Maraton Dünya Rekoru - 2023 Chicago

Sonunda GOAT Kipchoge’nun yerini Kenya’lı atlet Kelvin Kiptum alarak dünya rekorunu Chicago’da 30 sn üzerinde geliştirdi. 23 yaşında daha yeni maraton koşmaya başlayan bu arkadaş sahayı domine edecek gibi. İkinci yarı birinciden daha hızlı geçilmiş müsabaka da

Yeni süre 2:00:35

9 Beğeni

Rekor giden son 13dk YouTube’da.

“Her zaman rekorların kırılması gerektiğini söylerim ve umarım Kiptum bunu yakın gelecekte yapar. O büyük bir kalbi olan bir adam,” diye devam etti Kipchoge. “İki saatlik bariyer, birinin altından geçmesi için var ve insanlara her zaman yolu gösterdim ve bu yapılabilir.”

Bunu mayıs 2023 söylemiş Kipchoge.
Kaynak:

Kiptum :180cm 65kg
Kipchoge:167cm 52kg

Maraton Dünya rekoru kıranlar içinde, 2003’den günümüze 7 rekor sahibinden 3’ü 180cm üzerinde ve 10 yıl arayla rekor kırmış.

2003: Paul Tergat 182cm
2013: Wilson Kipsang 182cm
2023:Kelvin Kiptum 180cm

11 Beğeni

Akla, Ayarı Kaçanlar podcastinde ara ara bahsedilen Kenya doping olayları geliyor, umarım böyle bir şey olmaz, gerçi doping testinin nasıl bir sıralaması ve işleyişi var bilmiyorum. Yarış öncesi mi sonrası mı?

1 Beğeni

Doğru tespit yakında kokusu çıkar.

Bu konuda yanılıyor da olabilirim ama ben her başarının ardından dopingi düşünmenin doğru olmadığını düşünüyorum. Şahsi görüşüm, Kiptum’un Kipchoge kadar EPOlu olduğu yönünde. Yani ya her ikisi de yakalanmadı ya da her ikisi de gerçekten süper insan. İkincisi olduğuna daha çok inanıyorum. Kipchogenin onyıldan uzun süredir, Kiptumun da en az bir 3-4 yıldır top seviye atlet olduğunu düşünürsek, bu kadar uzun süre ve bunca rakiple yakalanmamalarının zor olacağını düşünüyorum.
Türkiye’de de aynısı oluyor. Kim dedi, ne zaman dedi sorularına maruz kalmamak için isim vermeyeyim. Fakat, başarılı amatör ya da milli takım seviyesi koşucular için, koşu dünyasında oldukça tanınan bilinen kişilerin yüzde yüzmüş gibi EPO kullandığı yönünde konuştuğunu kulaklarımla duydum.
Kiptum hakkında bizim yazdıklarımızın önemi yok tabii, o da buraları okumuyordur. Bir üst paragrafta yazdığım durum ise birlikte koştuğumuz başarılı sporcuları etkileyeceği gibi, Türkiye’de koşmaya çalışan küçük azınlığın şevkini de kırabilir. O yüzden başarı, aksi ispatlanana kadar takdir edilmeli ve örnek alınmalı diye düşünüyorum.
küçük bir not: Kadınlar maraton dünya rekoru hakkında benim de aynı şekilde şüphelerim var ama kendime de aynı taktiği uyguluyorum.

Başarıya gelecek olursak, bence Kiptum, Kipchoge’den aldığı bayrağı doğru yere götürüp insanoğlunu 2 saatin altına götürecek olan kişi olacak. Hem de dün gördük ki, pacer formasyonlarına ihtiyaç duymadan bunu yapabilecek bir seviyede. Hatta bu noktaya çok çabuk bir şekilde ulaşacağını düşünüyorum. Bundan sonrası için acaba bir gün olimpiyat sınırının 2 saatten çekildiği bir dünya görebilecek miyiz acaba?

