Kayıt ücretlerinin belirlenmesi

Konuyla tam alakası olmamakla birlikte sizlere sormak istediğim başka bir konu var. Etkinlik sayfalarının kayıt bölümlerinde ödeme kısmına gelince kupon kodu alanlarını görmüştüm. Bir kaç arkadaşımdan bazı gruplara organizasyonlar tarafından indirim kodları dağıtıldığını duydum. Bu gibi imkanlardan yararlanmak için nasıl bir yol izlemek lazım.

3 Beğeni

adminlerimizin yapılacak yarışların organizatörlerine mail atıp kosuforum için özel kod istemesi lazım :stuck_out_tongue:

bireysel olarak da istenebilir gerçi ama yollarlar mı bilemedim…

2 Beğeni

Ben bireysel olarak bir iki girişimde bulundum ama pek sıcak bakmadılar sanıyorum :slight_smile:

2 Beğeni

Blok-alıntı

Hocam, tekrar tekrar aynı şeyleri konuşmak tabi ki bizi iletişir kılmayacak, belki de bir yorgunluğa sebep olacak ama kimi şeyler izahatı mecburi kılıyor. Yazılana kendi cümleleriniz ile yeniden biçim verip bir yargıya varıyorsunuz ve sonra da bunu eleştirinin ana hedefine oturtuyorsunuz. Tartışma mantığında buna ‘‘straw man’’ yanılsaması denir. Bunları neden eleştiriyorsunuz diyen yok. Yazılı ortamda tabi ki duyguyu aktarmak güç, yanlış anlaşılmalara elverişli ama birincil öncelik anlam ve saygı. Benim yazımdan çok spesifik bir cümleyi kullanarak ki onu da bağlamından çarpıtarak bir hedef gösteriyorsunuz ama özür dilerken muallak ve herhangi biri tanımını kullanıyorsunuz. Doğru ifade ettiğinizi ama yanlış anlayan varsa onlardan özür dilediğinizi söylüyorsunuz. Sözüm yok.

Burada yapılan ortak bir eleştiri. Ama bir şeye anlamsız kıyaslar yaparak sadece çok pahalı demek bir eleştiri değil, söylenme. Misal sponsora rağmen bütçesi ne kadar biliyor musunuz? Ortalama bir koşucu için maliyeti? Olası riskleri ve bunun için ek gelir kaynakları, sigortaları? O organizasyonun hedefleri ve amaçları? Devamlılık için stratejisi? Hayır. Ama işte aynı retorik, bu şu fiyata, bu da bu kadar arttı, bunula kıyaslayınca… Argümandaki boşluğa işaret edince e bunu da mı yapmayalım. Çocuklarımız gofret de mi yemesin… Yahu ne alaka!

CUT , mahalli değil, UTWT’de prestijli bir konum elde etmeye çalışan bir yarış. Bunun için çabalıyor. Bunu söylemek, bunu desteklemek ne duygusal bir söylem ne de organizasyonel bir bakış açısı.

‘‘Yukarıda çarpıtılan ifadeyi yineleyeyim ve koşullar benim ona katılmama mani olacaksa bile başarısını yukarıya taşıması beni sadece gururlandırır.’’

Kişisel farklılıklar, misal, benim hepsi ucuz olsun, katılabildiğim kadarına katılayım gibi bir gayem yok. Önceliğim nitelikli olsun, vaat ettiğini gerçekleştirsin, temel spor kültürüne ve doğaya saygılı olsun.
Misal Alanya Ultra Trail, her seferinde programıma uydurup gitmeye çalışıyorum, sırf destek olmak için. Hak ettiği yerlere ulaşsın istiyorum. Ne bir ilişkim, ne de bir menfaatim var. Hatta aksaklıklarını da çekinmeden eleştirdim raporlarımda. AUT için de temennim ucuz olsun her sene gidebileyim değil. Gerekli desteği bulsun, güçlensin, başarısı ülkenin dışına taşsın. İyi işleri ile gurur duyalım. Kimi yarışlar var bedava olsa gitmem. Ne sporcuya, ne doğaya hiçbir saygısı yok.

