İki kelimeyle özetleyecek olursam, yarış mükemmel.
23 Nisan tatiliyle birleştirerek uzun bir tatil için Fethiye’ye geldik. Tatil planı, yarışın Türkiye’de gittikçe artan neredeyse yol yarışı teknikliğinde parkurlardan olmaması, ciddi bir skyrunning içermesi ve geçtiğimiz sene katılan sizlerin geri bildirimleri bu yarışa eşimle katılmamızın temel nedenleri oldu.
Kısaca kendi durumumdan bahsedecek olursam, geçen seneki sakatlığım yok. Koşu bandına erişimim olduğu için bu sene yokuş idmanlarımın çoğunu koşu bandında yapma imkanım oluyor. Bu sayede haftasonu uzunlarımda daha yarış temposu odaklı çalışmalar yapabiliyorum. Aslında Efes Ultrada da kendimi çok iyi hissediyordum ama yarışı istediğim gibi bitirememiştim.
Bu yarışa gelirken her ne kadar katılımcı sayısı az olsa da, özellikle kuzey ülkelerinden gelen yüksek itra puanlı katılımcıları görmek beni mutlu etti. kendime sadece süre hedefi belirledim: 8:30 ama 9un altı her türlü okey. Sadece süre hedefi belirledim çünkü itra sırası olarak 10-15 arasındaydım.
Fethiye’ye geldik ve normalde yarış haftası yapmamam gerekiyordu fakat perşembe günü Çal dağı tırmanışını gerçekleştirdik. Hiç pişman değilim. Yarış öncesi hidrasyonu düşünmeden bol bol güneşlendik ve sahilde bira keyfi yaptık, hiç pişman değilim. Son günlerde @Bashocan ve Miguel’in de Fethiye’ye gelmesiyle tatilimiz şenlendi ve çok da keyifli geçti.
Yarış sabahı sunucumuz Ayşe’ye burada uyuyoruz polis çağırırım diye çıkış yapan kadın, bu tatildeki tek kötü anı olarak kalacaktı.
56 km; 14,15 ve 26 parkurlarının hepsini içeren bir parkur. Tek farkı 14 parkurunu biz tersten koşuyoruz. Yarışa Kayaköy parkuruyla başlıyoruz. Başlangıç kısmındaki taşlar Latmos’u oldukça andırıyor. Bir gün önce yağış da olduğundan taşlar kaygan. İnişte ayağımı burkuyorum. Neyse ki yarış ve yarış sonrasında bana sorun çıkarmadı bu burkulma.
Başından itibaren ön gruptaydım. Nabzımın oturması biraz uzun sürse de, bunu dert etmedim. Yarışın ortalarına doğru toparladı zaten kendini.
Kayaköy’ün içinden geçmek çok keyifli. Yerler çok riskli ama gördüklerim çok keyifli. sonra Kayaköyden çıkınca bir süre orman yolundan iniş var. Burada ortlama pacei yükseltmek için fırsat buluyorsunuz.
Teleferik’e ulaşıyoruz ve 15 kmlik çıkışımız başlıyor. Önce Likya Yolu’na giriyoruz. zemin hiç bir zaman düz değil. Dizlere ellerimle basarak, tempolu bir şekilde burayı çıktım. Bu yarışta, daha önce bu yarışı koşmuş olan @paddlesteamer in tavsyelerine harfiyen uydum. Baton almadım. Keşke alsaymışım da demedim. Jellerin bir kısmını zirveye dropbage bıraktım.
Çıkışın bir aşamasında artık eller devreye giriyor ve sırt hattını çıkmaya başlıyoruz. Buralar benim oyun alanım. Sürelere baktığımda da aralarında bulunduğum kişilere farkı kapattığım/açtığım yerler olmuş bu noktalar. Sonra elle tırmanış bitiyor ama aynı diklikte tırmanış devam ediyor. 15k parkuruna bayıldım. Tahtalı’nın bu kadar gündem olduğu günlerde asla pişman olmayacağınız belki çok daha güzel bir alternatif burası. Bir yandan dimdik parkuru tırmanırken Ölüdeniz manzarası gittikçe küçülüyor ama küçüldükçe güzelleşiyor.
Zirveye doğru dağın diğer yüzüne geçmiş oluyoruz ve burada bulutlar ve sis var. Hava da oldukça soğuyor. Bu şekilde zirveye ulaşıyoruz. Hedefim 5 saatte zirveye ulaşmaktı. 4.20 gibi gelmiştim.
Sonra iniş başlıyor. Artık belirsizlikler yok. Çünkü @nkoner in videosunu hatmetmiştim
10 km civarı yüzde 7 ile 3 eğim arası orman yolu koşusu var. Zemin taşlık ama yardırmaya da müsait.
Daha sonra yer yer asfalt iniş çıkış, yer yer kısa single tracklere giriyoruz. Son cpde kafeinli jelleri ve kolaları içip Likya yoluna tekrar geldiğimiz yerden geri giriyoruz. Likya yolunu inmesi çok keyifli. Bir yandan en küçük hatamda elimdeki kürsüden olmamak adına dikkat etmeye çalışıyorum. Bir yandan da arkamdan birisi geliyor zannediyorum. dönüp arkama bakmak istemediğimden olabildiğince yardırmaya çalışıyorum.
Son 2.5 km inişin en zor ve koşması da hayli zor kısmı. İp geçişi bana öyle çok da riskli gelmedi ama güvenlik her zaman iyidir.
Ve yarışı 7 saat 29 dakikada tamamlıyorum. Genel 5 Yaş 1. olarak tamamlanıyor.
Yarış öncesi sonrası Servet(lokum, şekerleme)'in ikramları mükemmeldi. Herkes çok yardımcıydı ve kendileri eğlendiği gibi bizleri de eğlendirdiler. Bazı cplere gülerek girdim. Açıkçası organizasyon adına şu daha iyi olabilirdi diyebileceğim bir şey yok. Çok sağolsunlar, her şey mükemmeldi. Belki bu kadar güzel organizasyonun katılımı daha fazla olabilir. Orada da görev bizlere düşüyor.
Bu şekilde tatile de bağlandığı sürece biz sürekli katılmayı düşünüyoruz.
yarışın videosuna buradan ulaşabilirsiniz: