Ana hatlarıyla size katılıyorum ancak bazı noktalarda tespitleriniz yanlış.
Bilekten ölçüm yapan sensörün düzgün çalışabilmesi için saydığınız faktörlere bölgedeki kıl yoğunluğunu da ekleyebiliriz. Temiz yüzeyde sensör daha rahat okuma yapacaktır. Bazı kişilerde sağ - sol bilek farkı bile olabiliyor. Sol bilekte daha iyi veya sağ bilekte daha iyi performans gösterebiliyor.
Bilekten nabız ölçen sensörler sadece nabzın inişli çıkışlı olduğu etkinliklerde çuvallıyorlar. Koşu gibi sabit etkinliklerde nabız bandından en fazla 1-2 atım sapma olur, hatta o bile olmaz. Çok profesyonelce koşmayan bir sporcu için bence nabız bandına gerek yok.
Sapıttıkları konu ise interval antrenmanlar; ağırlık çalışması, crossfit, hiit kardiyo, boot camp gibi. Yalnızca bir kaç cihaz haricinde piyasadaki tüm saatler bu konuda çuvallıyorlar. Apple Watch 4, Mio Fuse, Mio Alpha ve Mio Alpha 2; işte bu cihazlar bu tür etkinliklerde de çok iyi performans gösteriyor. Apple Watch 4 yaklaşık 5-10 sn arasında bir gecikme ile nabzı hemen yakalayabiliyor. Polar’ın yaklaşımı önde demişsiniz, şu an Polar en diplerde bir yerde bu konuda. Aşağıdaki videoyu 5:02’den itibaren izlerseniz, nabız bandına bağlanmış Apple Watch 4 168 bpm gösterirken Polar Vantage V’nin 106 bpm’i gösterdiğini göreceksiniz.
Daha önce bununla ilgili görüşlerimi aşağıdaki konuda paylaşmıştım;
Garmin’in en son cihazlarında yenilemiş olduğu sensörlerinde de bu konuda kendini geliştirebildiğini göremedim. Zira 245’in bilek sensörü ile ağırlık antrenmanı yaptım, sonuçlar felaketti.