Kesinlikle komik gelmedi. Benim de yaşadığım hissi çok güzel ifade etmişsiniz.
30K parkurunda koştum ben de. Keyif veren bir parkurdu. Özellikle Zeyniler Köyü’ne kadar olan kısım gerek orman içi geçişleriyle gerekse de koşmaya görece elverişli olması açısından keyifliydi. Zeyniler CP’deki hortumlu soğuk su servisi ilaç gibi geldi. Kafamı, bacaklarımı ve kollarımı soğuttum tırmanış öncesinde.
Zeyniler sonrasındaki meşhur 5 km tırmanışında standart bir tempo tutturmaya çalıştım ve genel olarak buna sadık kaldım. Bu bölümde saatimden zaman ve mesafe değerlerine bakmamaya çalıştım. Zamanın göreceliği olduğunu iliklerime kadar hissedebileceğim bir yerdi ve bunu da yük etmek istemedim zaten zorlu olan tırmanışa. Sadece ara sıra göz ucuyla nabız kontrolü yapıyordum. Bu kısmın fiziksel olduğu kadar mental açıdan da kuvvet gerektirdiğini izlediğim vloglardan biliyordum az çok.
Tırmanış sırasında zaman zaman diz üzerindeki (quadriceps) kaslarımı kramp yoklar gibi olsa da verdiğim birkaç küçük mola ile bunu aşmayı başardım. Batonlarım olmasaydı muhtemelen çok daha yıpratıcı geçecekti bu bölüm.
Eğim azaldıktan ve Sarıalan CP’yi geçtikten sonrası ise artık geri sayım gibiydi. Sıcak etkisini artırmış olsa da kalan kısa mesafe bir şekilde akıp gitti. 2019’da 13K parkurunda yer alıp o yılın rotasının şartlarında pek de sevemediğim Uludağ Trail, 30K parkuru ile kesinlikle gönlümü kazandı bu sefer.
Ben de 66K parkurundaydım. Yarışı 3 e bölersek llk kısım (Start-Zeyniler) genelde taşlı teknik inişti. Taşlara defalarca ayak parmaklarımı çarptım, bir kere bacakları bilye gibi taşlara basıp ayırdım ve belimi incittim. Quadlar da kaçınılmaz olarak yıprandı. Sonradan farkettim ki yeni sayılabilecek ayakkabımda da bazı ciddi yıpranmalar olmuş. 2. Kısım (Zeyniler-Saitabat) tamamen sıcak ile mücadele ile geçti. Geçtiğimiz yerlerde pek çeşme olmadığından, hortumla dışarı su uzatan, yola damacana su bırakan olmasa yarışı bırakan kişi sayısı daha çok olurdu sanırım. Saitabat şelalesi ve önündeki dondurmacılar ise bizim için başka bir testti. Saitabatta malzemem kontrol edilmedi. İçlik, yağmurluk vs ne varsa çantamdaydı ve çok şişkindi. Sebebi bu olsa gerek. Son kısımda ise sürekli 2000 metreleri düşünerek mental güç ile yürüdüm (Saitabattan sonra çok nadir koşabildim). Midem yiyecek, jel, elektrolit (şekerli olduğu için) almaz oldu. Kalan mesafede zorla muz ve karpuz yiyebildim. Herkes gibi yoldaki çeşmelerin hepsine uğrayıp başımdan aşağı sular döktüm. Orman sınırından çıkınca artık sığınacak gölge kalmadı. Ama güneş, yükseklik ve rüzgar ideal bir denge oluşturdu. Sıcaklamadan ve üşümeden finişe kadar gelebildim. Güzel bir organizasyondu. Bir daha 66K denersem hava durumunu kontrol edip, son anda kayıt olmayı düşünüyorum. Aşırı sıcak hava organizasyonda tek keyif kaçıran şeydi.