13 Beğeni

İnsanların bayrakları alması,insanların gelişimi güzel haber kim olursa olsun rekorlar gelişimle egale edilmeli performanslar da sağlıklı olarak arttırılmalı

3 Beğeni

Su detayi da unutmayalim. Bu adam 3 defa maraton kostu, ucu de 2:02’nin altinda. Hatta biri 2:01’in de altinda.

2:02’nin altindaki 6 maraton

Screenshot 2023-10-09 at 09.59.16

12 Beğeni

Kendini tüketmemiş, kutlama yaparken koştu zıpladı, gayet rahat görünüyor. 36 saniye daha çıkmaz mıydı acaba? Son düzlükte sağa sola selam vermese, el sallamasa bile 3-5 saniye gelirdi sanki.
Sub2’ye az kaldı.

4 Beğeni

Insanlık tarihinde yeni bir çağin başlamasına sadece 35 saniye kaldi sadece 35 saniye.

Ben dahil herkes resmi sub2 maraton rekorunun Kipchoge’den gelecek saniyorduk ama Chicago’da Kelvin Kiptum 02.00.35 maraton koştu.

Valla seneye Kipchoge Berlin’de 2 saat altı koştu koştu yoksa daha 23 yaşında olan bu arkadaş sub2 cok rahat yapacak ve Kipchoge’nin yaşın getirdiği dezavantajı olacak.

6 Beğeni

Sifan Hassan’in performansini da atlamamak gerekir…Dunya Sampiyonasi’nda yaristiktan bir bucuk ay sonra en iyi ikinci maraton derecesini kosmak ve Avrupa rekoru kirmak…Dunya Sampiyonasi’nda Hollanda’ya yasatamadigi buyuk gururu yasatti…

baska bir perspektiften bakarsak, Nike’lardan Adidas’a karsi bir cok net zafer daha…

5 Beğeni

Son 10 ayda üç tane maraton koştu, üçünün ortalaması 2:01:19. (Düne kadar dünya rekoru 2:01:09’du). Nisan’da koştuğu Londra maratonunu izlerken ikinci yarıdaki rahatlığı çok dikkat çekiyordu. Orada ikinci yarıyı 59:45’de koşmuş, maratonda tarihin en hızlı ikinci yarısı. Dün de ikinci yarıyı 59:47’de koşmuş. Dün 19. mili 4:21’de, 22. mili 4:18’de koşmuş. Maratonda tarihin en hızlı mil geçiş zamanı. Hızlı başlayıp daha da hızlanarak bitiriyor. İkinci yarıları bu kadar güçlü ve hızlı koşabilmesi daha fazlasını yapabileceğine ve 2 saati kırabileceğine en büyük işaret.

Rekorların bu kadar hızlı gelişmesi, 2:05 veya 2:03 altına bu kadar çok ve rahat inilmesinin sebepleri neler?

Antrenman bilimi? Temeller aynı, küçük değişiklikler. Süslü ve cilalı şeylerin etkisi sınırlı.
Beslenme? Küçük değişiklikler, büyük fark yaratacak seviyede değil.
Doping konusu? Tarihte çok ani şekilde büyük gelişimler olduğunda altından hep yeni doping teknikleri çıkmış. (Anabolic steroidler, EPO vs.). Bu konu her zaman dipsiz bir kuyu. İşin içinde olmadan bir şey söylemek imkansız. Bu sadece Kiptum için değil diğerleri için de geçerli. Tarihte o kadar çok örnek var ki polyanacılık oynamak mümkün değil, öte yandan ggg’nin dediği gibi her şeyi buna bağlarsanız takip etmeyi bırakmak gerekir.

