Ayarı Kaçanlar Podcast

21 Bölüm oldukça güzeldi. Gerçekten bıçak sırtı bir konuydu, daha uzun süre netleşemeyecek gibi görünüyor.

Yıllar boyunca kesin, mutlak bir karara varabilmek için Bilim’i bir kurtarıcı gibi görmüşler ama aslında başarıya ulaşamamalarının nedeni de Boğaziçi’nden Profesör Veysi Erkcan Özcan’ın Bilim tanımında saklı.

" Bilimin amacı bir şeyin varlığını ya da yokluğunu kanıtlamak değildir. Bilimin amacı düzenli olarak bildiğim şeyi genişletmektir. Aslında doğruyu bulmuyoruz, yanlışları eliyoruz. "

Anlatılan olaylar tam da yukarıdaki tanıma uyan bir örnek oluşturmuş. İlk zamanlar görsel olarak dış üreme organlarını inceleyerek karar vermişler. Sonra bu doğru değil diyerek kromozomlara göre karar vermişler. Yıllar sonra bunun da yanlış olduğu anlaşılmış Testosteron seviyesi belirleyici olmuş. Yakında belki de o testosterenon’un ne kadarının kullanılabildiğine göre karar verilecek.

6 Beğeni
  1. bölüm Ercan Arslan’ın konuk olduğu bölüm ruhumu baya daralttı, atletizmde yönetimden sponsorluklara.Stravadan kaç milli atletin antrenman koşularını görebildik yada ODTÜ Anıttepe pistlerinde koşusuna tanık olup, Eymir yarışlarında görebildik.Yolu açık olsun.
3 Beğeni

Bugün uzun koşumda 2. bölümden başlayarak 4 bölüm art arda dinledim ve çok beğendim. Özellikle @spinodal 'in sakinleştirici ses tonu bana çok iyi geldi :slight_smile:

Eski bölümleri şimdi dinleyince pandeminin başı ve bilinmezlik, izmir depremi gibi konular su yüzüne çıkıyor ve geçen yılın bir özetini dinliyormuş gibi oluyorsunuz, deprem sonrası ne oldu ne yapıldı akılda deli sorular…

Emeğiniz için teşekkür ederim.

5 Beğeni

Ercan Arslan’ın kendi başına bu sürelere çıktığını bilmiyordum, dinlerken gerçekten takdir ettim kendisini, bırakması ise ayrıca üzücü. Tabi kendince haklı.
Asıl şaşırdığım milli takıma transfer atletlerin Türkiye’de ikamet etmemesi, aslında yarışlarda yanlarında Türk Bayrağı görünmesi dışında bir yararı olmadığını öğrenmek oldu. Antrenmanlar birlikte oluyordur, milli takım havası oluyordur diye düşünüyordum. Sadece pasaport olarak vatandaş olan, ülkeye ve diğer milli sporculara ya da adaylarına katkısı olmayan kişilere yatırım yapılması bana pek mantıklı gelmedi.

8 Beğeni

Türk olmamaları, lejyonerlik, devşirme olmaları hissiyat bakımdan bir eksi olsada objektif olarak bence bir problem yok, görünürlüğü ve genç nesilleri etkilemesinde maksimum etkiyi versinler yeter. Alt yapıda ve içeride gerçekten neler olduğuna dair aramızdan birileri bir bilgi verebilse keşke?

2 Beğeni

Petar Naumoski, Conrad McRae dediğimde kafanda birşeyler canlanıyorsa.

Bekele, Kipchoge, Hicham El Guerrouj, Haile Gebrselassie, Killian,(ekleme) Kouros, Farah, Sifan Hassan, Elaine Thompson, Shelly‑Ann Fraser denildiğinde koşuya aşık oluyorsan.

5 pace ile 5km koşan kanlı canlı bir amatör koşucuyu piste görüp hayran oluyorsan.

(Ekleme) 19 Mayıs’ta 19 saat koşu bandında koşan arkadaşı destekliyorsan.

Bunlar çok daha büyük örnek, gençliğe koşuyu sevdirecek durumlar.

Devşirme sporcular genç nesli total runing production youtube videoları kadar etkileyebilse keşke.Tez konusu olabilir, devşirmenin yıllara göre dağılımı, alinan sonuçlar, 5-10-15 yıl içerisinde o dallardaki Türkiye doğumlu sporculardaki dereceler , gelişim. Devşirme yürüyüşçü yok ama yürüyüşe spor olarak erkek kadın ilgisi, dereceler, rekorlar gözlenebilmekte.