Halil kardeşim çok güzel özetlemişsin. Zirvede ki soğuk sular tüm enerjimizi tekrar yerine getirdi. Sıcaklık enerji emici. Saidabattan çıkışta benle beraber yere uzanmış motor soğutanlar çoktu. Parkurda dostları görmek ve yeni dostlar edinmek çok güzeldi. Zirvede ki ve diğer cpleedeki gönüllülere çok şey borçluyuz. Parkurda onkadar koşamadık ki en son oteller bölgesine inişte az da olsa koşmak pasımızı açmıştı. 14:09 saatte bitirmek başarı benim içinde. Anlatılacak çok hikayeler var. Fotolar yayınlandıktan sonra güzel bir rapor yazacağım. Koşan bitiren sağlıkla evine dönen herkese selam olsun
https://www.instagram.com/reel/CvK_F-OgClnR2FwulrFuciGqtaCK63X5f1tqBM0/?igshid=MzRlODBiNWFlZA==
1 dk da 66k
Bir çok alanda kuralı koyup takip etmeme huyumuz olduğundan, burada ve bütün yarışlarda da aynı şeyi sürekli olarak bütün yarışlarda görüyorum. Ben de zorunlu malzemeleri eksiksiz yanıma almadan çıkmıyorum. Ya kontrol ederlerse diye değil kendime yalan söylememek için. Sizi bu davranışınız nedeniyle ayrıca tebrik ediyorum.
Geçen hafta sonu, ben de 30K parkurundaydım. Çok zor ama bir o kadar da çekici bir parkurdu. Birkaç ince dokunuşla gelecek yıllara damgasını vuracak bir yarış olacaktır.
Konaklama sıkıntılarına kesin çözüm olarak başlangıcın aşağı (mesela Zeyniler köyüne) taşınması, çok kalabalık yarışlarda çıkış kapılarının uygulanmaya konması ve yarış sonunun araç trafiğine kapalı bir yoldan yapılması gibi düşünceler değerlendirilebilir…
Yarış hikayem ektedir. Umarım seversiniz.
https://sedatkurtulus.com/2023/07/30/uludag-premium-ultra-trail-30k-2023/
Geçen hafta uludağ 66km koştum ve bunu raporladım. Umarım bilgilendirici ve güzel yorumlarınız olur.
https://medium.com/@husy72/uludağ-premium-ultra-trail-66k-2023-6c516a439d72
Hepimiz yarışlarda benzer durumları yaşıyoruz. Sizi tebrik ediyorum.
Sizi tebrik ediyorum.Bursa gerçekten çok güzel bir yer ve yarışlar için de çok özel bir şehir.
Yazının bu bölümü ekstra iyi…
“Bu yıl dördüncü kez düzenlenen bu organizasyona çeşitli sebeplerden dolayı daha önce katılamamıştım. İlk düzenlendiği 2019 yılında Tuz Gölü‘nde koşacaktım, ikinci yıl pandemiden dolayı iptal oldu, üçüncü yıl İznik Ultra yaz mevsimine ertelenmişti, dördüncü yıl yeğenlerimden birinin düğünü aynı güne denk geldi ve beşinci yıl yani yarışın dördüncü edisyonuna katılmam için nihayet bir engel kalmamıştı.”
Temmuz sıcağındaki Uludağ Ultra 66K’ya tekrar kayıt olarak; gitmem dediğim yarışa kayıt olmaktan mutluluk duyarım. Temmuz’da görüşmek üzere. Bu sene sıcak hava için öğle antrenmanları yapmaya çalışacağım.
İyi günler dilerim.
12.07.2024 Uludağ Ultra Trail yarışında 30 km parkurunda bende varım. Bir arkadaşımla birlikte geleceğiz ve o 16 km parkurunda koşacak. Çadırda kalmayı planlıyoruz. Uludağ Milli Parkı yarış başlangıç noktasına yakın mı? Yakın değilse nerede çadır kurmamızı önerirsiniz?
Yazınız gerçekten harika. Ellerinize sağlık. Bakalım 12.07.2024 Cumartesi günü bende 30 km parkurunda yarışacağım. Yazmış olduğunuz ve aşağıda paylaştığım paragraf beni baya etkiledi ve korkuttu. 3 kez, 100 katlı bir binaya tırmanmak ve hızlı bir şekilde inmek. Bakalım neler olacak.