Geriye kalıyor etkisinin kesin olduğunu bildiğimiz tek şey olan son yıllardaki ayakkabı teknolojisi. Etkisinin büyük olduğu kesin ama miktarı belli değil çünkü koşu formu sebebiyle bazı atletler diğerlerine göre daha çok avantaj sağlıyor. Getirisi de sadece yarıştaki hızla sınırlı değil, toparlanmayı da hızlandırdığı için daha çok ve sert antrenman yapmaya olanak sağladığı yönünde araştırmalar var. İşin daha da ilginci eskiden herkeste böyle ani hızlanmalar olduğunda doping konusu daha çok gündeme gelir, çoğu zaman da doğru çıkardı. Artık “herhalde ayakkabıdandır” diye düşünüldüğü için bu da bazı durumlar için bir kalkan yaratıyor gibi gözüküyor.

Bugün kimse Djokovic, Federer, Nadal’ı karşılaştırırken kimin hangi raketle oynadığını düşünmez veya özel ilgisi yoksa bilmez bile. Ya da Sampras ve Agassi şu anki raketlerle oynasa bunları yenerdi demez. 4-5 yıl önceye kadar atletizmde de aynı şeyler geçerliydi. Tabii ki ayakkabı teknolojsi sürekli gelişiyordu ama bunlar kıyaslamalarda fark yaratacak derecede değildi. Ama son 3-4 yılda aynı şeyi söyleyemiyoruz. Daha kısa mesafelerde belki tarihin en iyisi olan ama hiçbir zaman maratona çok özel hazırlanmayan Bekele, 4 sene önceki ilk karbon ayakkabılarla 37 yaşında 2:01:41 koştu. Daha prime zamanında bir Bekele, daha çok avantaj sağlayabileceği bir ayakkabı ile 65 saniye daha hızlı koşamaz mıydı sorusu gelebilir. Teniste veya başka birçok sporda ilk planda akla gelmeyen bir soru.

27 Beğeni

bir baska perspektif daha yazayim; 2003’ten beri rekor Berlin’de kiriliyordu, chicago’da en son rekor kirildiginda tarihler 1999, saat 2.05.42’yi gosteriyordu…

2 Beğeni

Su yazi ilginc:

Kocu, “abartiyorsun evladim, kariyerin kisa olacak” diyormus. Soyle demis:

“Every week, Eliud Kipchoge does between 180 and 220km. Kelvin Kiptum is more between 250 and 280, sometimes more than 300km,” said Hakizimana.

“Kipchoge her hafta 180-220 km kosuyor, bizim cocuk 250-280 km, hatta bazen 300km’den bile fazla”

Not: Gazete Pakistan gazetesi, ne kadar guvenilir bilemedim.
Not: Haftada 300, gunde ortalama 1 maraton yapar.

8 Beğeni

Benim bildiğim kadarıyla 18 yaşından beri koçsuz çalışıyor. Pakistanlıların haberleri ve yemekleri :pakistan: .

Edit: valenciadan sonra koçsuz çalışıyorum diye açıklama yapmıştı. Meğer 2 yıldır bir koç ile görüşüyormuş. Neden daha önce açıklamadığını anlamadım :slight_smile:

2 Beğeni

3 Beğeni

Sub2’i göreceğiz o günler yakın. 2 saat altı için rekabet var ilk geçen olmak önemli bakalım hangisi olacak.

1 Beğeni

Şu anda Sorokin haftalık 300-310km bandına çok rahat ulaşıyor. Yani bence o seviyedeki bir koşucu için uzak bir koşu hacmi değil.
Kaldı ki 250-280km bandına çıkmış veya çıkan çok fazla maratoncu var.

Şu fotoğraf ne kadar güçlü bir koşucu olduğunu gösteriyor aslında.
7.inci 5km yi 2:46 gibi bir tempoyla geçmiş.
bunun yerine ilk 6 beş km yi 10sn daha hızlı geçmiş olsa sub2 gelecekti.
Bence şu anda oldukça acemi bir koşucu.
Bu koşuda dahi bir çok şey öğrenmiştir.
öğrendikçe ve geliştikçe bir çok rekor elde edecektir.

