Birçok geyik koşusu başlığı var ama 2018ler havada uçuştuğu için yeni başlık açma ihtiyacı duydum.
İstanbul’da ikamet etmeme rağmen katıldığım ilk Geyik koşusu dün gerçekleşti. Bugüne kadar zamanın denk gelmemesi, bazen fiyatın fazla gelmesi gibi nedenlerle katılmamıştım.
Yarış benim hedef yarışlarım arasında bulunan bir yarış değildi. Tabi sahaya çıkınca elimden gelenin en iyisini yapma hedefim vardı ama hedef yarış temposunun bir tık altında koşmayı planlıyordum.
Antrenmanlarımı daha çok Latmos’a yönelik yapıyorum. İstanbul’da ne kadar yapılabilirse işte. Fakat orada yaptığım antrenmanın bu yarış için de(özellikle inişlerde) işe yaradığını söyleyebilirim.
Yarışa çıkarken hedefim 2.30 ve altında koşmak olacaktı. Fakat salı günü bol rüzgarlı bir pist antrenmanı ve tam soğuk algınlığım geçiyor derken perşembe Kayışdağında iyice soğuğu yemem sonucu cumartesi günü yatakta geçirdim. Pazar günü de iyi değildim ama dürüst olmak gerekirse video çekme amaçlı yarışa geldim. Hatta cumartesi organizasyona numaramı devretmem mümkün mü diye yazmıştım, o kadar umutsuzdum koşacağıma.
Etkinliğe ilk kez gelen birisi olarak birçoğunuzun bildiği şeyleri ilk kez gören kişi sıfatıyla aktarmak isterim:
Organizasyon mükemmel. Hiçbir noktasında bir tane bile kusur bulamam. Her şey tam zamanında, her şey olması gereken yerde. Ormanın içinde kurulan etkinlik alanı yarış bittikten sonra eve hemen gitmek yerine kalmayı teşvik ediyor. Hayvan dostlarımızın bu kadar başrolde olması ise ayrıca çok güzel.
28k yarış listesine baktığımda beni her halükarda geçecek en az 6 kişi sayabiliyordum. Bu da kürsünün neredeyse imkansız olduğunu gösteriyordu. Serdar Bektaş’ın iyi hissetmemesi ve bırakması üzerine biraz umutlandım ama listede her zaman bilmediğiniz bir kişi daha çıkıyor
Yarış bildiğimiz geyik parkuru. Fakat bu parkuru antrenmanda koşmak ile yarışta koşmak arasında büyük bir keyif farkı var. Hava da tam bir bahar havasıydı. Çamur çok azdı; fakat zemin de sert değildi. Koşmak için her şey yerindeydi(ah bir de hasta olmasaydım).
İlk turu bitirince dönmek gerekiyormuş, ben sadece Asla durma videolarına baktığım için, orada dümdüz gidiliyor diye devam ettim. Sonradan değişmiş. İkinci tur 14kcılara bol bol denk geldim. Açıkçası bu beni yavaşlatan bir durum olmadı, tam tersi destek çıkanların motivasyonu ile çok daha keyifli geçti ikinci tur. Ayrıca bomboş yolda koşmaktansa, birilerini görüp onları geçmeye çalışmak çok daha eğlenceli.
Birçok iyi koşucu parkurdaydı. Onlarla küçük sohbetler ediyor olmak da oldukça değerli.
Genelde 8, Yaş gurubunda 4. tamamladım.
Yarışın videosuna da buradan ulaşabilirsiniz: