Koşmaya ne zaman ve neden başladınız?

Navy Seals Combat Swim stil yüzüyor musunuz , çok keyifli.

Bir iki kez otobüsün arkasından koşmuşluğum var. Evim şehir dışında ve otobüs saatte bir kezdi. Durakta görünce sevgiliye koşar gibi koştum otobüse. tam geldim otobüs harekat etti. durmadım. hızlanana kadar yetişirim diye düşündüm ama otobüs arayı açtı. tam bırakacaktım ki bir sonraki durağa yanaşmak için yavaşladı. tüm gücümle depara kalktım otobüs tam harekete başladığında yetiştim. otobüs gidiyor ben yanından koşuyorum bir yandan da arka kapıyı yumrukluyorum. sağ olsun kimse de binecek var demedi sanırım şoföre yada dediler de adam aldırış etmedi bastı gaza gitti. bende nasıl bir travma yarattıysa artık forrest gump misali durmadım koşmaya devam ettim. şimdi haritadan ölçünce dört buçuk kilometre kadar koşmuşum. ama bu benim koşuya başlama hikayem olmadı.

askerde yazıcı olduğumdan tüm eğitimlerden yırtma şansım vardı ancak feci şekilde canım sıkıldığından bir üç kilometre koşusuna katılıp hava alayım dedim. toplu halde koşulan o koşuda benden daha genç insanlar kadar iyi koştuğumu görünce ve koşunun kendine has enteresan bir kafası olduğunu fark edince koşmaya devam etmeliyim diye düşündüm. hafif kilolu bir astsubayı kafalayıp haftada üç dört gün koşmaya başladık. Üçkm’yi beşe çıkardık. Koşuya böyle başladım.

Askerlik bitince devam ettirmek istedim. hayatımda neredeyse hiç spor yapmamış olan ben, sokaklarda koşmaya başlayınca ailem askerde kafayı yediğimi veya ağır işkence filan gördüğümü zannetti. bende yavaştan internetten araştırmaya başladım koşu işini. (Bu arada koşu gazetesine teşekkürlerimi ileteyim) O sıra newbalance’n koşu düzenlediğini gördüm hemen gittim mağazasından bir ayakkabı alıp koşu giriş ücretini beleşe getirdim. Yalnız sorun şuydu ki koşu üç hafta sonraydı ve ben askerden sonra sadece iki kez 3km koşmuştum.

3 haftada elimden geldiğince hazırlandım. Üç dört kez 3Km ve üç dört kez de 5Km koşarak yarış gününe geldim. 10km’yi bitirip bitiremeyeceğimden emin değildim. O yüzden olabildiğince yavaş ama hiç durmadan koşmaya başladım. Tabi ilk başta 60 yaş üstü veteran koşucular yanımdan rüzgar gibi geçince acaba çok mu yavaş koşuyorum diye şüpheye girdim ama yarış başındaki taktiğime sadık kalarak sabit hızla koşmaya devam ettim. ilk 3 kilometrede br koşup bir yüren biriyle ortalama aynı hızda ilerledim. O koştuğunda beni geçiyor, yürüdüğünde ise ben onu geçiyordum. Sonra o da benim tempoma ayak uydurarak beraber koşmaya başladık. 3km’den sonra benim tempomda başka birini buldum takıldım yanına beraber 7. Km’ye kadar gittik. Yarışın burasında neredeyse hiç yorulmadığımı fark ettim ve hızlandım. Önümdekileri tek tek geçmek oldukça zevkliydi. :wink: Son kilometreye geldiğimde iyice hızlandım. O sırada yanımdan rüzgar gibi biri daha geçti; yarı maraton birincisiymiş. Adam bana tur bindirdi ya. Yarışı bitirdiğimde çok mutluydum. Yarışa 70 dakikada bitirecek gibi başlamıştım. son üç kilometre hızlanınca 67 dakika da bitirmişim.

Koşuya böylece gönül vermiş oldum. Daha sonra eşimde bana katıldı şimdi beraber koşuyoruz, koşulara gidiyoruz bizim için yeni bir deneyim ve en önemlisi eğlence oldu.