Ama işte şuna bu kadar zam geldi, buna şu kadar. Burda şu fiyata, şurda o. Eee! Eleştirmek bu mu? Ben iki farklı kurumda çalışıyordum yakın zamana kadar. İki tarafta da uygulayıcı benim, malzeme aynı, yüzde yirmibeş fiyat farkı var. Neden mi? Her işletmenin operasyonel maliyeti aynı değil, diğer kanallara ayırdığı ödenekler aynı değil. Hedefleri, prestijleri aynı değil.

Hasta geliyor, hocam sizde dolgu pahalı. Peki! Neye göre? Muhtemelen daha önce gittiği yerlere, kafasındaki ortalama algısına, bütçesine… vesaire. Peki! Herhalde fiyat belirlerken kalıcı olmayı, büyümeyi hedefleyen, aklı başında kimse bir yerden sallamıyor değil mi fiyatlandırmayı? iyi kötü herkesin bir aklı, iş deneyimi var. Benim yaptığım işin maliyetini belirleyen etmenler belli, bu başka bir yerden ucuz da olabilir pahalı da olabilir. Kendi dinamiği, ölçütü var. Yani serbest piyasanın bu temel yapı taşını nasıl oluyor da alıp bambaşka bir biçime sokuyorsunuz ben de bunu anlayamıyorum.

Bu içerikten nasıl beğenmiyorsanız katılmayın, organizasyonel bakış açısı, bir şeylerin eleştirilmesinin engellenmesi gibi anlamlar çıkartıyorsunuz gerçekten anlayamıyorum.

Kendi dinamiği olan şeyler. Söylenmek eleştiri değil, bireysel bir dışavurum biçimi.

8 Beğeni

Koşucu sayısı arttıkça federasyonun aldığı ücret tarifesi artıyordu sanırım. Ayrıca hakem/gözlemci sayısı da fazla oluyor, bu da maliyeti arttırıyor.(yeme-içme-konaklama-ulaşım-sigorta) Kazanılan para da artıyor, oran olarak düşebilir ama maliyet kalemleri ekleniyor.

Alanya’dan farkının UTWT takviminde yer alması olduğunu da unutmayalım. Itra puanı verebilmek için bile organizasyonlar euro ile ödeme yaparken muhtemelen takvimde yar almak için ücret ödeniyor olabilir. (Bilgim yok sadece tahmin)

Yukarıda ve bu metinde yazdıklarım yanlış anlaşılabilir diye not düşmek istiyorum. Maliyetler evet fazla, katılımcı da sponsor da çok fazla. Muhtemelen Türkiye’de en çok kar eden organizasyon ama bu hususlar düşük fiyatta kayıt yapılması gibi zorunluluk oluşturmamalı bence.

2018’de ilk ultra mesafemi koştuğum, transfer,konaklama,balon gibi hizmetleri yanında parkur, site içeriği, kontrol noktaları içerikleri, işaretlemeler olarak çok beğendiğim organizasyon olmuştu. Bu yüzden bu sene tekrar koşmak istiyordum ama bana ücreti fazla geldiği için takvimimden çıkardım. Ben 1.000 ₺ ücret ödeyip koşmak zorunda olmadığım gibi organizasyon da daha düşük bedelden kayıt açıp beni koşturmak zorunda değil bence. Özel bir teşebbüs saygı duyuyorum, fiyatı da bana uymadığı için bu sene katılmıyorum. Yakın bir konumda olsam destek olmak açısından gönüllü çalışmak isterdim.

4 Beğeni

Arkadaş anlatamıyorum ki, hangi dilde ifade edeyim. Elma ile armutu kıyaslıyorsun gene. Biri diyorum UTWT yarışı ve bu camiada prestijli bir yer edinmeye çalışıyor. Uluslararası arenada boy göstermeye çalışıyor. Rekabet ettiği yarışlar kendi çapında her ülkenin kayda değer organizasyonları. Uzun zamandır bu ölçekte fiyatı döviz bazında düşük kaldı, hatta bu konuda baskı bile vardı. Masrafları, bütçeleri farklı. Senin kadar matematik bilmiyorlar maalesef ama binlerce kişinin envai çeşit ülkeden geldiği bir organizasyonu konaklamasından transferine her sene neredeyse pürüzsüz icra ediyorlar. Bunu anlatmaya çalışmanın adı da alkış tutmak değil. Bilip bilmeden klavyenin gerisine geçip boş boş yazıyorsun. Pahalı da pahalı… Arkadaş bırak bu retoriği… Git az biraz ülke dışında birkaç yarışa katılmış, UTWT yarışlarına gitmiş bir iki kişi ile konuş anlatsınlar sana kayıt ücreti karşılığında ne veriyorlar. Yeni Türkiye dediğin şey senin gibi bir şey bildiğini sanan, sıfır bilgi ile böyle atıp tutan klavye silahşörleri. De bakayım ortalama bir yarış kaça çıkıyor? En basit yarışın koşucu başı maliyeti ne kadar? İşler yolunda gitmezse yüzde kaç gelir için ne kadar para ortaya koyuyor? Her sene tekrar tekrar hangi yerel idareler ile binbir diyalog. Sanıyorsun ki sponsor oluk oluk para akıtıyor, yerel makamlar da dünden razı, hele ki koşucu tayfa korkunç anlayışlı ve kaprissiz…

