Yesemek Ultra Trail /Gaziantep

Koşu dünyasından en son haberi sizinle paylaşmak istiyorum.

Son zamanlarda dikkat ettiniz mi? Yerel koşu yarışları düzenlenmeye başlandı. Çok değil bundan 10 yıl önce trail yarışı bulmak zorken şimdilerde yeni yarışlar arka arkaya ilan edilmeye başlandı. Kilikya Ultra ve Artos Sky trailden sonra en son yarış ilanıda Yesemek Ultra Trail adıyla Gaziantep’ten geldi. Gaziantep sınırları içerisindeki UNESCO®️ Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Yesemek Taş Ocağı ve Heykel Atölyesinin eşsiz tarihi dokusunu içinde koşulacak #YesemekUltraTrail 5 farklı parkurda düzenlenecek.

Yarışma tarihi olarak 11 Haziran belirlendi. Bu yarışın ufakta olsa bir parçası olduğumuz için RunABike ekibi olarak gururluyuz. Umarım gereken ilgiyi görür ve her yıl düzenlenen bir koşu yarışı olarak koşu takvimlerinde yerini alır.

Kayıtlar 2 Mart günü açılıyor.
Web adresi : www.yesemekultra.org

6 Beğeni

Yurdumuzun her bölgesinde, yarışlar ve organizasyonlar düzenlenmesi harika.

3 Beğeni

Çok güzel bir haber, başarılar şimdiden! Galeri bölümüne biraz fotoğraf eklemeniz mümkün mü? Parkuru merak edenler için faydalı olur eminim.

3 Beğeni

Çok güzel haberler bunlar, Mersinden bir arkadaş ekler diye düşündüm ama onların da bu sene yarışı olacak.

http://kilikyaultramaratonu.org/

3 Beğeni

güneydoğu gölgesinde bu tip organizasyonların olması çok sevindirici :slight_smile: artık bizim de arabaya atlayıp gitmelik yarışlarımız oluyor :slight_smile:

2 Beğeni

Evet bizim Yesemek Ultra ile arasında 1 hafta var. arka arkaya zorlayacak ama destek olmak açısından biz ekip olarak Mersin’ de ki yarışada katılacağız.

1 Beğeni

Teşekkürler. Elbette eklenecek. Site daha yeni en kısa zamanda güncellenecektir.

1 Beğeni

Evet bölgesel yarışların da gerçekleştirilmesi çok iyi. Hele hele ülkenin içinde bulunduğu durum göz önüne alındığında kayıt ücreti, otel, ulaşım alt alta toplanınca baya bir yekün oluşturuyor. Bu sebeple en azından hem daha az maliyetli hem de kolay ulaşım neticesinde zamandan da tasarruf sağlayacak yarışların gerçekleşmesi önemli.

11 Haziran’da beraber koşmak dileklerimizle!

2 Beğeni

Hocam tabiki de her tarafi hazinelerle dolu bir ulkeyiz kosular da bu hazineleri kosarak kesfetmemizi sagliyor :slight_smile: sitede parkur ile ilgili fotograf yada gpx verisi yaris ilk defa oldugundan gormek ve en azindan tam olmasa da hazir olmak icin iyi olur aslinda :thinking:

1 Beğeni

Tabiki hocam fotograflar eklenecek. Gpx dosyası şu anda sitede mevcuttur.

1 Beğeni

Simdiden elinize saglik haziranda gorusmek uzere :slight_smile:

1 Beğeni

selamlar, keşif koşularında çekilen fotoğraflar ve bölgeye ait fikir verecek fotoğraflar web sayfasına eklenmiştir.

1 Beğeni

Hayvansever koşucularımızdan gelen talep üzerine, Yesemek Ultra Trail’e, Dog Trail adında 10km uzunluğunda bir parkur daha eklendi. Bu parkurda köpeği ile koşmak isteyenler gelip koşularını yapacaklar. Türkiye’de ilk defa yapılacak bir format diye biliyorum. Keyifli olabileceğini düşündük, umarım daha da geliştirilebilir.

4 Beğeni

Keske bizimki az laf dinlese de katilabilsek :slight_smile:

2 Beğeni

Merhaba adanadan ya da mersinden katilacak arkadaslar var mi birlikte gidebileceğimiz. Benim aracım olmadığı için masrafı bölüşmek kaydiyla arabanizin bir köşesine kivrilirim

Memleketin her yerinde ne güzel ultralar oluyor. Samsun gibi yerde bir tane ultra yok. Karadeniz de Rize’den başka yerde yok . :frowning:

1 Beğeni

Eksiğiyle,fazlasıyla, ilk oluşundan kaynaklı acemilikleriyle , kavurucu sıcağıyla Yesemek Ultra haftasonu koşuldu. Eleştiriler, övgüler gelecektir, yakında yarış raporları gelmeye başlar. Katılan mücadele veren tüm dostlarımıza teşekkürler, uzun süre unutulmayacak bir yarış oldu. Patika koşu dünyasının tanıdık simaları ile beraber koşma, yakından tanıma fırsatımız oldu, gerçekten gerek sportif performaslarıyla gerekte insani ilişkileriyle, mütevazilikleriyle, zor şartlarda doğanın onlara verdiği fırsatları değerlendirip nasıl yarış koşulur bize gösterdiler, her şeye rağmen nasıl güldüklerini, nasıl her anın tadını çıkardıklarını gördük. Bu inanılmaz bir tecrübe oldu bizim için. Elbette üzerinde daha çok yazıp konuşacağız. İlk taşı ben atayım dedim, bakalım ne gelecek ardından?

4 Beğeni
                  --Yesemek ultra trail 65k yarış raporu--

Yazıp yazmamak arasında çok kaldım. Çünkü o anlara dönmek hiç istemiyorum açıkçası. Yine de buradaki arkadaşlar belki ilerleyen yarışlar için faydalanabilecek tecrübeleri olur diye yazıya dökmek istedim. Poffff… Zorlanıyorum toparlamakta şu an zihnimi. Aklıma MFÖ nün bir nakaratı geldi,

Nasıl anlatsam
Nerden başlasam
Kaç kişiydik o zaman bak
Kaç kişi kaldi şimdi…

Yarış öncesi hazırlıklarıma çok değinmek istemiyorum, raporu ne kadar kısa tutup, o anlarda ne kadar az kalırsam iyi olacaktır. Onun için yarış sabahına dönüyorum, 2 arkadaşımla beraber katıldım (orhun ve güven abi) onlar 45k ben de uzun mesafeye yazılmıştım. Kitlerimizi teslim aldık. (kit içeriği ramazan kolisi gibiydi bu arada :slight_smile: ) Adanadan katılan birçok yarışmacı olduğu için tanıdık yüzler çoktu. Saatler 8 i gösterdiğinde start noktasındaydık ama yarışmacı sayısı bana az göründü. (sonradan anlayacaktım ne olduğunu) Hava inanılmaz sıcaktı o saate rağmen, adanada yaşayan biri olarak şaşırmıştım. Start verildi ve koşu başladı. (at yarışı gibi oldu biraz) İyi bir tempoda başlamıştım yarışa, ön grup içerisinde yer alıyordum. İlk 6.5 km cp noktasına geldiğimde sadece bir muz dilimi alıp yoluma devam ettim. (sanırım 5 veya 6. olarak ilerliyordum) ve çok sert bir iniş başladı. İlk tokadı orada yedik, belki de yumruk denilebilinir. Çok teknik bir inişti çünkü. Sonrasında soğuk asfalt üzerinde ikinci cp noktasına ulaşırken 45 k da birinci giden arkadaşı da geride bıraktım. Zaten anladığım kadarı ile önde koşan ilk 5-6 kişi 65k sporcusu idi. Şaşırmıştım, çünkü daha kısa mesafelerin daha hızlı olmasını bekleriz genelde. (bu arada 45k koşanlar ile ilk 32km aynı rotada ilerliyorduk) Sıcaklık 40 dereceye yaklaşmıştı daha yarışın ilk kısmında olmamıza rağmen. Sonra ikinci çıkış başladı ve arkasına yine diz kapaklarını bitiren bir teknik inişle karşılaştım. (o an içimden güven ve orhun abi geçti. onlara yarış öncesi aman sakın ilk 22 km kendinizi bitirmeyin, yarışın ikinci yarısına güçlü kalın demiştim defalarca ve suyunuza dikkat edin, özellikle güven abinin bu konuda sıkıntısı olduğu için daha çok onu düşünüyordum) ve o inişle beraber artık film herkes için kopmuş ve kaos anları başlamıştı. Saatime rotayı atmama rağmen sanırım yapamadığım bir ayardan dolayı bana harita üzerinde rotayı göstermiyor, rotadan çıkma uyarısını da yapmıyordu. Dağdan indikten sonra sola doğru yol kıvrılıyordu. (bu noktalarda yolun karşısına yön veren bir tabela olduğu söyleniyor bir rivayete göre. :slight_smile: rivayet dedim çünkü birçok insan bunu göremedi. Ya işaret düşmüş yada konulmamıştı)
işaretlere baktığımda ilk defa karşılaştığım bir durum vardı, solda dağın eteğinden giden bir işaret devamlılığı, aynı şekilde soğuk asfaltın yanında devam eden de işaretler vardı. Yani neredeyse paralel devam eden iki rota. Anlam veremedim. Soğuk asfalttan gitmeyi seçtim. Ön grupta olduğum için çok kimse de yoktu, bir iki insanın soldan diğer bir iki kişininde yoldan gittiğini gördüm. Sonra işaretler bir petrol ofisinde bitiyordu. Saatime baktığım km olarak artık cp noktasına ulaşmış olmam gerekiyordu. Gücüm kalmamış inanılmaz susamıştım. Etrafa bakındım hiç kimse yoktu. Hemen petrolün tuvaletine girip yüzümü yıkadım, artık suyun kalitesini düşünmeyerek içtim oradan ve çıktım. Yine etrafa bakınmaya başladım. (güneş içimizde bu sırada) sonra sol çaprazda önümde giden iki koşucuyu gördüm. Hemen yanlarına hızla ilerledim ve işaretleri gördüm. Onlarda bana dönüp dostum biz cp yi kaçırdık nerde biliyor musun dediler, ben de aynı şekilde onlardan ayrı rotada gelmememe rağmen cp ye ulaşamadığımı söyledim. Saçma sapan bir durumda kaldık, arkadaşlardan biri telefonla yetkiliye ulaştı ama karşıdaki insan bize doğru dürüst bir yer tarifi edemedi. Ben de yoluma devam edeceğim dedim. Arkadaşlar (65k koşucularıydı) biz cp ye gidip beslenmemiz ve su içmemiz lazım diyip ters yöne gittiler. (keşke ben de aynı şeyi yapsaydım) Sonrasında bir 65 k koşucusu ile de hemen orada karşılaştım. Bana sen 8 de mi start aldın diye sordu, ne alaka dedim. Biz 8.30 da start aldık dedi. Bir grup yarışmacıyı organizasyon zamanında yetiştiremediği için 8.30 da ikinci bir start vermişler. Artık iyice allak bullak oldum mental olarak. Bu arkadaş yetkiliye izin verin biz devam edelim dedi, sanırım karşıdan olumsuz yanıt gelince hoparlörü açıp ben konuşmak istedim. Tabii o an vücut alev almış beyin alev almış durumda ben de, sakin kalmaya çalışarak ''hocam bitirdiniz bizi, dağdan indikten sonra iki farklı rota işaretlemişsiniz, işin komik tarafı ikisi de cp ye çıkmıyor dedim. Kendisi de bana burada birkaç arkadaş var sizin hatanız dedi. Tekrar bu sefer yüksek sesle gidin bakın, eğer dediğim gibi işaretleme yoksa kabul ediyorum. Kaldı ki herkesin kolunda gps li saat yada rotayı açmamış olabilir, böyle bir işaretleme kabul edilebilir değil dedim. Sonra bana benden ne yapmamı istiyorsunuz dedi. (bu arada yani konum ve tarif hiç yok. cp ye çağırırken) ben de kendisine bırakın biz yarışa devam edelim eğer yarış km sinin altında tamamlarsak her türlü karara saygılıyım dedim. Sonra tamam km lerinize bakarız yarış sonrasında ona göre karar veririz dedi ve telefonu kapattık. Diğer arkadaş hızlı bir şekilde yoluna devam ettikten 300 mt sonra geri bana döndü yola çıkarak ve ben cp ye gideceğim içim rahat değil dedi. Ben de sen bilirsin dedim. Yoldan gelmekte olan bir motorlu buldu ve beni tilmen (cp nin olduğu yermiş) taraflarına bırakır mısın diye atlayıp motorla geri döndü. :slight_smile: sonradan tahmin ettiğim kadarı ile (1 - 1.5 km çapraz arkamızda kalan bir yerdeymiş)
Ben hem zihnen hem de bedenen bitmiş bir şekilde devam ettim yoluma, en son 13.km de girmiştim cp ye önümde kavurucu sıcakla beraber daha 16 km yol vardı ve toplamda 22 km lik cp siz bir yolculuk demekti. (yarışanlar anlar bunun nasıl bir uzunluk olduğunu. Zamanın göreceli olduğu gibi kat edilen mesafenin de göreli olduğunu düşünmeye başladım.) Sonra araba ile yanaşanlar oldu, içerisinde koşucuların olduğu, yarışı bıraktıklarını isyanlarını dinledim. Beni de almak istediler ben devam edeceğim dedim ve km 26 larda yeniden kayboluş, hiçbir yerde işaret yok, artık kafayı yemek üzereydim, havanın sıcaklığı, susuzluk ve kayboluş. bu duruma defalarca düşecektim. Nehir kenarında piknik yapan 3 adama denk geldim, bana su verdiler ve ne yaptığımı sordular. yarış var dedim işaretleri anlattım. Onlarda haa onlar sizin için mi konulmuş diyerek birbirlerine bakıp güldüler ve onları bazı köylülerin ve hayvanların (gerçek hayvanların) dağıtıp bozduklarını söylediler. Artık film kopmuştu iyice ben de, km 30 lara geldiğimde ufak su geçişlerinin olduğu yerde yine işaretler kayboldu. Etrafta inek sürüleri vardı ve o noktaya gelirken birçok işaretin ezildiğini ve yerinden çıkarıldığını görmüştüm. Dayanamayıp (ilk defa düştüm bu duruma) göğüs numaramda yazan acil telefonu aradım. Bir arkadaş çıktı, ‘’ ya hocam siz ne yapmışsınız, ne yapmaya çalışıyorsunuz diye giriş yaptım :slight_smile: bana sakince karşılık verdi, ben de su geçişlerinin arasında bir yerdeyim ne işaret ne bir iz ne tarafa gitmem gerektiğini sordum. Bir şeyler söylüyor ama arazi o kadar tarife mümkün olmayan bir nokta ki seçemiyorsun. Ben de en iyisi 3 farklı yoldan 200 mt gidip işarete denk gelirsem yolu bulabilirim diye düşündüm, sonra ikincisinde bir ağacın arkasında kalmış işarete denk geldim ve yoluma devam ettim. Km 33 gibi yeniden işaretler son buldu, önümde devasa bir başak tarlası ve sağdan da bir patika ilerliyordu. Oradan devam ettim, baktım işaretler yok, yeniden telefon açtım ve gördüklerimi söyledim bu sefer biraz daha tarif edilebilir yerdi ve geri döndüm. Yanlış yola girmiştim. Geriden gelen bir arkadaşla karşılaştım ve saatinde rota olduğunu anladım. Hemen peşine takılıp yarışla ilgili isyanları yaparak 38.5 km cp ye ilerlemeye başladık. Bu arada rota üzerinde yine bir çok yerde işaret yoktu. Arkadaşın saati olduğu için artık bakmıyordum işaretlere. (bu yarışı saatine rotayı yüklemeden bitirmek imkansızdı ki bitiremedi bu şekilde olanlar) Artık cp ye ulaşmıştım, sanırım hayatımın göreli olarak en uzun mesafesi ve en uzun süresiydi bu iki cp arası. Arkadaş benden 5dk önce çıkıp yoluna devam etti ve ben de sıcak su ve fanta içtikten sonra çıktım. Rota gölün kenarından bir patikada ilerliyordu. Hava 45 dereceleri bulmuş ve sıfır gölge olan bir rotamız vardı. (toplam 65 km de 1 km belki gölgeye denk gelmişizdir) Zaten her su geçişinde ve ara noktada şapkamı bütün vücudumu suluyordum. Diğer cp ye 10 km vardı, aklıma güven ve orhun abi geldi, umarım sağlıkları ve kendileri iyidir diye. Bir süre sonra dayanamayıp aradım ve güven abi yarışı bıraktığını orhun abinin de son km leri kaldığını ucu ucuna bitirebileceği haberini alınca biraz rahatladım. Benim de zihnen bittiğimi diğer cp noktasında bırakacağımı söyledim. Bana yolun çoğunu gitmişsin dayan dedi ama ben gerçekten sinir olarak alt üst olmuştum. Arkadan birkaç koşucu geldi ve beni geçti bu ara noktada, bir tanesi de adanadan tanıdığım bir arkadaşımdı ve seninle kalayım mı dedi. Ben de sen devam et abi ben zaten bırakacağım dedim. Bu şekilde 48.5 km cp sine ulaştım. O sırada arkadan gelen bir koşucu arkadaş ile girdik. Yine bol sıvı aldım ve buz olduğunu görünce bütün vücuduma sürmeye başladım. Çok iyi geldi. Sonra rotaya baktım ve 9.5 km sonra cp olduğunu görünce eğer buradan kalkarsam bu yarış biter dedim ve kalktım. Buzlardan birkaçını şapkamın içerisine koydum ve gerçekten çok iyi hissettirmişti. Bu noktadan sonra artık biraz daha koşmaya başladım, önümde bir arkadaşla mesafe koyarak onun beni çekmesini sağladım farkında olmadan :slight_smile: bir ara gözden kayboldu ve baraj köprüsünü geçtikten sonra bir süre sonra işaretlerin yine olmadığı bir yolda buldum kendimi. O an bütün yarışı bitirme düşüncem suya düştü. Lanet olsun dedim. Çaresizlik, bitmişlik ve 55 km sıkıntılar içinde yol alıp aynı duruma düşmek…
Aşağı tarafta bir asfalt yol gidiyordu. Burayı sabah yesemek e giderken hatırlıyordum. Bense dağ tarafından ilerliyordum. Bir süre sonra işaretlere denk gelmeye başladım (aşağı yol kısmında) tek tük ama bunların diğer kategoriler için olduğunu düşündüm. Arkadaşlarımı aradım, yarışı bıraktığımı, bana konum göndermelerini söyledim (kafa gittiği için, telefondan aynı işlemi ben de yapabilirdim :smiley: )
Bana orhun abinin tırnağının koptuğunu ve ambulans ile hastaneye gittiklerini söyledi güven abi, kalp krizi endişesi de varmış. Oha diyip telefonu kapatıp hemen uygulamadan yesemek yazıp rotayı çizdim ve bana 4.5km göl kenarından giden bir rota çizdi. Yoluma devam ettim bu şekilde 1 km sonra aşağı asfalttan iki koşucuyu gördüm, içimden sanırım onlar da kayboldu ve düzgün yoldan gitmeyi seçmişler dedim. Ben dağ tarafından devam. Sonra iki yol birbirine yaklaştığı noktada tarım arazisinden geçip peşlerine takıldım. İleride bir jandarmanın yanında durup su içiyorlardı ve yanlarına ulaşıp bu ne biçim iş yine kayboldu gibisinden bir laf ettim ve hiç cevap vermeyip evet manasında kafa salladılar sadece. Sonra yola devam ettiler ben de arkalarından (300-400mt gerisinden) takip ettim. Km saatimde 59 u gösterirken ileride cp noktası gibi bir çadıra girdi bu arkadaşlar. Ben de içimden iyi diğer rota üzerinde bir cp en azıdan bir soda içer son 3 km yi tamamlarım dedim ve çadıra ulaştığımda sodamı içip yoluma koyuldum. Arkadan birileri seslendi, dönüp bakmadım. Ses daha da yükselince efendim dedim, abi yarışı bırakıyor musun dedi? Ben de ona anlamadım, bu cp hangi cp dedim? Abi burası 58.km cp si işte dağ tarafından gideceksin, şuradan çipini okutup dedi. O an afalladım. Anlam vermeye çalıştım. Sanırım ben zor taraftan cp ye ulaşmıştım. Saatime baktım km 59 küsür (kaybolmalar yüzünden uzadı mesafe) kalan mesafe 7km yaklaşık 300mt çıkış ve cut off süresine 1 saat vardı. Neden olmasın dedim ve yarışa yeniden döndüm. Hemen bizim arkadaşları aradım iyi olduklarını öğrendim, cp noktasına yanlışlıkla da olsa ulaştığımı söyledim ve son 7 km kalan gücümle basarak o iki arkadaşı geride bırakarak 10sa 48dk içerisinde yarışı tamamladım. Yarış sonunda @mmustafa arkadaşla biraz sohbet edip ona da yarışla ilgili düşüncelerimi dile getirdim. :slight_smile: genel klasmanda 8. yaş grubunda 3. olarak benim için Yesemek Ultra Travma Trail tamamlanmış oldu.

