Bir süredir Bursa Dağyenice bölgesinde yapılacak olan kış koşu etkinliğine katılım için kararsızlıklar yaşıyorum. Açıkçası, katılım için tek motivasyon faktörüm, farklı bir deneyim yaşayacağımı düşünmem fakat , dağcılıktan gelen birisi olarak kış faaliyetlerinin, diğer mevsimlerdekilere göre ciddi farklar yaratabileceğini iyi biliyorum. Burada daha önce benzer deneyimler yaşayan varsa, paylaşımları benim gibi kararsız kalanlara yardımcı olabilir.
Benim merak ettiğim konulardan ilki mesafe. Normal patika koşularına göre çok farklı olabileceğini düşünüyorum. Zemin zaten çok değişken olcaktır. Zaman zaman kara batarken, bazen buz üzerinde kaygan zemin olacak. Bazende balçık çamur olacaktır. O yüzden 28 km ilk uzun parkur belki 60 km normal parkura bedel olabilir.
Diğer bir konu ayakkabı seçimi. Ben genelde Gore tex tercih etmem. Bu tip faaliyetlerde yararı olabilir mi? onu kestiremedim.
Başka bir konu giyim. Dağcılıkta bahar ve yaz aylarında, faaliyet başlarında biraz üşüyecek kadar giyim önerilirken, kış faaliyetlerinde faaliyetin her anında ne sıcak ne de soğuğu hissetmelisiniz derler. Yani kışın başlarkende üşümemeliyiz, en yoğun efor gösterilen anlarda da üşümemeliyiz. Bundan dolayı kalın başlanır, ileride incelmek gerekir. Daha önceden deneyimi olanlar bu konuda da bilgi paylaşırlarsa iyi olur. Ayrıca eldivenin su geçirmez özelliği de önemli olsa gerek.
Woolona termal içlik üreten bir firmaymış, tam da olması gereken sponsorluk
Yarış zamanı Şubat 2024,.Bursada hava Adana İzmir vs gibi kış için daha ılıman olabilir mi?
11km’lik parkur, tipi buz balçık soğuk için sanki 28km’ye göre ilk tecrübe için tercih edilebilir.
Videoyu birkaç kez izleyip üşüdüm. @eyavas kalın başlayıp hafiflemek olabilir ama 10 adımda terleyen ve ciğeri üşüten biri olarak kış ortası ıslak ıslak nasıl koşulur.Ayaklar buz, üst su içinde ve hadi yürüyüm dediğinde rüzgar çarpması.
Denemek isteyenler için (Adana Antep hariç, kar yok) yaşadığınız yerde yoğun kar yağdığında yedek ayakkabı ve araca battaniye alıp arazi, pist vs koşup bu başlığa yazılabilir.
Kapıdağ’da aralık ayından neredeyse mart ayına kadar karda çok koşuyoruz. Kar yumuşakken ayrı, sertleşip buza döndükten sonra ayrı zor. Goretex ayakkabı daha uygun bence, bilekten kar girmemesi için tozluk da takılabilir. Bende ne goretex var ne de tozluk, koşarken durmadığım müddetçe ayaklarım ıslansa da üşümüyor, soğuğa alışkın biriyim o yüzden genel tavsiye olarak düşünmeyin. Eller, baş ve boyun mutlaka önlem alınmalı. Yağış devam ederken koşarsam yağmurluk da mutlaka giyiyorum.
Woolana winter trail’e ben de kayıt oldum, Uludağ’ın kısmen eteklerinde koşulacak ama mutlaka kar üstünde koşarız bence.
Yilin en az 4-5 ayi surekli karda - 30 derecelere varan havalarda kosuyorum duzenli olarak. Kar yere dustugu andan itibaren Salomon SpikeCross 5gtx modelini giymeye basliyorum, ozellikle buzda cok ise yariyor civiler. Giysi olarak Tayt alta, uste ise genelde termo long, uzerine tshirt, uzerine ruzgarlik veya membranli kosu montunu kullaniyorum. Bogazima ve basima Buff, elde ise eldiven mutlaka oluyor. Havanin sicaklik ve yagis durumuna gore en ustte giydigim kombinasyon degisiyor. Sahsen Ben kisin kosmayi yaza gore daha cok seviyorum.
