yeniden artıyorlar ve alışınca yeniden azalıyorlar
  • temas, yükseklik, sakatlık vs buna faydasına inanıyorum. her antrenmanımız bacaklarımızı pergel gibi açabileceğimiz alanlarda olmuyor.
  • sağlık; 90 kiloyu 100 cm de bir yere vurmak ile 80 cm de bir yere vurmanın fiziksel olarak eklemlere faydasını olacağını düşünüyorum.
  • ritim: bence en önemli konulardan biri bu. doğal bir kadansınız ritminiz olabilir ama benim gibi geçmişi olmayan, antrenman geçmişi olmayan bir amatör için değişik ritim ve tempolarda koşmak gelişimi ve veriyi anlamsız hale getiriyor. bugün diyorum iyi koştum, bir bakıyorum açmışım bacakları koşmuşum. yarın yavaşlamışım bakıyorum bir sebep bulamıyorum.
  • şu an değişkenliği kontrolüm altında bir ritmim var. ilk başlarda bu ritmi tutturmakta zorlanıyordum ama şu an ve şimdilik metronom ile oturdu.
  • yine antrenman geçmiş olmayan biri olarak koşu tempomu kontrol edemediğim zamanlar oluyordu. bir hızlanıp bir yavaşlama. kadans ile bu daha stabil hale geldi. çünkü vücut nefesi, ayağı, kası bu ritme göre ayarladığını düşünüyorum. bazen bu stabiliteye hayrette edıyorum. ama kontrollü bir ritim ile çalıştırdığınız hangi şey stabilite sunmaz ki?
  • yani hiçbir fayda sağlamasa bile ritim, tempo konusunda koşu dinamiğinizi ıslah etmenizi sağlıyor diyebilirim. tabi yıllarca koşan insanlarda bunlar oturmuş şeyler muhtemelen ama benim için çok yeni şeyler.

çok uzun oldu ama umarım bu iş ile benim seviyemde uğraşanlar için tecrübeler faydalı olur.

5 Beğeni

Farkli pacelerde farkli kadans ornek

Ilk 2 km isinma 5:25 civari. Sonra 1km 3:50 ardindan 400 m 6:00 …
Screenshot 2023-12-09 at 15.07.16

5 Beğeni

altta IDA Ultra 36k birincisi Mikhail Venediktov’un Strava kaydını görebilirsiniz.

Mikhail Strava kaydı - IDA 36k

alt taraftaki grafikte Candance kısmını aktif ettiğinizde tüm kadansını nasıl güzel muhafaza ettiğini görebilirsiniz.
172 kadans ortalaması ile koşmuş.
Ama neredeyse hem yokuşlarda hem inişlerde benzer kadanslar üretmiş.
sadece adım uzunluğunu değiştirerek hızını değiştirmiş.

Yani şahsi görüşüm şudur ki;
kadans bir sonuçtur.
Bir şeylerin sebebi değildir.
O yüzden kadans 180 kadans olayına çok fazla takılmayın.

Kadans artırma antrenmanları farklı kasları güçlendirerek koşu ekonominizi ve koşu gücünüzü artıracaktır.
Yani bunun faydasını görürsünüz elbette.
Ama belli bir kadansı tutturamıyorum diye kafaya takmayın asla.

2 Beğeni

mert hocam buradan ne anlama gerektigini anlayamadim :blush:

farkli paceler icin kadansini kontrol edebildiginizi mi? farkli hizlarin farkli kadans ile uygulanabilecegi mi? vs.

1 Beğeni

Benim anladığım şey şu;
Kadans yaptığımız şeyin bir sonucu. Sadece bir sonuç. Herhangi bir şeyin nedeni değil.
Isınma aşamasında düşük kadans çıkmış.
İntervale geçince ilk anda çok yüksek çıkan kadans , bacaklardaki gücün azalması ile yavaş yavaş düşüyor.
O anda Mert hocam büyük ihtimalle sadece hızına odaklanmış bir halde intervalini yapmaya çalışıyordu.
Kadansının ne olduğunu büyük ihtimalle düşünmemiştir bile.
Ve çıkan sonuç bu

146 kadans ile 7 pace kosuyordum, 166 kadans ile yine 7 pace kosuyorum. nabzim herseyim yakin. bu durumda kadans sonuc degildir.

kadans net bir girdidir ama bu hiziniza ve temponuza sayisal pozitif etki edecek anlamina gelmedigini daha 4-5 post oncrki makaledeki ornekte gorduk. 160 kadansta 203 kadansta yarisi ayni surede bitiriyorsa, kadans girdi olmasina ragmen sonuca etki eden bir degisken de degildir.

kadans bana gore sagliginize, kas sisteminize, yaris ekonominize, belki harcadiginiz enerjiye, eklemlerinize, yorgunluk seviyenize vs vs hizmet eden bir degisken. ama sayisal sonuca etkisi bilimsel olarakta kanitlanamamis bir deger.