Dönüş yolunda (bir gün sonra) güven abi göğsünde bir yanma hissettiğini söyledi (kalp kriziymiş) hemen adanaya ulaştık, hissi devam edince hastaneye gitmesi gerektiğini söyleyince kalp krizi geçirdiği resmileşti ve anjiyo gerçekleştirip (bir damar %100 tıkalıymış, orada öğrendik) 4 adet stent takıldı ve hayati tehlikeyi atlattı. Sanırım olan rahatsızlığını çıkmasına neden oldu bu yarışta yaşadıkları.

Yani öyle, karışık duygular içerisindeyim hala.

Hepinize sağlıklı (gerekli kontrolleri aksatmadan yaparak) koşular dilerim.

16 Beğeni

Korku dolu anları sizinle beraber bende yaşadım. Çok geçmiş olsun bundan sonra parkurunu bilmediğiniz yerde koşarken mutlaka ama mutlaka saatinize rotasını yükleyin. Rota açılmıyorsa da açılana kadar bekleyin. Gerekirse start noktasında çakılı kalın. O kadar sıcak havada kafanıza buz koymanız bence pek doğru bir davranış değil. Sıcak ve yüksek nabız varken kafanıza buz koymak beyin kanamasına davetiye çıkartmış resmen. Hepiniz ucuz atlatmışsınız. Güven abi kalp ile ilgili ekg ve efor testlerini hiç yaptırmadı mı? Sonuçlarda damarların tıkalı olduğu illaki belli olurdu.

1 Beğeni

Teşekkür ederim, rotayı atmıştım ve gps bulduktan sonra yarışa başlamıştım aslında. Benim gibi birkaç arkadaş da aynı duruma düşmüş. Sanırım farkında olmadan bir ayarını kapatmış yada doğru yoldan etkinliği açmamış olabiliriz. Buzu koyduğumda nabzım düşüktü, zaten yarışın ikinci kısmında hiç yükselmedi son 2km ye kadar :slight_smile:
Güven abi de en son 2 yıl önce bahsettiğiniz testleri yapmış ve bir sorun çıkmamış.

2 Beğeni