Bilip bilmeden böyle pahalı da pahalı deyip durmak eleştirmek değil söylenmek. Ve organizasyonun arka tarafı ile ilgili zerre bilgin yok ama ısrarla konuşuyorsun. Kıraathane sohbeti. Senin gibilere laf anlatmaya çalışmaktan yorulup forumun çok emektarı elini ayağını çekti. Bir tanesi bitiyor, diğeri çıkıyor. Tekrar tekrar anlatmaktan da usanıp bunlarla mı uğraşacağız deyip millet işine gücüne bakıyor.

Bir kümes çekip çeviremezsin ama iş öğretiyorsun. Bir daha karşılaşırsam danışman olarak önericem.

4 Beğeni

İlk yazının tamamı.

Eğer 2XL ve üzeri polar, t-shirt vb ürün verilir ve bende çok sayıda var diyen olursa 70-100 TL arası alabilirim (hiç ultraya katılmadım).Benim alma isteğim spesifik örnek, genel olarak ayakkabı gibi satılabilir.En azından giyilir, tshirt için harcanan doğaya dair kaynak değerlendirilir.

:man_running:Sağlıklı ve bol yarışlı günler dilerim:man_running:

4 Beğeni

Ben sadece Alanya ile ilgili bir tahminde bulunayım. Eğer Argeus benim ticari işletmem olsaydı, bir organizasyonu alınca belli bir yıldan sonra bana kar sağlamasını beklerdim. Buradaki kilit ibare “belli bir süre”. Kapadokya örneğin bu belli sürenin geçtiği, artık çekilen çilenin verilen ekmeğin meyvesinin toplanması gereken bir organizasyon. Böyle bir organizasyona bu ücretlerle talep oluşturabilmek için kar amacını yine belli bir süre ötelemeyi tercih ederdim. Alanya’da olan işte tam olarak budur. Eğer Alanya da Kapadokya kadar tanınmış ve katılım gören bir aktivite olsaydı o zaman Alanya da aynı ücretlerle pazarlanırdı. Bir firmaya neden geleceğe yatırım olarak gördüğünüz projeyle, ilgi gören projeyi aynı fiyatlandırmaya sokmuyorsunuz demek pek adil olmayacaktır.

Diğer konular hakkındaki tartışmalar sert bir noktaya gitmeden, ben de arz talep fiyat dengeleriyle her şeyin oturacağını düşünüyorum. Eğer kişiler pahalı diye bir organizasyona gitmezse ve firma yeterince kar elde edemezse bir yandan organizasyon sayısında küçülme başlarken, diğer tarafta bunu fırsat bilecek belki daha küçük organizasyon şirketlerinin ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Dolayısıyla eleştirmektense, fiyatı beğenmeyenin o organizasyona gitmemesinin kendi dünya görüşü açısından daha sonuç odaklı olacağını düşünüyorum.

Şahsi görüşüm ise bu paralar çok büyük paralar değil, biz fakiriz. Maliyetleri düşürmek dolayısıyla “aynı karı” daha uygun fiyatlarla sunmanın organizasyon firmaları için daha faydalı olduğu su götürmez gerçek. Bunu yapmamalarının sebebi belki de cidden yapamamalarıdır. Neden kardan indirim yapmıyorsunuz sorgusunu konu dışı bırakıyorum. Saygılar.

