Sakatlıklarla gelen depresif durumlar

Merhaba. Biraz geç oldu ama süreçte yaşadıklarımı paylaşmanın aynı durumu yaşayan arkadaşlar için faydalı olacağını düşündüm ve yazmaya karar verdim.
Yapı olarak mücadeleci bir insanım sanırım. 3 yıl önce beni üç ay yatağa bağlayan bel fıtığımdan çocuklarımında küçük olması dolayısıyla ameliyatsız çözümlerle kurtulmak istedim. Ağrılarım biraz hafifleyince düzenli yürüyüşlere başladım. Bir arkadaşımında teşvikiyle zamanla adımlarımı biraz hızlandırıp koşmaya başladım bir süre sonra. 100 m bile koşamazken yavaş yavaş 10,20 hatta 30 km ler koşmaya başlamıştım. Tabi çok hızlı değildim ama koşuyordum. Tabi bu yeterli gelmedi🤣Neden yüzmüyorum dedim. Hiç yüzme bilmezken şu anda 3 km rahat yüzebilşyorum çok hızlı olmasada. Ve tabi bisiklet olmazsa olmaz. 40 yaşına kadar bir kere bile bisiklete binmemişken yol bisikletimle 50 km sürüş yapar duruma geldim. Ama henüz trafiğe çıkacak cesaretim yok. Oda olur umarım😃Bunları neden anlattığıma gelince ;bu mesafeler birçok sporcu arkadaşım için basit mesafelerdir ama benim gibi spor geçmişi olmayan 43 yaşından sonra bu işlere adım atan ,iş hayatının yoğunluğu arasında iki tane de sporcu annesi olarak onların beslenmesi bakımı yoğun antreman programları arasında sürekli koştururken ,başarabilmek benim için hem büyük bir adım hemde bir o kadar yorucuydu. Ama insan gerçekten severek, isteyerek ve düşleyerek yapıyorsa başarılı olabiliyor. Ama malesef çokda hatalarım vardı şimdi bunlardan bahsetmek ve bu itiraflarla da başkalarınada ışık olmak istiyorum
Zihin olarak hazır hissetmemde vücudumun sesini dinlemedim. Beslenme ve dinlenmeye zaman ayırmadım. Bunu üç haftalık zorunlu dinlenme sürecinde çok daha iyi hissettim. Birçok yerde okumuştum ısınma,soğuma esneme. ,açma,germe vs. Ama hep es geçtim yada kısa tuttum. Çok kısa bir süre önce mesela ayaklarım toplu haldeyken sola dönüp oturamadığımı farkettim. Araştırmalarım sonucunda bunun basit kalça mobility egzersizleriyle çözülebileceğini öğrendim. Uyguladım ve faydasını gördüm. Ve olmazsa olmaz kuvvet antremanları. Bunuda çok nadir yapmış güçsüz kaslarıma taşıyabileceğinin çok üstünde yük bindirmiştim. Şimdi evdeyken kuvvet antremanlarına ağırlık verdim ve iyileşincede bırakmayı düşünmüyorum.
Evet yaşadıklarımdan dersler aldım. Yakında yüzmeye ve bisiklete tekrar başlayacağım hafiften. Koşu için ise birkaç ay daha beklemem gerekiyor. Hiç acelem yok😊Kendime bu arada bir kaç açık su yarışı hedefi koydum bile. Kas gelişimi ve sakatlık için ise doktorum Aqua running önerdi. Okuduğum yazılardan bunun koşu persormansını %85 e kadarda koruduğunu öğrendim. Göreceğiz Ayrıca haftada birgğnde yoga yapmanın iyi olacağını düşündüm.
Patika koşularından çok zevk alıyordum. Ama bir süredir hızımı artırmaya yönelik çalışmara yönelip zevk almayı mutlu olmayı unutmuş olmam büyük bir yanlıştı belki. Bisikletin bana verdiği özgürlük duygusunu seviyordum ama bir süredir bunu da yarış moduna dönüştürmüş olduğumu farkettim.
Bazı gerçekleri unutmadan (mesela benim durumumda yaşım gibi)hayatı çokda ciddiye almadan,kendinle gerektiğinde dalga geçebilerek mutlu hissetmek önemli olan Ve ben şu an kendimide yenmeye çalışarak daha makul hedefler koymaya çalışıyorum yaptığım şeyde mutlu olmaya çalışıyorum.
Bu seneki en büyük hedefim olan triatlon olmayacak belki ama ilerde neden olmasın. Antreman yapmakta mutlu ediyor beni ve artık vücudumu dinlemeye kararlıyım kesinlikle. Önemli olanın haz almak mutlu olmak olduğunu unutmamalıyız
Biraz uzun ve dağınık oldu ama umarım duygularım ve yaşadıklarımı anlatabilmişimdir ayrıca umarım birilerine ışık olmuştur yazdıklarım Mutlu sağlıklı spor dolu günler diliyorum :wave::grinning:

3 Beğeni