Garmin - Tozlu raflar

Hep yenileri, yeni çıkanları konuşuyoruz. Bir de bu işin eskisi, tarihi var. Ben başlangıcını kaçırdım belki ama ilkel versiyonlardan kullandıklarım oldu.

İlk saatim Garmin Forerunner 405 idi. Tam Hangi tarihte aldım anımsamıyorum ama modelin çıkış tarihi Mart 2008, yani ben koşmaya henüz başlamamışım. Başlar başlamaz da almamıştım sanırım 2009 yazı ya da sonbaharıydı aldığımda.
Garmin_Forerunner_405
Ben 101, 201, 205 ve 305 kullanmadım ama sanırım @caner’indi İznik Ultra parkurunu çıkarırken 201 kullanmıştık. Şöyle bir şeydi:
201
205 ve 305 kullanan arkadaşlarım vardı ama kimlerdi şimdi anımsamıyorum. Bunlar da kare forma sahiplerdi ve önlerinde iki düğme vardı. Sonradan gelecek olan 910 ve 920’nin ilk dedeleri yani. Ben o eskilerden kare formda saat hiç kullanmadım.
Sonra kare saatlerden 310XT çıktı. Triatlon ile uğraşanlar almışlardı. Kocaman bir saatti. 2009 sonuydu galiba.
310
Neyse bir süre sonra benim 405’in pili ile ilgil sorun olmuştu ve Türkiye distribütörü üstüne bir miktar talep ederek bana 610 göndermişti. 610 2011’in baharında çıkmıştı ama ben sanırım 2012’de edindim.
610mainmenu
Triatlonla ilgilenmeye başlayınca 910XT edinmiştim. Aslında 910XT de 2011’de çıkmıştı ama benim aldığım zaman sanırım 2013 yazıydı. Uzun süre kullandım o saati. Triatlonlara katıldım, Ironman bitirdim. İlk Spartathlon’umu onunla koştum.
img_9348
Sanırım 2013’te çıkan Forerunner 220 ilk renkli ekranlı FR idi. Sonrasında 920, 935, 945, 645 gibi modeller geldi ama ben kullanmadım.
Forerunner serisinden ayrılışım Fenix 5 ile oldu. Fenix 5 2017 çıkışlı olduğuna göre aşağı yukarı o zamanlar, belki 2018 olabilir. İlk renkli ekranlı saatim oldu. Hala da onu kullanıyorum.
aaa

Sizin nostaljik cihazlarınız hangileri?

21 Beğeni

İlk koşuya başladığımda işyeri arazisinde, ne süre yaptığımı ölçmek için ipli bir kronometre almıştım, boynuma takip 3 km sonra bakiyordum, aklima geldi şimdi güldüm doya doya :rofl: 2014 yılında.

6 Beğeni

Ben de dogrudan GPS destekli bir saatle baslamadim tabii ki. Benim ilk saatim Nike Triax 100. Sadece kronometresi vardi. Onu da ikinci el almistim. :smiley_cat:

4 Beğeni

(Çok yeni bir koşucu olarak hiç Garmin’im olmadığı için bu sohbete katkıda bulunamayacağım, ama tamamen dışarıda kalmamak için biraz alakasız olsa da ilk kullandığım bilgisayarın 8086 olduğunu belirtmeden de geçemeyeceğim :grinning:)

6 Beğeni

8086 işlemcim ve 1MB Ram’im vardı. Write ile ödev yazarken Windows3.11 dosya çok büyüdü bellek yetersiz dosyayı bölmen lazım mesajı verirdi :sweat_smile: :sweat_smile:

Benim ilk aktivite saatim Suunto S6 idi. O zamanlar koşu ile işim yoktu. Kayak yapmaya çok sık giderdik. Bu saatinde kayak aktiviteleri için bir sürü özelliği vardı. Eşim hediye etmişti.

image

Sonra Suunto X10 aldım. Gene koşuyla işim yoktu. Doğa aktivitelerinde kullanmak için almıştım. Gps’i çok kısa sürede bozuldu ama.

image

Spor hayatım koşu ile değil triatlon ile başladı benim 2012 senesinde. Garmin 910XT aldım sonrasında. Dünya kadar yarışa girdim 910 ile. 2015’de UTMB de TDS parkurunu koştum. Gps kararlılığı efsane bir saatti.

image

Sonra Fenix3 ile Fenix serisine geçtim. 3,5 derken 2 aydır Fenix6 kullanıyorum :blush:

10 Beğeni

Hiç yaşımız belli olur Ajda Pekkan’la sınıf arkadaşıydık demeyin yazın böyle

13 Beğeni

Sizi çok geriye götüremeyeceğim ben (2016), Ben de ilk koşuya başladığımda evlilik aşamasındaydım eşimle, evlilik öncesi mi nişan öncesi mi (hatırlamıyorum) saat alınırmış karşılıklı, ne istersin dedi. Ben de suunto ambit run modelini istemiştim, :smiley: tabii önce biraz garip karşılandı ama saolsunlar aldılar :slight_smile:
sonrasında garmin fenix 3 ile devam ettim,
arkasına triatlon ile tanışınca forerunner 735xt
ve şu anda da 935 ile devam etmekteyim.
(tabii katıldığım ilk iki organizasyonu saatsiz koştuğumu da belirteyim)

8 Beğeni

Ben sizi taaaa geçen seneye götüreyim :slight_smile:
O da ancak ikinci yarısı :smiley:

Garmin FR 245 var. İlk olduğu için çok kıymetli ve fonksiyonel benim için.
Karşılaştırma yapabilecek başka saatim olmadı daha :smiley:

7 Beğeni

Budur abi . Bu dedeler içimizi kararttı. Bu arada koşuya başladığımda elime 25 tane ( artık kaç tur koşacaksam ) minicik çakıl taşı alır pistte her turda aynı noktada 1 tane atardım ki ne kadar koştuğumu bileyim. Saat yoktu yani icat edilmemişti :)) sadece antrenörlerin elinde kronometre olurdu. Evet Ajda alt sınıflardaydı.

18 Beğeni

Çakıl taşı dönemi… Orta mesafede sorun yoktu ama, o zamanlar ultracıların en büyük derdi çakıl taşlarını taşımaktı.:grinning:

4 Beğeni

Ben pistte tur sayılarını unuturdum,şu elektronik tesbihler var zikirmatik adı,her turda düğmesine basardım ama yine de karıştırırdım :joy: :joy:

7 Beğeni

Çakıl taşı, zikirmatik vs vs Ne gerek var bunlara? Ben gençken turları aklımda rahatlıkla tutabiliyordum. Ne zaman sayamaz oldum saate geçtim. Sizde bir sıkıntı varmış demekki :stuck_out_tongue_winking_eye:

7 Beğeni

@Serdar Hocam, Sizin ki gerçek bir aşk hikayesiymiş o zaman :heart: :smiley:
Şimdi yok saat, yok nabız ölçme, yok şu ayakkabı vs vs.
Taş taşı desen bırak koşmayı, pistin yanından bile geçmez kimse :smiley:

6 Beğeni

Şimdi çok gülüyorum. İlk (digital) saatim Polar Fit Bit idi… Adım sayıyor, kaç kalori harcadığını algoritma ile söylüyor, bilekten nabız ölçüyor diye bütün işimi görür zannetmiştim. Polar yeni lansman yapmıştı, işte aradığımı buldum sonunda demiştim… Yıl 2014 idi galiba.

İşin komiği uzun bir arayış sonunda Londra’da (iş için ordaydım zaten) bir bisiklet dükkanında bulabildim sadece, satıcı da israrla satmak istememişti, ama işte bendeki inatla almıştım… İkna olmuştum bi kere işimi göreceğine. Telefondaki NRC app’i zaten koşu sırasında açıyorum diye koşu kayıtlarımı da orada tutuyordum… Daha fazlasına da ihtiyacım yoktu ki… Fit Bit’imi tam 1 yıl bileğimden hiç çıkarmadan kullandım…