8 Beğeni

Arada bir A haberden kafanı kaldır bir yurtdışında yarışa katılmış biri ile sohbet bakalım, hizmet standardı CUT’ın neresinde fiyatlandırma neresinde. En yakın rakiplerinden Istria100 Kapadokya’nın iki buçuk katı. Burada çok deneyimli arkadaşlar var, onlara özelden mesaj at, sor bakalım hizmet kalitesi, CP yönetimi, ilgi-alaka, konaklama-ulaşım ayarlama, iletişim yönetimi, teknik yönetim, parkur deneyimi, kit ve ödül içeriği rakiplerine kıyasla hangi seviyede?

Sorulan sorulara verecek cevabın olmadığı için sürekli konuyu başka bir retoriğe çekiyorsun. Ben senin gibi A haberden beslenmiyorum. Hatırı sayılır deneyimim, organizasyonların arka tarafına dair bilgim ve temasım, diyaloğum; bu global yarışlarda ter dökmüş yakın dostlarım var. Cehaletin ve klavye arkasından atıp tutumak, A haber izlemek dışında sen hangi bilgi ve deneyime dayandırıyorsun boş cümlelerini?

Siyasal bir arka plan yaratma çaban da aşırı gülünç, ben yirmibeş senedir televizyon izlemiyorum. En dandik boş aktivitem bu forumda senin gibi kendini bilmezlere haddini bildirmek.

4 Beğeni

Merhaba,

UTWT diye bir şey kalmadı. UTMB yedi UTWT’yi. Artık UTMB World Series var ve Kapadokya listelerinde yok. Girebilir mi? Neden olmasın? En azından fiyat politikasında doğru yolda. Girmeli mi? Emin değilim.

  • Sponsor Bütçesi
  • Toplam bütçesi
  • Ortalama bir koşucu için maliyeti
  • Olası riskleri ve bunun için ek gelir kaynakları
  • Sigortaları
  • Organizasyonun hedefleri ve amaçları
  • Devamlılık için stratejisi

Kapadokya organizasyonu özelinde ben bunların hiçbirini bilmiyorum. Bilmeli miyim? Bilgi her zaman faydalıdır o zaman bilsek daha güzel olur. Organizasyon yetkililerinin gelip de bunları açıklamasını da bekleyemeyiz. Fakat @mgunes sen bu kadar net yazdığına göre bu soruların cevabını biliyor olmalısın. Burada bizlerle paylaşabilirsin. Hatta " Uzun zamandır bu ölçekte fiyatı döviz bazında düşük kaldı, hatta bu konuda baskı bile vardı" diye yazmışsın. Bak bu da çok ilginç. Bizleri azarlamak yerine bu konularda bildiklerini paylaşırsan daha faydalı olacaktır.

Kapadokya’yı UTMB World Series yarışları ile kıyaslamaya gerek yok. Fiyat/Performans açısından kıyaslama yapmak için buyrun hemen sınırımızın dibinde komşumuz Bulgaristan’da yapılan Persenk Ultra’yı örnekleyin. Kapadokya’nın bu yarıştan tek artısı bitirenlere verilen sponsor yeleği ya da polarıdır. (Bence zaten Kapadokya’yı ülkemizdeki diğer yarışlardan ayıran tek şey organizasyon başarısı değil bir doğa harikasının içinde koşulmasıdır. Gerçi o da sadece CMT parkuru için geçerli. 60K sonrasında doğal güzellik arasan da bulamazsın) . Eğer amacınız muhtemeşem bir doğa içinde arazi koşusu yapmaksa Persenk’i şiddetle tavsiye ederim. Cp kalitesi, organizasyon, konukseverlik Kapadokya’dan kat ve kat üstün. Hatta cp’lerde verilen hizmeti beş yıldızlı otellerde bulamazsınız. En azından ben 2019’da koştuğumda böyleydi. Organizasyonun geriye gitmiş olacağına da pek ihtimal vermiyorum. Bunları hangi fiyatlarla yaptıklarını merak ediyorsanız organizasyon sitesinden bakabilirsiniz.

Misal 55K’lık Orehovo Ultra’ın şimdiki fiyatı 40 Euro. Black Friday zamanı 20 Euro’ya kayıt olabilirdiniz. Tshirt vs ekstra para. Yukarıda sunulan öneriler arasında olduğu gibi. İstanbul’da oturan biri için, hele vize derdide yoksa, uçakla seyahat edeceği her türlü Kapadokya yarış organizasyonundan daha ucuz bir seçenek. Buradaki herkese de tavsiye ederim. Ben iki yarışı kıyasladığımda ulaştığım sonuç net: Kapadokya pahalı. Euro hesabına göre bile pahalı. Fakat bana inanmayın. Gidin, koşun sonra kendiniz kıyaslayın. Pişman olmayacağınızı garanti ederim.

Daha önce 2 kere UTMB organizasyonlarında koştum. Bu sene gene gideceğim. Bu yarışlara ayırdığım bütçeye bakarak ne demeye Kapadokya pahalı diyorsun diyebilirsiniz haklı olarak. Bunun bir dolu sebebi var. Bir ara onları da yazarım.

Gittikçe fakirleşiyoruz alım gücümüz düşüyor. Zaten ülkemizde ultra koşanların sayısı oldukça sınırlı. Kapadokya gibi organizasyonların belirlediği fiyat politikası bu sayının daha da azalmasına yol açacak bence. Kapadokya kendine bir yol çizmiş belliki. Belkide kendi ayaklarına sıkıyorlar. Bunu zaman gösterecek.

İyi idmanlar, iyi yarışlar dilerim

15 Beğeni

Duruma bir de sayısal bir bakış açısı getireyim. Pahalı denilince aklıma ilk gelen İronman’i inceledim. Son 5 yılın katılımcılarına baktım. 2020’deki COVID durumunu atlamaz isek katılımcı sayısı sürekli artmış ancak yerli katılımcı sayısı bu artışa rağmen giderek azalmış. Geçen seneki esprileri duymuşsunuzdur. Katılanlar sanki yurtdışı yarışa geldik diyorlardı. Büyük ihtimalle yarış ücreti ve diğer masraflar nedeniyle her geçen sene daha fazla kişi yarışa katılamıyor ve katılamayacak. Ama organizasyon açısından bakarsak katılımcı sayısı ve gelir artıyor dolayısıyla doğru yoldayız diyeceklerdir. Sanırım Kapadokya da aynı doğrultuda ilerlemek istiyor. Yerli yarışçı için pahalı olabilir ama yurtdışı için ucuz açıklaması bana bunu çağrıştırıyor.

İronman 70.3 Antalya son 5 yılın yerli katılımcı oranına bakarsak :

2017’de oran %33
2018’de oran %19,6
2019’da oran %17,7
2020 yılında %17,2
2021 yılında %12,7.

Özetle katılımcı sayısı son 5 yılda %121 artarken yerli katılımcı sayısı %15, oranı ise %61 azalmış.

Aynı incelemeyi Kapadokya için yapamadım çünkü bazı senelerde katılımcıların ülkeleri listelenmemiş. Ama yerli katılımcı sayısının benzer şekilde azalacağını düşünüyorum.

Son olarak da maalesef yukarıdaki mesajlardaki bazı ifadeler hiç hoş değil. Sakin sakin yazamıyorsak onun da çözümü var. Yazmamak.

16 Beğeni

:clap: :clap: :clap: :clap: :clap: :clap:

4 Beğeni

Forumda bir şeyleri tartıştığımızı görmek beni çok sevindiriyor. Bu forumun yaptığımız sporla ilgili her şeyin konuşulduğu ama saçma sapan mevzulara girilmeyen bir mecra olmasını seviyorum. Komünitemiz de bu konularda kafa yoran, üstüne düşünen ve konuşan bir komünite. Konuları sahipleniyor ve detaylı olarak masaya yatırıyoruz. Ne mutlu bize. Ama bazen bu sahiplenme ve detaya inme anlarında heyecana fazla kapılıyor olabiliriz. Amacımız fikir alışverişinde bulunmak. Bildiklerimizi ve düşündüklerimizi paylaşalım, bundan geri adım atmayalım, ama belirli bir seviyede duralım, kavga etmeyelim isterim. İnanıyorum ki sizler de böyle düşünüyor ve hissediyorsunuz. Katılımınız ve katkılarınız için minnettarım. Lütfen bilgi alışverişinde bulunmaya, tatışmaları kişiselleştirmeden düşüncelerinizi paylaşmaya devam edin.