15 Beğeni

Merhaba
Benim koşuya ciddi anlamda başlama düşüncem Mayıs ayı civarlarında canım sıkıldığında, moralim bozulduğumda kendimi koşarken düşününce rahatladığımı farketmemle başladı:) Gerçek anlamda koşmaya başlamam ise yaklaşık 2 ay süren koşabilir miyim, nerede ve nasıl koşarım, ne tür ekipmanlar gerekir, nasıl bir program izlemeliyim, vb. araştırmaların sonunda başlayabildi. İlk ciddi koşumu da stadda hiç durmadan 6 turu tamamlamanın ne kadar zor olduğu düşünceleri içerisinde bitirmişken 1.5 ay kadar sonra Eymir’de sırf bir arkadaşıma “evet 10k koşucaz” demiş olduğum için ilk 10k koşumu gerçekleştirmiş bulundum:) Biraz yavaş bir koşuydu ama benim için çok büyük bir adımdı ve tarifsiz bir duyguydu gerçekten, hiç durmadan o mesafeyi tamamlayabilmek. Ardından Avrasya Maratonu’nda 10k koşarak yarış ortamının da keyfine varınca, koşmaya başlamanın almış olduğum en doğru kararlardan biri olduğunu anladım. Uzun yıllar ve uzun mesafeler boyu da koşmaya devam edebilmeyi umuyorum:)

9 Beğeni

Genellikle şehir içinde olsa da uzun yürüyüşler yapmayı çok seviyorum. Kilolu bir insan olduğum için koşabileceğimi hiç düşünmemiştim ancak bazen yürürken öyle bir noktaya geliyorsunuz ki sanki devamında koşmak kaçınılmaz gibi oluyor ve böylece koşmaya karar verdim.Kendimi spor salonunda koşu bandında 2-3km’lik koşular yaparak denemeye başladım yapabildiğimi görünce biraz da boğaz hattında Rumelihisarı-Bebek-Kuruçeşme güzergahında yarı koşarak yarı yürüyerek çalışmalarıma devam ettim. Nihayetinde bana bir hedef vermesi için 2 ay kadar önce Vodofone İstanbul Çeyrek Maratonu’na katılmaya karar verdim. Maratona bir ay kala muhtemelen yaptığım çalışmaların da etkisiyle alerjik astımım nüks etti ve hiç bir antremanda bulunamadım. Yarışa bir hafta kala kendimi toparladım. Yürüyerek dahi olsa katılıp nasıl bir his olduğunu anlamaya çalışacağım diye kendimi motive ettim. Sonuçta ilk 10k yarışımı 1saat 15 dakikada koştum ve çok çok çok mutlu oldum. Şimdi tam olarak bu güzel başarma hissi ve koşmanın insana verdiği keyif için koşuyu hayatıma sokmaya karar verdim. Avrasya Maratonu’nun 15 km’lik parkuru için kayıt yaptırdım. Bundan sonra ona hazırlanacağım.

7 Beğeni

tebrikler anlattıklarınıza bakılırsa 1 .15 çok iyi koşmuşsunuz sabırla devam etmeniz sizi çom iyi noktalara getirir

1 Beğeni

Dün gibi hatırlıyorum. (16 Nisan 2014)

Arkadaşımın doğum günü için Ankara da gitmiştim ve eski arkadaşlarımla bir araya gelerek halı saha maçı yaptık. Hayatım boyunca futbol oynamıştım. Galibiyet yüzdem 85'in üstündedir diye düşünüyorum. Başarılı bir geçmişim vardı iyi bir oyuncuydum. Ben hiç o günkü kadar küçük düşmemiştim sahada çaresiz kalmıştım. Kendimi nasıl kötü hissettiğimi anlatamam. Askerlik ve düğünüm olan süreçte geçen 1,5 yıl beni fiziksel olarak beni çok geriye getirmişti. Bunun hiç farkına varamamışım. Eskişehir'e eve gelince ilk işim tartılmak oldu. Çıplak çıktığım tartı bana çıplak gerçeği gösterdi boy 1.72 kilo 89 küsür olmuş.

Hemen zayıflamaya karar verdim. İlk iş uzun yürüyüşler yapmaya başladım her yere yürüyordum. Hafta da 3 kere koşmaya çalıştım. Sonra New balance Eskişehir koşusunu gördüm ona girmeye karar verdim. İlk yarışımı bitirdiğimde 5 kilo vermiş ama amaç edinmiştim. Sonra internet araştırma yapmaya başladım. Bana en çok ilham veren tabiri caiz se gaza getiren @aykutc ve @spinodal oldu. Onlara ne kadar teşekkür etsem azdır ,müthiş rol modeller .