Yine de bana Fit Bit’in epey faydası oldu, nasıl mı? Bugün her cep teli içinde olan basit bir uygulama belki ama gün sonunda o kadar az adım atmış olduğuma inanamıyordum. Bu 1 hafta böyle inanamakla geçti… Sonra tabii ki aksiyona geçtim… :grin::zap:

Suunto Ambit 2’ye 2016’da geçtiğimde uzaya gitmiş gibiydim… :face_with_hand_over_mouth:

Hey gidi…

4 Beğeni

Aslinda duzgun bir GPS kaydi ve 10-15 saat pilden baska bir sey istemiyoruz ama ekledikce ekleniyor ozellikler. Bu ozelliklerin yuzde kaci kullaniliyor, yuzde kaci gercekten gerekli ve ise yarar tartisilir.

2 Beğeni

Ben GPS özellikli koşu saatleriyle biraz geç tanıştım sanırım. Kronometre kullanırken, nasıl olur ne kadar aktif kullanırım öngöremediğimden fiyat olarak makul bir seçim olan Garmin Vivoactive ile başlamıştım. 2015 yılında almıştım sanırım. Şöyle köşeli bir şeydi.


Sonrasında kullanmaktan keyif almaya başlayınca Forerunner 735xt aldım. 2019’da da pil süresini artırmak için Forerunner 945 aldım :slight_smile:

2 Beğeni

Koşuyu ilk sene runkeeper, strava telefon uygulamaları ile kaydediyordum.

Aramızda hiç Decathlon ürünü kullanan olmamış galiba.

İlk saatim 2016’da Geonaute ONmove 200 idi. F/P saatiydi. Arıza verince değiştirmişler miydi neydi, ama sonunda iade etmiştim.

Sonra ikinci el Garmin FR 910xt aldım. İlk ultrayı o saatle koşmuştum. Rotayı yüklemiştim. Önden eğim grafiğini göstermesi vs. süper özelliklerdi. Yokuşun daha ne kadar devam edeceğini bilmek iyi geliyor. 2017 İznik olmalı. @Serdar da 50K’daydı yanlış hatırlamıyorsam. @spinodal 140K’daydı. Parkurda karşılaşmıştık.
910xt’yi herkes över ama ben günlük kullanım için uygun olmadığını düşünüyordum. Günlük de takabileceğim, adım vs takip eden bir saat olsa iyi olurdu.

910xt’yi satmadan fenix5 aldım. Sonra onu da forumdan bir arkadaşa sattım. Fenix 5 ilk akıllı koşu saatim diyebiliriz. Çok tutarlı ve stabildi. Beta versiyonlar da kurdum. Hiç üzmedi. Şuan satılık.
image

Bir arkadaşa ikinci el Fenix6 bakmak için sarı siteye girip uygun bir ilan bulunca aynı gün pazarlığı yapıp Fenix 6 pro’ya geçtim. Çok ani bir karardı. F6 da güzel bir saat olmuş. Koşarken müzik dinlemeyi pek sevmesem de bu özelliği ilerde maraton uzunlarında kullanabilirim.

8 Beğeni

Önceki gönderinizden zaten sık saat değiştirmediğinizi görüyorum ama bu gönderinizden de aslında pek özellik aramadığınız anlaşılıyor. Bu bağlamda merak ettiğim bir husus 4-5 yılda bir sizi saat değiştirmeye iten sebep nedir? Pil performansının düşmesi mi, saat teknolojisinin eskimesi mi vb? Ve Garmin bu işin babası evet fakat dolayısıyla en pahalısı diye biliyorum. Başka markaları tercih etmemenize dair Garminin belirgin bir avantajı var mı yoksa sadece keyfi bir tercih mi?

Sağlıcakla kalın,
Saygılarımla.