Herkese iyi antrenmanlar

25 Beğeni

bir yapının hacmi aritmetik olarak artarken yapım maliyeti aritmetik olarak artmaz.
Şöyle örnek vereyim,
5 katlı bir binanın m² anahtar teslim yapım maliyeti 400 $ civarında,
40 katlı bir binanın m² anahtar teslim yapım maliyeti 900 $ civarında,
160 katlı Burc Halife m² yapım maliyeti 4.900 $ civarında.
hepsini aynı inşaat firması yaparsa hepsi aynı maliyet olsun diyemeyiz.

Birkaç on kişinin koştuğu Taşdelen koşularının kişi başı organizasyon maliyeti,
Birkaç yüz kişinin koştuğu Alanya Ultra kişi başı organizasyon maliyeti,
Birkaç bin kişinin koştuğu Kapadokya Ultra kişi başı organizasyon maliyeti aynı değil ve aynı olamaz.

Tüm bu yarışların organizasyon için taşıdığı riskler de aynı değil.
50 kişilik bir yarışta olmayan bir riskin 5000 kişilik bir organizasyonda giderilmesi çok pahalı olabiliyor.

Ayrıca 10 ay öncesinden bir hizmet belirlemek çok ayrı finansal riskler taşır.
10 ay önce malzeme ve hizmet fiyatları ülkemizde neredeydi, şimdi nerede?
10 ay sonra enflasyon böyle giderse bu fiyatlar nerede olacak?
Bir organizasyon iflas etmek istemiyorsa tüm bu riskleri göz önüne alıp ona göre fiyatlandırma yapar.

Netice olarak Kapadokya ücretleri yüksek değil, bizim alım gücümüz düşük.

Serbest piyasa ekonomisinde arz-talep dengesi vardır.
Fiyatın sizin alım gücünüzün üstünde olduğunu düşünüyorsanız söz konusu hizmeti almazsınız, olur biter.
Çünkü yarış ücretinin yüksekliğinden yakınmak ile marketteki domates fiyatının yüksekliğinden yakınmak aynı şeyler.
her iki yakınmanın da hiçbir şeye faydası yok.

10 Beğeni

Konaklama, ulaşım, yemek, malzeme ve hatta yarış için yapılan her bir antrenmanın bile maliyeti bu kadar artmışken yarış ücretinin tek başına tartışma konusu olması bana anlamsız geliyor. Bütün bu yukarıdaki maliyetlere rağmen yarış ücreti %25 - %30 daha ucuz olsa rahatlıkla katılırdım diyebilir miyiz?
Belki daha rahat katılırdım diyecekler olabilir bense kendimi öyle daha rahat avuturdum diyebilirim ancak.

6 Beğeni

Herkes ülkenin içinde bulunduğu hiperenflasyonun farkında zaten. Tekrar ediyor olacağım kendimi ama, benim ve birçok arkadaşınızın daha önce de dile getirdiği opsiyonel seçeneklerin artık kaçınılmaz olduğu.
Aynı organizatörlerin yarışlarına çoklu katılımda indirim de olabilir.
Yazıp yazıp siliyorum, gerçekten çok üzücü alım gücünün bu denli düşmüş olması. Genel mutsuzluk hali falan. Bundle uygulamasından her gün zam haberi düşer mi ya. :exploding_head:

6 Beğeni

Aslına herkes aşağı yukarı aynı yerde.

Yukardaki domates örneğinden gidersek,
Domates pahalı mı, pahalı, yarış pahalı mı, pahalı.
Domates daha ucuz olmalı mı olmalı, yarış da daha ucuz olmalı mı, olmalı
Ama çeşitli nedenlerle domates nasıl pahalıysa ve pahalı deniyorsa, yarış da kendince nedenlerle pahalı ve yarışa da yeri gelince pahalı denebilmeli.

Sonuç olarak alırız, almayız ya da alamayız, günümüz şartlarında nasıl domatese ya da x ürüne pahalı diyebiliyorsak yarışa da pahalı ya da uygun diyebilmeliyiz. Bu anormal bir durum değil. Kimse büyütmemeli. Sonuçta herkesin mevcut ekonomik durumdan haberi var ve azalan alım gücü konusunda hemfikiriz.

Yine domates örneğindeki gibi toplayan adamın maaşı, taşıyan adamın ücreti artıyorsa, depolama maliyeti elektrik, su artıyorsa, nakliye yapan aracın fiyatı, mazotu, lastiği, geçiş ücreti artıyorsa tabi ki son ürünün fiyatında da artış beklenmesi kadar normal bir şey yok.