yani kadansa sonuc diyebilecegimizi dusunmuyorun

1 Beğeni

Aslinda cok derin bir sey soylemeye calismamistim. Sadece sunun altini cizmek istedim, tek bir sihirli rakam yok, hem tum insanlik icin hem tek bir birey icin. Ama calisip cabalayarak zaman icinde ayni hizda kosarken daha yuksek kadansa cikabilmek bence faydali. Yeni baslayanlar buna odaklanmali, hatta belki de ilk odaklanacaklari seylerden biri olmali. Ote yandan, deneyim kazanmis bir kosucu icin, buna harcanacak enerji ve zaman daha baska ve daha onemli seylere harcanabilir, kosucu farkina varmadan vucut kendi en iyisini bulmustur zaten o deneyim doneminde. Deneyimli kosucunun dert etmesi gereken ise aynı hızda giderken (özellikle interval ve tempo çalışmaları sırasında, yani zorlanırken) baştaki kadansı tutturamıyor olmasi olabilir. Cunku o durumda doğru koşu formunu kaybediyor demektir.

Benim grafikteki baslarda yuksek olmasinin nedeni hizli bolumlere cok hizli basliyor olmam, sonra saate goz atip paceimi dusurup antrenman hedefine cekmem. Onun disinda kalan bolumde duzgun gidiyor gibi ama sonlarda hafif dususler var, onlar yorgunluk emaresi de olabilir.

6 Beğeni

Aynı tempo ile giderken adım uzunluğunu kısalttığınız için kadans yükseldi.
Yani diğer tüm değişkenler sabitken bir değişkeni değiştirerek bir sonucu değiştirmiş oldunuz.

Sonuca etkisinin bilimsel olarak kanıtlanamamış olması hususunda hem fikiriz.
Çünkü kendisi bir sonuç.

Mesela sizin daha önce vermiş olduğunuz bu alttaki grafik kadans sonuçlarını gösterir bir grafik.
image

Sprintler için geçerli olmayan bu grafik, belli bir mesafenin üstü için geçerli.
Ama bu grafik belli koşu performansı yakalamış koşucular için “sonuçları” gösteriyor.
Bu grafiğin belli bir değerde yoğunlaşmış olması ile örneğin pace sonuçlarının belli bir değerde yoğunlaşmış olması arasında bence bir fark yok.

Bugün kadans ile alakalı ciddi bir bilimsel çalışma yok.
Bugün hiçbir elit atlet veya üst seviye antrenör kadans ile uğraşmıyor.
Bunların bence en önemli nedeni kadansın bir girdi değil, bir sonuç olması.

Jim Walmsley, inde 150,lerde…!

tesekkurler, simdi daha net anladim.

ayrica bu konuda ayni seyi dusundugumu gordum. siz cok guzel toparlamissiniz.

daha oncede yazdim ama yine hikaye gibi yazayim ;

daha yeni baslamis biri olarak kosu bilesenlerinin bazilarini yoksaydim. cunku hepsiyle ugrasacak zamanim yok. bu da olmayi versin dedigim seyler oldu. bana uygun oldugunu dusundugum zone 2 antrenman turu ile devam ettim ama bir yandan da agrisiydi, basma sekliydi, kadansti, giyecegiydi ogrenmeye calisiyordum…

kadans calismayi sadece bir deneyeyim dedim, sanirim ilk denemem 145-150, den 160 oldu, o antrenman bitmedi. sonraki gun agrilar falan. ciktik bir yola ac gozlu olma sen bak zone 2 antrenmanina, ilerde gelistirirsen bakarsin bu ise diye dusundum. bir yandan da hemen ilk antrenmanlarda pes etmeyeyim en azindan 1 ay deneyeyim dedim. zaten 7-8 pace kosuyorum, kadans olsa olmasa sanki ucucam 5 pace mi kosacagim diye dusunmeye basladim.

asil nedenim, bu isi bu seviyede oturtamazsam, ileri de x bir neden ile oturtma ihtiyaci duyarsam, bu agri ve zorluklari o donemde yasayabilirim diyorum. belki hic ihtiyacim olmayacak, belki olacak, belki 6 ay sonra kosuyu birakacagim bilmiyorum.

ozetle sizin de belirttiginiz gibi, yeniyim, isin basindayim, cantam her ihtimale hazirlikli olsun diye ugrasiyorum. ama yine belirttiginiz gibi belki birkac yil kossaydim kendimce dogal bir degere oturacaktim, ihtiyacimda olmayacakti.