3 Beğeni

Topluca bir şeyleri yanlış yorumluyor olabilir miyiz acaba? Maraton dünya rekoru çok çabuk ve çok büyük farklarla kırılıyor diye bir söylem baskın şu aralar. Herkes panikte. Ayakkabılar suçlanıyor, doping endişesi yükseliyor. Şöyle bir baktım öyle mi diye. Siz de bir bakın.

İlk grafik önceki rekorla aradaki farkları gösteriyor. En büyük fark Kipchoge’nin ilk rekoru. Onun dışında rekorun artışı hep aşağı yukarı aynı seviyelerde. Hatta 2:08’lerde daha büyük farklar var, 40 saniyenin üzerinde.

İkinci grafik önceki rekorla arada geçen süreyi gösteriyor. Burada da aşağı yukarı zamanlar aynı gitmiş. Ortalama 2-3 yıl gibi. Siz ne dersiniz? Sanki çok fazla değişen bir durum yok gibi.

12 Beğeni

Yukarıda ikinci grafik dikey eksen gün. Başka 4000 4 yıl, 3000 3 yıl diye düşünmüştüm.Yaklaşık 4000 gün 10 yıl civarı kırılamayan 02:06:05 rekoru.1988-1998.

Ayakkabı teknolojisi ile derecelerin ilgisi illaki vardır. Bu kadar ön planda olması markaların reklam başarısı, rekabeti, özel üretilen ayakkabılar ile rekorun gelmesi.

Kimse koşucuya özel ayakkabı üretmese rekor yine gelecek. Teknolojinin etkisiyle koşu severlerin forumlar, sosyal medyalar, YouTube podcast yayınları ile birçok yönden haberdar oluyor.

İlk kez 2saat5 dakikanın altında koşuldu başlığı o günler ne kadar etki yaratmıştır?Kenan Onuk, Cüneyt Koryürek programında televizyon boş olacak da maratondan bahsedilecek (bahsedilir de bu kadar popüler değildi).

2 saat bariyeri güzel hedef, bunun da yıllar içinde o sınıra yaklaştıkça, rekor neredeyse eşittir ayakkabıya geliyor.

24 saat rekorunu kıran kişi Jim, Killian olsaydı ayakkabı daha öne çıkardı; Hoka.

3 Beğeni

Bence bu değerlendirme tam doğru değil. Birincisi 1999’ların sonunda 2:05’lerde olan dünya rekoru ancak 15 sene sonra, 2014’de 2:02:37’ye geldi. İnsanın fizyolojik limitlerine yaklaşıldığı için 2:02’den 2:00’a inmenin, 2:05’den 2:03’e inmekten daha zor ve daha çok zaman alması beklenir. Ama 2018 - 2023 arasındaki sadece 5 senede bu gerçekleştirildi. (Ayakkabıların devreye girdiği 2018’e kadar rekorun kırılamadığını da hatırlayalım).

Ayrıca bu gibi durumlar için bence “dünya rekoru” iyi bir gösterge değildir. Çünkü Usain Bolt veya El Guerrouj gibi 40 yılda bir gelecek adamlar bizi yanlışa götürebilir. İlk 10, ilk 20 veya ilk 50 gibi dereceler trendlerin gelişimi hakkında daha doğru bilgi verir

Ekim 2019’da Kipchoge’nin nizami olmayan maratonda Sub 2 koşmasından sonra şu yazıyı yazmıştım. Yazı uzun ama konuyla daha çok ilgili olan bölümü aşağıda.