İşin özü başlamamda etkenler kilo ve fiziksel yetersizlik oldu. Şimdi ise haftada 5 gün ayda 200-250 km arası koşuyorum ve büyük keyif alıyorum.

8 Beğeni

Biraz öncesini de yazmak istiyorum. Hayatım boyunca futbol ile meşgul oldum.Aynı zamanda hep normal kilonun üstündeydim.Futbolda kilodaki dezavantajımı güçlü kas yapım ve hırsım sayesinde kapatıyordum. Her antrenman öncesi 5-10 tur futbol sahasında koştuğumuzu hatırlıyorum. Yazları haftada bir,bazen ayda bir 3-4 km’lik koştuğumu hatırlıyorum.Sonra eğitim sebebiyle spordan uzaklaştım. Haftada bir halı saha yapardık üniversitede. Bazen 2-3 olduğu da olurdu.
Sonra ne zaman iş hayatına atıldık spordan da uzaklaşır olduk. Halı saha yapan arkadaşlar yapmaz oldu. Üstüne bir de evlenince tam aile babası moduna geçtik, tabi bu arada kilo almaya hızlı bir şekilde devam ettik.

2014’te Bir arkadaşım Vodafone yarı maratonundan bahsetti. 10k’ya kayıt yaptıralım dedi. Hiç hazırlanmadan koşuya kayıt olduk. Hayatımda ilk 10k koşum oydu.Açıkçası bitirebileceğimden bile şüpheliydim. Onun için arkadaşımla anlaşıp yavaş tempo koşmaya karar verdik. İnsanlar yanımızdan bir bir geçerken hiç stres yapmadık. Ayrıca bu yarışta ihtiyaç molası vermek zorunda kalıp benzinliğe tuvalete gitmiştim.Bir de sıra bekledik orada. Millet koşuyor bir tuvalet sırası bekliyoruz :stuck_out_tongue:
1sa 12 dakikada bitirebilmiştik.Son bir kilometre kala yarımaratonun atletleri yanımızdan geçmeye başlamıştı.Bir tanesi ile son 1km’yi beraber koşayım diye peşine takılmıştım da ,tempoya en fazla 100m dayanabilmiştim.

Velhasıl kelam o gün bitiş çizgisini görünce inanılmaz bir mutluluk kapladı içimi. Ayrıca başlangıç çizgisinde insanlarla sosyalleşmek de güzeldi. Ben bunu sürekli tekrarlarım dedim. Ama sürekli yapamadık.

Ocak ayında haftasonu koşu teklifi yaptım bir arkadaşıma. O da sahilde koşmayı teklif etti. Sahilde koşmayı çok sevdim ve şubat ve martta koştum.Nisan ayında hastalandım neredeyse hiç koşamadım.

@necdet Bey ile Aydos koşusunda yan yana koşmuştuk bir süre, muhabbetimiz olmuştu. Kendisine burada denk gelmek güzel.

Runkeeper profilim

3 Beğeni

23 Mart 2015.

1 Eylül 2014’ten beri sağlıklı ve mutlu yaşamak adına evimin içinde yarattığım minicik spor köşesinde tepiniyordum. Getirileri inanılmazdı. 10 kilo vermiş, hafiflemiş, özünü sağlıkta bulan sonsuz bir mutluluğa erişmiştim. Yaşadığım semt sağ olsun koşuya çıkmak imkansızdı, aklımda da yoktu zaten.

Mart ayının sonlarına doğru ailemin yanına Kuşadası’na gittim. Hava yüzemeyecek kadar serindi. Fakat spora ara vermek de olmazdı. Endorfin manyağı olmuştuk bir kere.

Tek yol var, koşmak! Evimizden 7.15 km uzaktan yola çıktım. Eve doğru. İlk koşu için bu uzun mesafeyi seçmiş olmak cahillikti belki ama eve hiç sektirmeden sakin sakin koşarak 46 dakikada vardım! Neredeyse kahkaha atacak kadar mutlu, özgür ve güçlüydüm. Denizin kıyısından yükselirken uçtuğumu zannetmiş, yeni bir sevgili kazanmıştım. İnanılmazdı.

İstanbul’a, semtimize dönünce bir huzursuzluk başladı. Koşamamanın verdiği karın ağrısı. Sabah uyanır uyanmaz kapıdan dışarı atlayabileceğim ve koşabileceğim bir semte taşınmakla sonuçlandı. Bu sabah 22. defa koştum.