Öncelikli neden teknolojilerinin eskimesi ve daha yeni teknolojileri kullanan modellerin ortaya çıkması. Daha hassas ölçüm, daha fazla veri saklama yeteneği, daha yüksek çözünürlükte daha renkli bir arayüzle daha kolay ve konforlu kullanım gibi şeyler. Bunu abartıp her yeni çıkan modeli de alabilirsiniz, diğer yöne abartıp saat bozulmadıkça hiç değiştirmeyebilirsiniz. İkisinin de yanlış olduğunu düşünüyorum. Burada da dengeyi gözetmek gerek. Bunu telefonumu veya kullandığım bilgisayarları değiştirirken de uyguluyorum. Ne teknolojinin gerisinde kalacak kadar tutucu/tutumlu ne de boşa para harcayacak ya da doğayı gereksiz yere kirletecek kadar yenilikçi/savurgan olmak yani.

Garmin konusuna gelince. Gözlemlediğim kadarıyla daha iyisini yapan çıkmadı henüz. Polar nabız konusunda hep iyi ve öndeydi ama geri kalan kısımlarda pek öne çıkamadı sanki. Suunto bir ara zorlar gibi oldu ama onlar da sanki yenilgiyi kabul edip pazar paylarına razı oldular gibi. Bence hiçbir saat her şeyi en iyi biçimde yapamıyor ama ortalamayı alınca sanki Garmin hep birkaç adım önde gibi. Bu ortalama içinde çok şey var tabii: nabız (bilekten, göğüs abndından), gps (karada, suda, deniz seviyesinde veya yükseklik), basınç vs. ölçüm ve gerekiyorsa hesaplama hassasiyeti, saat arayüzü ve kullanıcı deneyimi, web arayüzü ve oradaki kullanıcı deneyimi, üçüncü partilerle bilgi alış veriş şekli ve hızı, pil kullanımı… daha da devam eder sanki. Bu özelliklerin her birinde karşılaştırma yapsak başka markalar veya modeller öne çıkabilir ama tümünün ortalamasını kastediyorum.

Bir de tabii işletim sistemleri ve telefonlar gibi ekosistem de insanı bağlayabiliyor. 5-6 yıl verinizi Garmin’de biriktirince başka markaya geçmekte biraz tereddüt ediyorsunuz. Aslında en güzeli tüm verinizi lokalde tutmak ama işte burada da her şeyde olduğu gibi kolaylık devreye giriyor. Saat ve yan ürünleri bunu sizin için yapıyorken bu kolaylık işinize geliyor. Ama tabii tüm kişisel verinizi güvenmiş olmakla birlikte her şeyinizi onların yedeklediğini ve başına bir şey gelmeyeceğini varsaymış oluyorsunuz. Ransomwareciler Garmin’i boğduklarında hepimiz çok korkmuştuk ama milyonlar vererek hem kendileri kurtuldu hem bizi kurtardılar. Arada bir Garmin Connect ve Strava’dan yedek almakta fayda var.

11 Beğeni

Kıymetli vaktinizi ayırıp detaylıca bir cevap yazdığınız için müteşekkirim.

Düşüncelerinize tamamen katılıyorum. Amazfit saatimden Huawei’ye geçerken benim de takıldığım bir şey olmuştu verilerin taşınamaması, hatta uygulama değiştiği için Xiaomi tartımı da Huawei ile değiştirmeyi bile düşünmüştüm.

Şuan kullandığım saatim Huawei Watch GT2’yi aldığımda Suunto 5 büyük bir indirime girmişti ve aralarında %40 civarı bir fiyat farkı vardı. Suunto’nun akıllı saat konusunda daha köklü bir firma olması ve navigasyon özelliğinden dolayı ciddi biçimde kafam karışmıştı. Açıkcası GT2 bana şuan fazlasıyla yetiyor. Fakat Garmin, Suunto, Polar gibi üst segment markaların gerçekten ihtiyacım olan bir fazlalığa sahip olup olmadığını merak ettiğimden size bu soruyu yöneltme ihtiyacı hissetmiştim. Malumunuz instagram dünyası ve sponsorluklardan dolayı neredeyse sporcuların tamamı kullandığı ürünleri öve öve bitiremiyor. Dolayısıyla bizim gibi amatörler de meseleye sizin gibi objektif yaklaşan sporcular gördüklerinde rahatsız etmeden geçip gidemiyorlar.

Sağlıcakla kalın,
Saygılarımla.

5 Beğeni