2 Beğeni

normaldr antrenman gunlugune yazacaktim ama buraya yazmam belki daha faydali olur. bugun bu konu da farkli bisey yasadim.

malum son donemde bir yandan kadans arttirmaya calisiyorum. kulaklik ya podcast ya muzik arkada metronom. antrenman sonunda kadans ip gibi duz cizgi cikiyordu.

bugun 4-5. km telefonun sarji bitti :stuck_out_tongue_winking_eye: metronom olmadan ne yapabilecegimi merak ediyordum ama arada kisa sureli denemelerimde olumlu sonuc almadigim icin cok umidim yoktu. bu baslikta konustugumuz gibi yillarca kosan bir kosucu gibi tempomu dogal ayarlayabilecek yeterlilikte de degildim. ama yalanda da olsa cok uzak bir kadansta olmadigimi dusunuyordum. sonuc, cok uzakmisim :blush: calistigim 170 lerden, 3 ay onceki kadansima geri donerek devam etmisim. bu kadsr dustugumu anlayamamam da garip.

isin ilginc kismi kadansimi koruyamamam degil. inanilmaz yoruldum. rutin, beni yormayan, copy paste bir antrenman, ustelik dinlenigim ama ayagimi kaldiramaz hale geldim. nabiz pace dagildim.

kendi orneklememden sunu anliyorum (yanlis bi cikarim olabilir), kadans arttirirken yoruluyorum, sonra alisinca kolaylasiyor, ama bugunku gibi yeniden alistigin duzenin disina cikinca yine zorlaniyorum. yani insan vucudu neye alisiyorsa en iyi performansini orada vermeye calisiyor, o tempoya adapte oluyor.

ikinci cikaririm da oyle birkac ay calisma ile kadansinizi yukari cekip orada dogal adaptasyon saglanamiyormus. en azindan ben beceremedim. vucut aninda eskiye ket vuruyor. metronoma devam

ucuncu cikarimim da (bu beni pek ilgilendirmiyor cunku ben deneye deneye devam ediyorum zaten veri biriktiriyorun) yaptiginiz klasik antrenmanlari, normal kadansinizin 3 asagisi 5 yukarisi 10 yukarisi vs vs. uyguladiginiz klasik tempo veya nabiz ile deneyip sonucu degerlendirilebilirsiniz. ornek surekli 160 kadans ile kostugunuz bi 10 k parkuru, birkac kez 165 ile kosup yorgunluk hissiyatiniza, nabziniza pozitif etkisini degerlendirebilirsiniz.


2 Beğeni

çok ciddi bir düşüş olmuş.

Bunun muhtemel sebebi zihniniz metronom sesine aşırı adapte olduğu için o olmadığı zaman koşu havasından çıkıyor olabilir.
Zihninizi bu adaptasyondan kurtarmak için belli aralıklarla metronom olmadan koşular yapmaya çalışın.

Yorulmanızın nedeni; kadansınız düştüğünde overstriding denilen aşırı uzun adım durumu oluşmuş olabilir. Aynı hızda daha düşük kadans daha büyük adım uzunluğu demek. Daha büyük adım uzunlu demek ayağın yere temas noktası gövdeden ileride oluşmaya başlar ve siz fark etmeden ayaklar fren etkisi göstermeye başlar. Daha çok enerji harcamaya ve daha çok yorulmaya başlarsınız.

Kadansın bu kadar düşmesinin en önemli sebebi ise muhtemelen güç antrenmanlarına yeterince önem vermeyişiniz.
Güçlü bacaklar kadansınızı hiç bir şey yapmanıza gerek kalmadanartıracaktır.
Her koşudan sonra aşağıda ki hareketi yapmanızı öneririm.
Güçlü kalçalar ve güçlü baldırlar her zaman iyidir.
Çok kısa sürede güç antrenmanlarının faydasını görmeye başlarsınız.
image
image

3 Beğeni

geri bildirimleriniz icin cok tezekkur ederim.

bu antrenman kac kg ile kac set vs yapmak uygundur, bunun da bilgisini paylasabilir misiniz?

acikcasi agirlik antrenmanini uygulayabilir miyim bilmiyorum. ekipman yer ve zaman nedeniyle. bunun yapamazsak yerine ne yapabiliriz?

1 Beğeni

ilk hareket Stiff Leg Deadlift diye geçiyor. (dizleri kırmadan yapılıyor).
ikinci hareket Barbell Squat diye geçer.
3x20 yapabileceğiniz bir ağırlık ile başlayın.
Örneğin 10kg ile başlayın. Her gün yapabileceğiniz ağırlık olsun. Zaman geçtikçe ağırlık ve tekrarları artırırsınız ama artırım işini aceleye getirmeyin.

Ekipman işini çok kafaya takmayın.
İlla ki bu görsellerdeki gibi standart ekipman olmasa da olur.
Örneğin 10lt su pet şişesini doldurup kullanabilirsiniz.
Veya o ağarlığı sağlayacak herhangi başka bir nesneyi

3 Beğeni