4 Beğeni

Dün yaptığım koşu esnasında dinledim ve mühiş keyif aldım. henüz iki bölüm dinleme şansım oldu fakat kulaklarıklarımı takayım, kendi dünyamda koşayım tarzı spor yapan bir insan olarak çok keyifli zaman geçerdiğimi belirtmek isterim. umarım koşu sporu ile ilgilenen herkesin dinleme şansı olur.

5 Beğeni

Olimpiyat bölümünde ROC konusuna istinaden yazmak istedim,

Rusya’nın cezalandırılması sonucu ROC yani Rusya Olimpiyat Komitesi olarak olimpiyatlara katılan Rus kafile bana da garip gelmişti ilk rastladığımda ancak sonradan bu fikre ısındım. Çünkü ceza alan kurum Rusya Devletiyken, bu devletin sınırlarındaki sporcuların olimpiyattan men edilmesi gibi bir cezanın, bu sporculara yönelik ağır ve haksız olacağını düşündüm.

Sonuç itibariyle olimpiyat tarihine ROC olarak girmiş bir takımla birlikte Rusya devletinin aldığı ceza tarihselleşirken, bu organizasyonla hiçbir şekilde bağlantısı olmayabilecek sporcu vatandaşlar spor hayatlarını sürdürebilmiş oldu.


Severek takipteyiz.

2 Beğeni

Teşekkürler…

Evet ama eskiden bu tür sporcular ‘bağımsız sporcu’ gibi isimlerle katılırlardı. Şimdi komitenin adında Rusya geçince, logosunu Rusya bayrağının renkleriyle yapınca ve bir de formaları Rusya bayrağı renklerinde olunca devlete ve kurumlarına verilen ceza komik kaldı. Bu sporcular ‘bağımsız’ olarak bambaşka renklerle katılsalardı çok daha iyi olurdu diye düşünüyorum.

Öte yandan zaten spordaki bu ülke, devlet, millet konularında çok farklı düşünüyorum. Bence ülkeler değil bireyler yarışıyor olmalı. Ama bu çok büyük ve derin bir tartışma konusu.

4 Beğeni

Ayarı kaçanlardan birinin belgeseli:

Türkiye’de yayınlanalı 10 gün olmuş.

5 Beğeni
  1. Bölümde de söylendiği üzere 1 yıl geçmiş Ayarı Kaçanlar’da.ilk 2-3 dakika naber, nasılsın kısımlarından dünyaya dair olup biten nice şeyler çıkar.Nice yıllar ve yayınlara.
3 Beğeni

Tatyana McFadden bugünkü Chicago maratonunda 9.kez tekerlekli sandalye kategorisinde birinci bitirdi.

NetFlix belgeselinde kendisinden de bahsedilmiş.
Rising Phoenix (Anka Yükseliyor: Paralimpik Oyunları’nın Hikâyesi)
Fragman:

Ayarı kaçanlarda bölüm olarak kesinlikle yer alacaktır paralimpik atletler.

4 Beğeni

Ayarı Kaçanlar Hakkında Kalibrasyonsuzluk;

Mert Abi , Can Merhaba :blush:;

Koşu sporuna ve Podcast olayına yeni başlamış biri olarak hislerimi paylaşarak katkım olmasını umuyorum.Bölümlerin tamamını dinleyip bloglardaki yazılarınızın bir kısmını okuduktan sonra,benim hislerim şöyledir.

Kendimin ayarı eskiden beri etrafımdakilere göre kaçıktı.Fakat koşu anlamında temmuz ayından beri kalibrasyon problemi yaşıyorum ve dikiş tutmuyor. Şimdilik 15k ve 21k koşuları bitti sırada 42k var. Kız babası olarak 60 yaşıma geldiğimde kızımla koşmak olan niyetim güncellendi.Koşudan başka bir şeye konsantre olamıyorum.ve evet bağımlıyım.

Öncelikle ilk teşekkürümü bizi yıllar öncesinin TRT (ve NTV ilk zamanları) hatta BBC kalitesinde bir yayınla tanıştırdığınız için etmek istiyorum. Dolu dolu ve yüksek yoğunlukta bilgi ve entelektüel birikim olarak müthiş bir lezzet sunuyorsunuz.Tabi bunda en önemli etkenlerden biri her sporcuda olması gereken edep-tevazunun getirdiği “KALİTE” anlayışı. Benim yaş grubumda (39) ortalama bir insanın yüksek tempoda iş ve ev hayatımızın ortasında hem antrenman yapıp hem çocuklarla ilgilenip ayrıca koşu ile ilgili biligi topladıktan sonra bu anlamda entelletüel donanım ya da bilgi birikiminize etkide bulunmak çok zorlaşıyor.Siz şanslılardan farklı olarak zaten spor çevresi olmayan konuşmaya hasret olan bizlerin Tam da bu noktada sizi “Keşfetmek” hazine bulmaktan farksız.