Daha önce mayıs sonu ve haziran başı yapılan Dağyenice Ultra Maratonuna katılmıştım. Bölge Uludağın eteklerinde, mevsimleri artık kestirmek zor ama en azından ılıman geçmeyeceğini öngörmek mümkün.
Genel olarak koşarken soğuğun sorun yaratacağını düşünmüyorum. Ama yürüme gerektiren sürenin uzaması sorun yaratacaktır. 11K parkurun yükseklik kazanımı 400m 28k’da 1100m görünüyor. En başta az görünsede, hava ve zemin durumuna göre çok zorlayıcı olabilir
Başka bir konu da, Uludağ sis ile çok ünlüdür. Öğrenciyken 2 farklı yıl Uludağ zirve denemesi yapmıştık. Birinde sisten, diğerinde de fırtınadan geri dönmek zorunda kalmıştık. Özellikle kış faaliyetlerinde çok önceden belirlenen günler bazı sürprizleride beraberinde getiriyor.
Ama giyim konusunda Orkun ve HalilAksoy’un paylaştıkları kafama yattı. Paylaşımlarınız için teşekkürler.
yarışta en yüksek irtifa 671mt olarak gözüküyor 28k parkurunda.
O irtifada kış falan olmaz.
IDA ultra veya eski Çekmeköy yarışlarının havasında bir yarış olur.
Bence GTX ayakkabıya ihtiyaç olmaz.
Dikişleri bantlı bir yağmurluğunuz olsun mutlaka.
Şortla daha koşarsınız.
Üstünüzde uzun kollu herhangi bir koşu tişörtü veya bisiklet forması yeterli olacaktır.
Mesafe kısa, sürekli hareket halinde olursunuz, dolayısıyla bünye kendini ısıtır.
Herhangi bir marketten alacağınız basit bir polar eldiven işinizi görür.
Yağmur yağarsa diye ince ameliyat eldiveni bulundururum ben. Normal eldiven üstüne takınca yağmurda eller sıcacık olur.
Bereniz olsun.
Ayakkabınız Salomon Speedcross tarzı dişli bir ayakkabı olsun. Çamurda çok iyi iş yapıyor Speedcross.
En önemlisi “Buzdolabı poşeti” . Kış yarışları için olmazsa olmazdır.
Yağmurluk ve veya rüzgarlığınız veya üstünüze giyeceğiniz ve çantanızda taşıyacağınız giysiyi mutlaka buzdolabı poşetine koyun.
Aksi takdirde yarış süresince terinizle ıslanacaktır.
Bitiş noktasında koşu bittiği için bünye soğumaya başlar.
Bünye soğurken ıslak bir rüzgarlık giyerseniz hiç hoş olmuyor.
Winter trail malesef adına yakışır bir şekilde gerçekleşmedi. Burada tabi organizasyonun yapabileceği bir şey yok. Havalardaki anomali planları altüst etti.
Sabah Nefes’e geldiğimizde kendini belli eden bir rüzgar vardı. Yarışın başlarında bu rüzgar da geçince, özellikle 4 saat civarı koşan kişiler, kış bir yana, enselerinde yazı hissetmiş oldular.
Parkur, genel olarak göletler ve göletlerin ardında bulunan iki köyü içeren bir parkur. Aşırı yağış sonrası gelen sıcak hava orman yollarını kurutmuş ve taş gibi yapmış. Zaten asfalt ve taş zemin de bir hayli olunca bol bol tabanlarımızı dövdük diyebilirim.
Cplere hiç girmedim ama söylendiği kadarıyla cpler ve özellikle ikinci cp oldukça doluymuş.
Organizasyon malesef zorunlu malzeme kontrolü yapmadı. Ben zorunlu malzemeye karşıyım aslında. Ama madem böyle yapılacak, baştan Gebze Ultra gibi söyleyin ki, biz de getirmeyelim. Yarışta bir adet çanta ya da bel çantası bile taşımayan yarışmacı vardı. Eve dönerken elinde madalyasıyla gördüm. Kontrole bile gerek yoktu. Üstüne başına bakınca anlaşılıyordu.
Tesis, organizasyon, tuvaletler, hepsi çok yeterliydi. Sıcak su olan tuvalet varken bu konuda olumsuz bir şey söylemek ayıp olacaktır.
Bence çok iyi niyetle yapılmış ama şanssız bir organizasyondu. Yine de winter trail değil de trail olarak keyif aldık. Emeği geçen herkesin emeğine sağlık.
