Bu konuda farklı düşünenler var mı?
Tork çekiş gücünü ifade ederken, beygir gücü hızı temsil eder. Ayrıca, tork devir göstergesiyle kontrol edilirken beygir gücünde hız göstergesine bakılır. Arabalarda bu değerler çok önemli. Örneğin benim 1.6 dizel GOLF 105 BG fakat 250 nm tork. Işıklarda yeşil yanınca ilk çıkışta ya da yokuşlarda çok daha havalı arabalara fark atarken devamında arkada kalabiliyorum. Burada benim yüksek torkum ilk çıkış ve yokuşlarda avantaj sağlarken sürat işin içine girince geride kalıyorum.
Tork güç, Beygir Gücü Hız anlamına kullanılıyor, biraz ters bir ifade.
Ortalama bir insan, kısa süreli yoğun aktiviteler sırasında (örneğin bisiklet sürme gibi) yaklaşık 100-200 Nm (Newton-metre) civarında maksimum tork üretebilir. Ancak bu tork, sürdürülebilir bir şekilde genellikle daha düşüktür ve uzun süre boyunca 50-100 Nm civarında kalır.
Bir insan, yaklaşık 5 dakika boyunca 1.0 beygir gücü (hp) üretebilir. Deneyimli bir bisikletçiyseniz bu süre biraz daha uzayabilir. Uzun süre boyunca ise bir insan, yaklaşık 1/4 beygir gücü üretebilir.
Bir koşucu, koşarken bacak kaslarını kullanarak yere kuvvet uygular. Bu kuvvet, bacaklarınızın uzunluğu ile birlikte bir tork oluşturur. Koşarken üretilen tork, bacak kaslarının hızla kasılma ve gevşeme kapasitesine bağlıdır. Ancak, bisiklette olduğu kadar yüksek tork üretimi mümkün değildir, çünkü koşmada ayakların yere temas süresi kısadır ve ayakların yere uyguladığı kuvvet dağılır. Koşucular, genellikle yaklaşık 30-60 Nm tork üretebilir, bu da bisiklete göre daha düşük ama koşu için yeterli bir seviyedir.
Beygir gücü, koşu esnasında harcanan enerji miktarı ile ilgilidir. Koşucular, dayanıklılıklarına ve antrenman seviyelerine bağlı olarak değişken güç üretebilirler. Elit bir koşucu, kısa mesafeli sprint koşusu sırasında yaklaşık 0.8 - 1.5 beygir gücü anlık olarak üretebilir. Ancak bu güç, birkaç saniye ile sınırlıdır. Bir maraton koşucusu gibi dayanıklılığı yüksek bir atlet, uzun süreli koşularda yaklaşık 0.2 - 0.3 beygir gücü üretebilir.
Örneğin:100 metre sprint koşucusu, çok kısa süreliğine yaklaşık 1 beygir gücüne kadar çıkabilir, bu sırada bacak kasları çok yüksek hızda kasılarak yere büyük bir kuvvet uygular. Maraton koşucusu, uzun süreli bir koşuda daha az bir güç üretebilir, ancak bu güç daha uzun süre sürdürülebilir olduğundan ortalama 0.2 beygir gücü civarında kalır.
Arabalarda motor hacmi, piston kolu uzunluğu ile oynayarak farklı ihtiyaçlar için farklı motor kombinasyonları ile karşılama imkânı var. Peki biz koşucular için durum ne olacak. Öncelikle genetik olarak bacak kasları, uzunluğu ve daha teknik kas yapısına bağlı. Mevcut bu yapı üzerine yapılacak antrenmanlar ile tork ve BG geliştirilebilir. İnsanlar için diğer bir konu da sağlık açısından ne yapmalıyız, günde onbin adım yürüyüş mü, maraton mu yoksa HIIT denen ve son yıllarda önemi anlaşılan yüksek yoğunluk fakat kısa süreli patlamalar mı? Elit koşucular ve bu işten ekmek yiyenler için zaten olay baştan bellidir. Usain Bolt ya da Eliud Kipchoge 100 metre ve maraton için yaratılmış.
Biz sağlık için koşanlar için maalesef tek bir yöntem yetmiyor, hem dayanıklılık için uzun mesafeler hem de HIIT tipi patlamalı koşular yani sürat farklı kazanımlar sağladığı için haftalık programda yer verilmesi faydalı olan koşu türleridir.