16 Beğeni

Alkolle pek aram yok, sigarayı da bırakmaya çalışıyorum. Yaklaşık iki aydır içmiyorum lakin fena derecede kilo aldım. Tam olarak 125 kiloyum, boy da 181 cm olunca şekil pek de göze hitap etmiyor. Daha önce de ara ara koşuya çıktığım olmuştu. Ancak artık kondüsyon neredeyse yerle yeksan ve özgüven dibe vurdu. İşte bu ihtiyaçtan iki gündür dışarı çıkıyor ve koşmaya çabalıyorum. Koşma konusunda biraz sıkıntılıyım, uzun koşamıyorum. 400 metreyi devirdikten sonra nefesim kesiliyor. Soluklana soluklana yürüyorum. İki günde yaptığım mesafe toplam 17 km oldu ve bu iki günde hepi topu 4 km koşmuşumdur. Oruç tutuyorum ve iftarda da gayet makul yiyorum. Özellikle koşmanın etkisiyle kendimi çok iyi hissediyorum.

4 Beğeni

Bu kadar kilo ile koşmayın bence.Dizlerinize binen yük çok fazla.Kilo verene kadar uzun uzun yürüyün.Sabırla yürüyüşlere devam edin. Yürüyüşleriniz hızlı tempo olsun ,sallana sallana değil.

1 Beğeni

Tebrikler Sabırla devam edin ger geçen gün daha iyi olacak.

1 Beğeni

Koşun.
Hafif tempo koşu, hızlı tempo yürümeye oranla çok daha fazla hırpalar eklemleri.
Desteği bol bir ayakkabı edinin ve içinizden geldiği gibi koşun

1 Beğeni

İlginiz için teşekkür ederim. Teşvik edici iletiler için her birinize minnettarım.

Üniversiteye kadar büyüme çağımda sürekli spor içinde büyümüş biriydim üniversite ile beraber iyice spordan koptum sigaraya başladım alkol filan devam ettik. 178 cm boyda 72 kilo yerinde duramayan birinden 100 kilo hareket edemeyen birine dönüştük 10 senede. sonra 2014 Bozcaada koşusuna katılacak arkadaşlarımın daveti üzerine izlemeye gittim ve hayatım değişti. Geldiğim bu berbat halimden nefret ettim oradaki insanları gördükçe kendime ne kadar kötü davrandığımı fark ettim ve o gün sigarayı bıraktım, artık koşacaktım.

Buradan sonrasında hikayelerimiz hemen hemen aynı ben yürüdüğümde bile nefes nefese kalıyordum(ilk koşmaya çalıştığımda 198 nabız gördüm sanırım 300metre içinde) o yüzden bir 2-3 hafta kadar yediklerime dikkat edip birkaç kilo verdim başta, sonra yürümeye başladım. hızlı bile yürümek zordu bırakın koşmayı kalp artık nasıl yağ bağladıysa destekleyemiyordu vücudu. zamanla daha az yürüyüp daha çok koşmaya başladım ve yaklaşık 1 ay sonra 25 dakika kadar durmadan koşabiliyordum (koştuğum hızdan daha hızlı yürüyenler oluyordu o ayrı :smile: ) devamında her hafta 5 dakika koşma süremi arttırarak 70 dakikalara kadar çıktım sonrasında internette bulduğum programları kullanmaya başladım. Sonunda 2015’te 3 yarı maraton koştum ve 2015 bitmeden de maraton koşmayı hedefliyorum. 80kg’a kadar indim.

En çok ramazan ayında sıkıntı çekmiştim iftardan sonra 23-23:30 gibi koşuya çıkıyordum ve kalbim çok yoruluyordu ve rahatsızlıklar hissediyordum. en ucuzundan bir nabız bandı alıp nabzıma göre koşmaya başladıktan sonra çok daha az zorlanıp çok daha hızlı geliştim. size de tavsiyem kararlıysanız eğer nabız ölçen ucuz yollu bir saat edinmeniz. Gerisi zamanla ve disiplinle gelecektir, hızınıza ve yaptığınız mesafeye takılmayın.Pes etmeyin özellikle sigara konusunda :thumbsup:

11 Beğeni

Şevk verdiniz, çok teşekkür ederim.Sigara ile gayet mesafeliyim. Gün içerisinde neredeyse aklıma bile gelmiyor. Sanırım bunda oruç tutuyor olmamın da etkisi büyük. Koşu süresine gelince ben şimdilik stadyumda koşuyorum. Yavaş yavaş da koşu süresini uzatıyorum. . Umarım hızla kilo vermeyi de başarırım.