İnşaat maliyetlerine gelince de doğru söylenmiş, daire sayısı, bina sayısı arttıkça birim maliyet artabilir ya da sanıldığı kadar artmayabilir ancak çeşitli diğer maliyetlerin azalması ve toplam kardaki artışı göz ardı edemeyiz. (En basit örnek sokak sokak geri dönüşüme giren evler. 1 kat, 2 kat artışa izin çıkmasıyla, ya da inşaat alanında %20 büyümeyle neler değişiyor neler. )

Elimizde Kapadokya için 2021 verileri var. Yerli katılımcı oranı genel olarak %65,1. 2022 sonrası organizasyon zaten gerek katılımcı sayısını, gerek karını, gerekse sosyal platformlardaki olumlu, olumsuz tepkileri değerlendirecektir diye düşünüyorum.

Özetle kimsenin bu durumdan mutlu olduğunu sanmıyorum. Ekonomik durum maalesef kötü ve kötüye gidiyor. Bunu göz ardı edemeyiz. Ama parası olan alsın, olmayan almasın, isteyen alsın, istemeyen sussun bakış açısı yine de doğru değil. Yarış için demiyorum, her alanda bu geçerli. Kimse susmasın, düşündüğünü söylesin, tartışalım, konuşalım, neden böyle anlayalım, nasıl olabilirdi düşünelim ve bizim örneğimizdeki gibi yarış organizatörlerine gerekirse fikir verelim, çözüm önerelim.

4 Beğeni

yazımı tekrar okuyun.
İnşaat büyüdüğü zaman birim maliyet azalmaz. Belli bir noktadan sonra katlanarak artar.
Aynı şekilde organizasyon büyüdüğü zaman birim maliyet azalmaz. işin içine yeni riskler ve yeni iş kalemleri girdiği için birim maliyet artar.

ve şunu idrak etmeliyiz;
bir özel teşebbüsün herkesi koşturmaya çalışmak gibi bir misyonu olmaz hiç bir zaman.
Hiçbir ülkede de olmadı.
Bunu özel teşebbüsten değil devletimizden beklemeliyiz

3 Beğeni

Bu konuda hemfikiriz. Ancak kar daha fazla artar. Bundan bahsetmemişsiniz.

Somut örnek vereyim. Ailemin yaşadığı apartman kentsel dönüşüme girecek. İzmir Karşıyakada. Yeni yapılar için %40 büyüme izni vardı binanın taban alanında. Dolayısıyla müteahhitler de para talep etmeden hatta bazı örneklerde üstüne para vererek işi almak istiyorlardı. Belediye oranı %20’ye düşürünce, (daire sayısı, inşaat büyüklüğü, maliyet vs. azaldı ama kar da azaldı) müteahhit her daireden 500,600 bin TL talep etmeye başladı. Belediyeye gidildi, 1 kat izni alındı. (Yani inşaat alanı, daire sayısı, her şey arttı ) ve beklenen şekilde müteahhittin karı da maliyet artışından fazla artacağı için (aksi düşünülürse zaten inşaat sektörü işlemez) kimseden kuruş talep etmeden işi yapacak. Demek istediğim buydu. Tabi ki belli maliyetler artar ancak kar daha çok artar.

1 Beğeni

Nkolay İstanbul maratonu kayıt şuan 120TL . Kamu desteği önemli, zarar ettiklerinde de sorun olmaz, sporu desteklemek kamu görevi(amacım Kapadokya ile fiyat karşılaştırmak değil, kamu
desteğinin önemini belirtmek)

Kapadokya’dan bağımsız, organizasyonun atletizm federasyonu ile ilgili ücretler:

http://www.taf.org.tr/2021/09/24/taf-2021-2022-faaliyet-sezonu-uygulama-talimati/

“0-500 kişi katılım 1.200-TL,
501-1000 kişi katılım 1.800-TL,
1001-2500 kişi katılım 3.600-TL,
2501 ve yukarısı 7.200-TL,
Yarışma başına Sporcu sağlık sigorta bedeli 6 TL.”

Her yarış, organizasyon kendine özel yaklaşımları, destekleri, sorunları vs vardır.Forumda tavsiye edilen, şöyle yapılamaz mı denilen fikirlerden bazılarının hayata geçmesi dileğiyle.

3 Beğeni