Acizane – Nacizane birkaç not alarak değerlendirme yapmak isterim;

Evvela en başında “Ayarı Kaçma” kavramı ve insanın bu anlamda kendini bilme(me)si güzel bir şey.

Dönüp duranlar bölümünde hamster kavramı sevimliydi.Fit moruklar kısmında tam kendim öyle miyim derken daha erken olduğumu ama bahsi geçen morukların başka bir evrende olduğunu anladım.Daha sonra Spartatlon ve Hz . Kouros konusunda cehaletimi öğrendim. Endüstriyel spor-ve endüstriyel futbol- dünyasında henüz daha spor endüstrisi oluşmamışken her şeyi saf haliyle başarmış olan ayarı kaçıkların Hz Pir’ri Kouros…Bu dönemlerde Maradona bana bu hissi verirdi ama Rahmetli bile kapitalizmin parçası olmuştu.Kouros Reis’in hakkını verdiğiniz için teşekkür ederim.Japonlar bölümüne geldiğimizde konuşulanlara inanamaz oldum. Çok sevdiğim bir kültürden en sevdiğim konu hakkında nasıl haberim olmadığını farkettim Ama inanılmaz olan anime falan deniyor Shingeki No kyojin deniyor (bu arada Naruto,Bleach ve One Peace tavsiye ederim) ben tabii ki sizi dinlediğim için bir kez daha mutlu oluyorum.

Gelelim Gözden Kaçan ayarı kaçanlara roma olimpiyatlarını destansı biçimde yalın ayak başı kabak koşan üstelik rekor kırarak altın madalyayı kazanan merhum Abebe Bikila’yı gözden kaçırmanıza inanamadım.Üstelik 29. Bölümdeki ayakkabı ve cihaz bölümüne de sizi destekler nitelikte elini masaya vurabilirdi.Hatta bir sonraki olimpiyatı da kazanan ilk insan olarak “Ayarı Kaçıklığın” doktorasını da yapmış oluyordu.

Zamanın spora etkisi bölümü ile katkım şu olsun sadece internet olmasaydı ben uzun mesafe koşamazdım.Hatta bunun imkansız bir şey olabileceğine inanırdım. Net.Bir de futbolda gol atan adama mikrofon uzatılırdı.ne günlerdi…

  1. Bölümle alakalı derinden yaralandım Ercan Arslan’ın anlattıklarına çok üzüldüm sessiz kalamadım Hz İbrahim’in ateşine su taşıyan karınca misali CİMER’e yazı yazdım.Etkisi olmasa bile bir sıfırdan büyüktür diyelim.Etkisi olursa ne ala…

Bir de eleştirim söz konusu.Müdüriyet Hanımefendi’ye arz ederim.Levent Dönmez Hoca bu konuya ne der bilmiyorum ama Türkçe kullanımınız ve özeninize duyduğum hayranlıkla birlikte yabancı kökenli sözcük kullanımını (bknz spartatlon bölümü- destek ekibi-crew interval-aralıklı vs) yinelemeniz.Bir de Türkiye’de yok İngiltere’de var adamlar yapar bizde zor gibi vs (bazen benim de yaptığım) üslüp sizden duyunca özgüvenime dokunuyor.Bizim sporculara nasıl yansıyor konusu bende büyük bir soru işareti olarak duruyor keşke güzel yansısa (bknz bölüm 17- 18:50) :blush: Ülkemizde tel örgüler 2013’te kalktı…(b:20)

Peçeteye yazdığım çalma listesi şarkılarım ise şu şekilde Led zeppelin – stairway to heaven ve STYX – Man in the wilderness.Burada da bir çok şarkı var aslında ama racona uyup iki adet yazıyorum. Artık bende şarkı dinlerken şöyle bir şey başladı “Hah bu şarkı tam ayarı kaçanlar çalma listesi için” gibi.Tabi artık Ayarı Kaçanlar Öneriler adlı liste aynı zamanda benim listem.Zaten siz müzik açıklamaya başladığınız andan itibaren bende bi paranoya ve şizofreni oluştu.Acaba ben bu adamları tanıyor muyum? Anime spor,müzik falan şaşırdım açıkçası.

Sizden ricam ise tarihte ve günümüzde Türk ayarı kaçanlar. Çok yok ise nasıl kaçarlar.Bir de (ihtiyacım olmamasına rağmen) işin maliyet kısmı .Çünkü dümdüz koşu dediğimizin bile endüstriyel spor ortamında maliyeti var.İnsanı özendiriyorlar .Peki asgari ücret alan veya öğrenci olan ,spor aşkı ile yanan tutuşan yurdum insanı bırakın Budapeşte’de Hamburg’ta koşmayı (varna -bosna bile) Antalyadaki Runanatoliya veya ironman’e (veya triatlona) nasıl katılacak ya da hazırlanacak? Ekipman maliyetleri hakkında veya dar gelirlilerin izlemesi gereken yollar hakkında da aydınlatmanızı beklerim.

Gerçekten belki küçük bir çevrede sesinizi duyan sayısı az miktarda.Ama sizi motive açısından yaptığınız iş bugünün çok ötesinde.Eminim bir çok kişi ve o kişinin emeğine ve dimağına katkıda bulunuyor ve bulunacaksınız.Minnet ile teşekkür ediyorum

İyi antrenmanlar

Tümay YILDIZ - Manisa

12 Beğeni

Harika geri bildirim. Emek verip detaylica yazdiginiz ve ozellikle gelisime acik yonlere parmak bastiginiz icin cok tesekkurler.

6 Beğeni

Spotify yıllığı yayınlandı. En çok dinlediğim PodCast Ayarı Kaçanlar olmuş. Ben kendi adıma teşekkür ediyorum tüm emeği geçenlere. Hem Podcast hemde Spotify listesi bana koşularımda eşlik etti. Umarım yeni yılda da bu kaliteli yayın devam eder.

6 Beğeni

Bende birkaç şey yazmak isterim. Açıkcası podcast dünyası ile yaklaşık bir buçuk yıl önce tanışmış oldum. İlk tanıştığım podcast te @spinodal ve @ilgaz (umarım doğru etiketledim) ın yaptığı koşturmaca podcasti oldu. Aslında koşu ile ilgili ne var diye ararken buldum. Trafikte işe giderken geçen yıl 60 bölümün 60 ını da dinledim. Bazı yerleri durdurarak dinledim. Açıkçası artık o podcastler eski olmasına ve bazı bölümlerde o zamanki teknoloji vs den seste problem olsa bile dinledim. Koşu dünyasını anlamam noktasında bana çok çok yardımcı oldu. Yani mesela yarışlar ile ilgili yorumları , değerlendirmeleri bile dinledim her ne kadar yarışların üzerinden yıllar geçmiş olsa bile. Çünkü konsepti anlamama çok yardımcı oldular. Birde açıkçası çok ama çok keyifli idiler. @spinodal ve @ilgaz a gerçekten teşekkür ederim bu vesileyle. Gerçi @ilgaz sanırım koşuyu bıraktı ya da benim haberim yok bilemiyorum. Ama gerçekten çok keyiflilerdi. Ayarı kaçanları da dinliyorum ve keyif alıyorum. Bazen bir kaç bölüm biriktirip öyle dinliyorum. Ayarı Kaçanlar da sadece ilgimi çekmeyen kısım müziklerle ilgili tavsiyeler kısmı. Müzik tarzı olarak bana hitap etmediğinden olsa gerek . Ama sorun değil. İsteyen müzikle ilgili kısmı atlayabilir sonuçta. Tekrar koşu dünyasına bu iki kıymetli podcastleri kazandıran @spinodal , @ilgaz ve @canozbek e teşekkürler…Aynen devam…

7 Beğeni

Koşturmaca’yı anmamak olmazdı gerçekten. :clap:

Benim listemde de ayarı kaçanlar 2. sırada. :+1:

5 Beğeni

ve bölümler bitince tabii ki koşturmaca podcast’e başladım. Ama @spinodal Mert abi 36 yaşındayım Ankara’dayım diye başlayınca hüzünlendim kendime… :pensive:

2 Beğeni

Bu arada ayarı kaçan Western state çekilişler belli oldu.Türkiye’den kimse yok, ama sevindirici olan Kanada’dan Aytuğ Çelikbaş yer almakta.

8 Beğeni
  1. Bölüm Aykut Ç. ile efsane olmuş!. :clap:
9 Beğeni