2011’de sağlıklı bir yaşama geçmek ve kilo vermek için başladım. Sonradan ruhani tarafı ağır bastı ama başlangıcı böyle oldu.

1 Beğeni

iş arkadaşlarıyla düzenli olarak oynadığımız halı saha maçlarına ramazan ayının girmesiyle ara verip mesai arkadaşlarının da yıllık izine ayrılmaları dolayısıyla ara uzayınca hareketsizlik rahatsız etti. biraz antrenman olsun diye koşayım istedim. ilk koşuda 4k koşup koşu sonrasında kafamın ne kadar boşaldığını ve kendimi mutlu hissettiğimi görünce ister istemez kendimi dışarı atmalara başladım. hayatında değişik sporları kendi başına her daim yapmış birisi olarak koşmanın bu denli büyük bir dünyası olduğunu da keşfetmiş oldum böylece. insan gerçekten hayret ediyor. : )

4 Beğeni

En az 2 defa P90X ve Insanity programlarini bitirdikten sonra artik bir daha yapasim gelmedi. Kendime yeni arayislar icine girdim. Bu arada kosma hic bir zaman ilgimi cekmemisti ama bir kac kere kosudan sonra neden half marathon olmasin dedim. Boylece bir antrenman programi ile kosu dunyasina adim attim. Kesinlikle aradigimi bulduguma inaniyorum. Bu aralar ip atlamakta ilgimi cekmeye basladi. Kosuyu birakmadan parelel olarak yapmayi dusunuyorum. Arada biraz ara versemde 3 yildir bende varim.

2 Beğeni

Ben spor’a ne zaman başladınız olarak cevap vermek istiyorum.
Merhabalar çok hareketli bir çocukluk geçirdim, hayatım’da hep bisiklet sevdası oldu bu yüzden bisikletlerim oldu imkanlar kısıtlıydı ama yardımlar sonucu alabilmiştik bir bisiklet. Çok kaza atlattım bisiklet ile en ciddi olanı’da ortalama olarak 10 yaşındaydım benden 4 yaş büyük birisiyle yarışmaya karar verdim. İlerliyoruz bir anda kendimi takla atar halde buldum yarı baygınım muhtemelen pek hatırlamıyorum, tek hatırladığım şey komşumuzun beni annemin yanına araba ile götürdükleri başımın arka bölümünde ortalama 5-6cm açılma olmuş derin değil ama ciddi yani kan akıyor sürekli dikiş atıldı ve yeni kazalar yeni yarışlar oldu.(Kazanın sebebi ön dişliye pantolonumun paçasının takılması ve frenlere ani basmam ile takla attım diyebilirim)
İlk bisikletimi ilk okul 7. sınıfın yaz tatilinde bir halıcı’da haftada 25tl’ye çalışarak Bisan Fokker çift amatisörlü çelik kadro çok ağır bir araç aldım 29 Jant hem de :confounded: yahu küçücüğüm bisiklet kocamannn hemde çok ağır, neyse kullandım kazalar yaptım en sonunda lise 1. sınıftayım 2012 sanırım :smile: pek hatırlamıyorum.

Okul’da sürekli insanların bana bakıyor gibi bir his vardı içimde bir zahmet baksınlar’dıda daracık pantolon, adımlarım çok bozuk ve bu yüzden dikkat çekiyordum diye düşünüyordum. Mayıs ayındayız okul’un kapanmasına çok az kaldı annem ile de fizik, ortopedi doktoruna gittik, ortopedi doktoru Skolyoz(omurga yamukluğu) tanısı koydu ve Antalya Üniv. Tıp Fakültesin’de bir Profesör’e yönlendirdi, gittik bir kaç gün sonra randevusuz hasta alınmıyormuş bir an şaşırdım, sinirlendim 70km mesafesi var Manavgat’ın ama o zaman değerli neyse randevu aldık, ileri bir tarihe. Randevu tarihi geldi canım annem korkuyor inançlı birisi sürekli dua ediyor. Hastanedeyiz sıra aldık bir hayli bekledikten sonra gişe için bir de doktor için sıra aldık :slight_smile: sıra numaramız ekran’da belirdi içeri girdik heyecan ile muayene etti belim’de dışarıya doğru çıkık bir omurga kemiği olduğunu öğrendik(Tanı konulduktan sonra bakmıştık tabi olduğunu biliyoruz) röntgen çekildi ve malesef korsa ile tedavi sürecini çoktan aşmışım ameliyat olmam gerekiyor. Ameliyat bilgilerini aldık risk ne kadar? Yüzde yüz iyileşme oranı ne? Derken ameliyat olmaya karar verdik annem ile (Babamı ben 2 yaşındayken trafik kazasın’da kaybettik malesef) Ameliyat tarihi 25 haziran’dı. Ameliyat olma zamanı geldi çattı ve saat 12:00’de girdim saat 18:00’de çıktım, inanılmaz ağrılar çektim ağrı kesicinin etkisi olmuyordu açıkcası sonrası çığlıklar, bağrınmalar, yalnızlık, stres, kısacası DEPRESYON demek istiyorum…

Ameliyat olmadan 2 ay önce sigarayı bırakmıştım ve sigaraya 7-8 yaşların’da başladım malesef… İyileşiyordum hızla ve ne zaman bisiklet sürebilirim diye sordum bir kontrol’de doktor’a oda sürebilirsin sorun yok ama zorlamaman ve kendini yormaman lazım dedi. Hemen Bisan Fokker çelik gövdeli bisikletimi tamire götürdüm, jant, teller vs değişti ve hazırdı!!! Çok açtım bisiklet sürmeye :smile: bisiklet kesmedi koşmaya başladım bayağı acemi şekilde 10km’yi aşkın koşular yapmaya çalıştım çok acemiydim haliyle çok sorun yaşadım… Ani deparlar yapıyordum filan koşmakta çok zor gelmeye başladı artık bırakmıştım sanırım bisiklet’e sarmıştım yine herhalde neyse bir çantacı’da çalışmaya başladım ve 1.5 ay çalıştım her gün ortalama 10 saat ücret belli belirsiz iş durumuna göreydi. Orada yan tarafta çalışan Mürşit abi ile tanıştık abi, kardeş olduk.

Abi ben motorsiklet almak istiyorum bana yardımcı olsana araştıralım dedim oda ne yapacaksın motorsikleti dedi? Gel sana bisiklet alalım ben’de kullanıyorum bisiklet zaten senin’de kullanmanı isterim dedi. Kafam yattı bisiklet düşüncesi ve araştırmaya koydulduk Salcano insomnia 272 26 jant modelinde bir dağ bisikleti aldık(İşten’de çıktım dayanamayıp düzensizliğe) ve tüm paramı bisiklet’e ve aksesuarlara verdim. O zaman’dan bu zaman’a kadar 18.500km yaptım günü birlik turlar yaptım, şehirler arası günü birlik uzun turlar yaptım(örnek 200km) çok macera yaşadım ve kamplı turlar’da yaptım, ama imkanlarım daima kısıtlı oldu bisiklet çok pahalı bir spor GERÇEKTEN ÇOK PAHALI :smile: . Bir hanfendi ile tanıştım facebooktan koşmak için iletişime geçtik kendisi 3 yıl dövüş sporları yapmış milli olmuş ama bırakmış. Ve koşmak için buluştuk 2 saatlik bir yarı kross yarı asfalt koşusu yaptık ve kaslarım koşu sonrası inanılmaz titriyorlardı neyse soğuma filan yaptım gün bitti. Değerlendirme yaptık sen koşabiliyorsun gerçekten dedi ve olanlar oldu ertesi gün lisans çıkarttırdım bisiklet ve atletizm lisansı(Dün koşu ile tanışma yıldönümümdü 01 Kasım 2015) sonra antremanlara başladık acemi olsakta ve 27 aralıkta Atatürk koşusu olduğunu öğrendim. Yarış günü geldi ısındım biraz ve start verildi 3 kişiydik zaten :smiley: koşuyoruz sonlara geldik inanılmaz susadım önümdeki arkadaşta susamış Polis memuru gördü ve elinde su var su istedi içti bana da ver dedim fırlattı içtim devam ettik sonra onu geçtim finişe yaklaşınca 1. giden arkadaşın arkasın’da buldum kendimi ve sprint attık o bir adım önde girdi finişe 2. oldum ve herhalde 20:00dk veya 21:00dk koştum. Çok uzatmak istemiyorum çok yazmayı seviyorum fakat çok zamanımı aldığı için kısaca katıldığım yarışları dereceleri söyleyip bitirmek istiyorum hikayeyi.