Tarihteki en hızlı 12 maraton derecesinden 8 tanesi son 12 ay içinde koşuldu. En hızlı 10 kadın maraton derecesinden 6’sı da yine son 2 yıl içinde elde edildi. 2 hafta önce Berlin Maratonu’nda Bekele 2:01:41 ile Kipchoge’nin dünya rekorundan sadece iki saniye yavaş koştu. İkinci olan Legese uzak ara en iyi derecesini yaparak 2:02:48 ile bitirdi. Henüz 4 hafta önce kimsenin beklemediği bir diğer Kenyalı Geoffrey Kamworor 58:01 ile yarı maraton dünya rekorunu kırdı. Bu da yetmezmiş gibi yine bu hafta sonu Chicago’da Kenyalı Brigid Kosgei 16 yıldır yanına yaklaşılamayan Paula Radcliffe’in kadınlar dünya rekorunu tam 81 saniye geliştirerek 2:14:04’e getirdi. Bunlar niye önemli? Çünkü bunların hepsi Nike’ın yeni karbon fiber tabanlı ayakkabıları ile koşulan dereceler. Burada tabii sorulması gereken soru şu: Aynı koşucular 4-5 yıldır varlar. Hepsi aynı dönemde tarihte eşine pek rastlanmayan oranda büyük bir gelişim mi gösteriyorlar, yoksa işin sırrı koşu ekonomisini ciddi şekilde değiştiren ayakkabılarda mı?

Bunlar karbon ayakkabıların giyilmeye başlamasının üzerinden sadece 12 ay geçtikten sonra olanların bazıları. Maraton gibi tarihte en çok denenen mesafelerden birindeki en iyi 12 dereceden 8 tanesinin 12 aylık periyotta yapılması zaten tek başına bir kırmızı bayrak.

Aynı listeye şimdi baktığımızda erkeklerde tarihin en hızlı 20 zamanından 17 tanesinin 2019 ve sonrasında koşulduğunu görüyoruz.

Kadınlarda durum daha da acayip. Tarihin en hızlı 38 maraton zamanından 37 tanesi 2017 ve sonrasında koşulmuş. Daha eski olan tek süre Paula Radcliffe’in 2003’te koştuğu ve uzun yıllar dünya rekoru olan 2:16. Şu an ancak 6. sırada.

Uzaylılar dünyaya gelip maraton sürelerini incelese, 2017’den sonra bu insanlara bir şey olmuş olmalı derler. Diğer mesafelerde de farklı bir şey yok aslında.

Amerika’nın en eski atletizm dergisi Track And Field News 1960’lardan beri Sub 4 Mil koşmayı başaran Amerikalıların listesini tutuyor. 2005’e kadar yılda 10 kişiden az bunu başarabilmiş. 2010’larda yılda genellikle 15-25 arası kişi koşabilmiş. Ki bu da pist kalitesinin artması, daha iyi ayakkabılar, antrenman bilimi, beslenme vs. diye düşününce kabul edilebilir bir artış.

2020’lere gelince dergi bu listeyi yayınlamayı bırakacağını duyurdu çünkü yeni ayakkabılar yüzünden Sub 4 Mil koşmanın değerini yitirdiğini tabiri caizse "ayağa düştüğünü" söyledi. Sonra tepkiler üzerine tekrar yayınlamaya karar verdi. Sonuç şöyle: 2022’de 64 kişi Sub 4 mil koşmuş. 2023 henüz bitmemesine rağmen şu an 65 kişi! Son iki yılda sub 4 mil koşan sayısını 3’e veya 4’e katlayacak ne değişti diye kendimize sorabiliriz.

Bir başka liste de her sene Sub 4 mil koşan Amerikalı LİSE öğrencilerinin listesi. 2020’ye kadar 16 defa bir lise öğrencisi Sub 4 mil koşabilmiş bunun 5 tanesi aynı öğrenci. 2020 sonrasında tam 15 defa koşulmuş. Yani sadece 3 yıl içinde 55 senedeki kadar koşulmuş.

Araştırırsanız her mesafede benzer anormallikler var. Birkaç yıl önce bir Diamond League yarışında 13 kişinin birden aynı yarışta 5 bin metreyi 13 dakikanın altında koştuğunu hatırlıyorum.

Dolayısı ile eldeki verilere bakınca nedenler konusunda ortada pek şüphe kalmıyor.

21 Beğeni