@SedatKurtulus alıntıdır : 2000 metre rakımdan başlayan yarış 800 metreye kadar inmişti. Kol saatim toplam irtifa kaybımızı 1500 metre gösteriyordu. Sonraki bir iki kilometre boyunca göreceli düz bir şekilde ilerledikten sonra saatime göre 20. kilometrede hayatım boyunca karşılaştığım en dik ve en uzun çıkışa başladım. 100 katlı bir gökdelene merdivenleri kullanarak çıktığınızı hayal edin. Sonra bir dakikada asansörle indiğinizi ve aynı merdivenleri bir daha çıkmaya başladığınızı hayal edin. Bu iki çıkışı tamamladıktan sonra son bir kez daha merdivenleri yeni baştan çıkın. İşte aşağı yukarı böyle bir çıkıştan bahsediyorum.
İyi günler dilerim.
@husy72 yazınızı sonuna kadar soluksuz okudum neredeyse. Belki bir gün bir ultrada karşılaşırız. 66 K parkuru oldukça zorlamış sizi ama çok güzel anılar biriktirmişsiniz. Anlatımınız gerçekten çok güzel ve bunu fotoğraflarla pekiştirmeniz okuyucuya ayrı bir zevk katıyor. Çok teşekkür ederim. Bakalım beni 30 km parkurunda neler bekliyor.
@Kahomen Çok teşekkür ederim. Umarım faydalı olur.
Burada tırmanışın uzun ve zorlu olduğunu anlatmaya çalışmışım ama iniş yok. Sadece çıkıyorsun. Zaman zaman gelen kısa düzlükler bir rahatlama sağlıyor ama genel olarak sadece tırmanış olduğunu söyleyebiliriz. Bu bölüm zor bir bölüm ama neyle karşılaşacağını bilip, sabırlı bir şekilde ilerlenirse kolaylıkla geçilebilir. Bu arada baton kullanıyorsanız, bu bölüm için yanınızda taşımanızı tavsiye ederim.
Yasal olarak tek bir yerde çadır kurabiliyorsunuz. Başlangıç alanına yakın. Tuvalet, lavabo ve duş mevcut. Hafta sonu yarış haricinde gelenlerle birlikte çok kalabalık olur ve yer kalmıyor. Erken gidilebilirse yer bulma şansınız yükselir. Aksi durumda kaçak olarak bir yerlerde çadır kurmanız gerekecek. Geçen yıl kamp alanı yetmeyince, organizasyon bir alan daha açmıştı. Takip edilebilir.
Yarışta başarılar dilerim. Keyifli bir gün geçirmeniz dileğiyle.
Cuma ve cumartesi günleri için gökgürültülü sağanak yağış görünüyor MGM’nin sitesinde. Birkaç gündür cephe yağışı şeklindeydi tahminler ama bugün sağanak olarak güncellenmiş. Geçen sene 30k parkurundaydım ve güneş son bölümlerde biraz zorlamıştı. Bu yıl 66k’da yer alıyorum. Sıcaklık faktörünü de hesaba katıyordum hep ama işler değişecek gibi. Son güne kadar takip edeceğim.
Bursa merkezde sıcaklık daha fazla ama yine sağanak tahmini var.
Hem koşu ekipmanlarını hazırlama açısından hem de çadırda kalmayı planlayanların alacağı tedbirler açısından dikkate alınmalı.
Aslında benim youtube kanalımda hem bir önceki sene koştuğum 16 K, hem de geçen yıl koştuğum 30 K videolarımda çok detaylı bilgiler mevcut. 2 Videoda hem çadır açısından hem de parkur açısından faydalı bilgiler ve görsellikler içeriyor. Tavsiye derim.
Çadır bölgesi startın 500 metre aşağısında. yoldan görülen caminin yakınında kalıyor. Civarda çok fazla "hu"cu var. 2 yıl önce kavga çıkmıştı. Koşan arkadaşların kamp kurduğu bir bölge oluyor o gece. Sabah yürüyerek starta ulaşabilirsiniz. Gece aşırı gürültü oluyor. Koşu yarışına gelip koşuyla alakası olmayan çok sayıda kişi var. Gürültülü kahkahalı konuşanlar, okey oynayanlar, gece 2-3 e kadar projektör açık oturanlar, Sabah 4 te kalkıp kahvaltı yaparken eğlenenler ve daha neler neler. Biraz daha sote gizli yerlere çadırı kurmanızı tavsiye ederim. Jandarmaya özel dikkat edin o gece çok dolanıyorlar. Kafalarına göre ilgili ilgisiz yerde çadır atanları kaldırabiliyorlar.