Manavgat Atatürk koşusu 5km ikinciliği 2015
Alanya Atatürk yarı maratonu 21km dördüncülüğü 2016
Manavgat Nashira ultra maratonu 35km dördüncülüğü 2016
Afyon Frig Vadileri ultra maratonu 29km birinciliği 2016
Likya yolu ultra maratonu 4G etaplı yarış 4 gün boyunca koştuk her gün ortalama 20km, toplam’da 80km bu yarışta her gün birinci geldim.
Ek olarak dağ yarışlarını çok seviyorum fakat artık hızlanmak istiyorum o yüzden sürat ve intervaller antremanlarına ağırlık verdim elveda uzun mesafeler…
Alanya yarı maratonu.

Manavgat Nashira ultra maratonu 35km

Afyon Frig Vadileri ultra maratonu 29km

Likya hatırası 4 gün böyle koştum malesef.

Not: Arama motoruna ultra maraton yazdım ve karşıma Bakiye ablanın kitabı çıktı hemen alıp okudum. Kitapta Faruk Kar, Utkuer Yaşar, Ali Rıza Bilal, Aykut Çelikbaş, Alper Dalkılıç, Mahmut Yavuz bu isimleri hatırlıyorum bu isimleri ve Bakiye ablayı feyz alarak koştum antreman yaptım, ultra koşmak istedim deli gibi koştum’da Herkese selamlar, sevgiler.

5 Beğeni

Ben de hikayemi anlatayim. Yasim 37. Bu yasa kadar hic spor yapmamistim. Ne futbolu ne basketbolu ne de bir baskasi. Kilolu da degildim. 68kg olmam gerekirken 73-74kg civarindaydim. Oyle ahim sahim bir fazlaligim da yoktu. Ise gidis gelislerde hep yuruyordum. Yuruyordum derken duraga. Oradan metroya vs. Bu yuruyuslerin ne kadar onemli oldugunu Ocak 2015 de calistigim is yeri altima araba verince anladim. Zaten o zaman 68 kilodaydim. 1 sene icinde 6 kilo alinca yuruyusde neredeyse yok olunca arada bir arabayi eve birakip otobusle ise gidip geldim. Guzel oluyordu. Bir gun ise yuruyerek mi gitsem diye dusundum :slight_smile: 11 km ev is arasi.

1 saat 55 dakikada sallana sallana yurudum. Is yerine gelip 2 saate 11 km yurudum diyince kimse dikkate almadi. Ne varki ben 1 saatte kosarim diyenler vardi. Allah Allah 1 saatte 10k kosulur muydu ki dedim. Sonra soyle bir duz mantik yaptim :slight_smile: 10k 2 saatte yurunurse 5k 1 saatte kosulur.

Subat 2016. Evin orada 6 km lik bir kosulacak yer vardi. Sakin tenha bir yer. Bir Cumartesi sabahi 6k kosup deneme karar verdim. Kosu ile ilgili hicbir bilgim yoktu. Kiyafetim ayakkabim da yoktu. Standart bir spor ayakkabisi bir sort bir tisort giydim, kosmaya basladim.

Hic abartmiyorum 100-150 m arasi kosabildim. Durdum yurudum bir daha denedim yine ayni. Oyle boyle derken 2km gittikten sonra geri mi donsem devam mi etsem diye dusundum devam edeyim bir bakayim neler oluyor dedim. Sonunda 6k bitmisti 1 saatte ama ben hic kosamamistim. Toplasan 1km kosmamisimtim.

O gun yurumekle kosmanin ne demek oldugunu anladim.

Niye kosamiyorum derken Mert’in C25K sini buldum. Ritim blogda. Tam benlik gibi duruyordu.

4 antrenman sonunda tendomlar zedelendi ve 3 hafta kosamadim. Yurumek bile yer yer eziyetti. Ama kafaya taktim kosacaktim. Iyilesince tekrar sifirdan basladim. 3 ay sonra belli bir noktaya gelince isten gucten dolayi biraktim. Hala daha kosamiyordum. 5 dk kesintisiz anca kosabiliyordum.

Subat 2017de tekrar basladim. Bu sefer bir 5k bir 10k yi hic durmadan yurumeden kosmak istiyordum. Ve sonunda yaptim ama bu sefer duramiyorum ve kosmaya devam. Hedef yari maraton.

7 Beğeni