Yarış sonuçlarında yaş grupları hakkında

Hepimiz biliyoruz, koşu yarışlarında sonuçlar genel sıralama (çoğu zaman erkek, kadın ayrı ayrı) ve yaş grupları olarak yapılıyor. Yaş gruplarının bölümlendirilmesinde çok çeşitli yaklaşımlar görebiliyoruz. Kimi organizasyonlar sadece gençler ve veteranlar (masterlar) olarak 30’dan, 35’ten veya 40’tan ikiye ayırıyor kimisi onlu yaş grupları yapıyor (30-39,40-49 veya 35-44,45-54 gibi), kimisi ise daha da çok grup olacak şekilde beşli gruplar (30-34,35-39 gibi) belirliyor. Yaş gruplarının olmasını anlamlı, faydalı ve güzel buluyorum. Çünkü hepimizin bildiği gibi yaş ilerledikçe performans (kişiye göre miktarı değişkenlik gösterse de muhakkak) düşüyor. 47 yaşında birinin yarış derecesini 28 yaşında biriyle karşılaştırmak adaletli olmayacaktır. Bu her iki taraf içinde anlam ifade etmeyeceği gibi -her ne kadar nedeni kaçınılmaz olsa da- moral bozucu olabilir. Yaklaşık aynı yaşlardaki insanların sonuçlarını birbiriyle karşılaştırmak çok daha anlamlı ve motive edici olur. Dolayısıyla bu uygulama her ne şekilde olursa olsun çok işe yarıyor. Ancak bu uygulamanın sonuçları ile ilgili beni düşündüren bir şey var.

Eğer genel sıralamada bir koşucunun üzerinde onun yaş grubundan daha büyük yaş gruplarında birileri varsa onun kendi yaş grubunda dereceye girmesini anlamlı da bulmuyorum. Bu konuda daha önce kimsenin yorum yaptığını veya bir şeyler yazdığını duymadım. Genellikle insanlar bu detayı fark etmiyor veya görmezden geliyor olabilir ancak benim başıma geldiğinde biraz rahatsız oluyorum. Tam olarak ne demek istediğimi bir örnekle açıklayayım. Örnek koşucumuz 36 yaşında olsun. Yarış sonuçları da 18-29, 30-39, 40-49, 50-59, 60+ şeklinde yaş grupları şeklinde açıklansın. Aşağıdaki gibi bir tablo düşünelim. (O: overall, genel sıralama; G: gender, cinsiyet; AG: age group, yaş grubu)

               | Category | O  | G | AG
Sheldon Klein  | M 18-29  | 1  | 1 | 1
Bert Shelton   | M 30-39  | 2  | 2 | 1 
Jaime Hoffman  | M 40-49  | 3  | 3 | 1 
Audrey Byrd    | F 18-29  | 4  | 1 | 1 
Adam Black     | M 40-49  | 5  | 4 | 2 
Olivia Newman  | F 30-39  | 6  | 2 | 1 
Ann Schultz    | F 30-39  | 7  | 3 | 2 
Ira Johnson    | M 50-59  | 8  | 5 | 1 
John Tyler     | M 30-39  | 9  | 6 | 2 
Pedro Ramsey   | M 40-49  | 10 | 7 | 3 

Benim de birçok yarışta benzer sonuçlar aldığım oldu ama kendimden veya birinden örnek vermek yerine rastgele isimler seçmeyi uygun buldum. Şimdi sevgili John Tyler yaş grubunda genel sıralamada 9., erkeklerde 6. ve kendi yaş grubunda 2.lik olmuş durumda. Bana sorarsanız buradaki yaş grubunda ikincilik çok anlamlı değil. Çünkü ondan hızlı olan daha yaşlı gruptan ve farklı cinsiyetten üçer tane koşucu var listede. Ira Johnson’un yaş grubu 1.liği ise gerçek ve geçerli. Lütfen yanlış anlaşılmasın, ne ayrımcılık yapmak istiyorum ne de kimsenin derecesine gölge düşürmek. Benim başıma böyle bir şey geldiğinde sonuçlarımı söylerken/paylaşırken biraz çekiniyorum ve “öyle ama benden hızlı olan benden daha yaşlı atletler ve kadın koşucular vardı” gibi bir açıklama yapmak zorunda hissediyorum kendimi.

Acaba yaş gruplarında sıralama yapılırken buna dikkat edilmeli mi? Benim fikrim edilmesi gerektiği yönünde ama hem bunu hesaplamak hem de koşuculara açıklamak/kabul ettirmek çok zor olabilir. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

4 Beğeni

Acaba yeni yarış raporumda girdiğim sonuç kısmından ötürü mü böyle bir açıklama yaptınız, merak ettim. :smile: Hassasiyetinizi makul buluyorum. Sonuçları kimin, ne amaçla okuduğu veya işittiği sorgulanabilir. Bana kalırsa sonuçları listeden okuyan katılımcılar kendi altına, üstüne güzelce bakıp, durumu aynı bahsettiğiniz şekilde değerlendirir, başarıları takdir edebilir. Katılmayıp ama ilgilenenler de benzer şekilde bakar. ‘Kaçıncı oldun? Kaç kişi vardı? ’ sorusunu soran nispeten daha olayın dışında kimseler için bu detaylı analizi yapmak hem uzun hem de akıl karıştırıcı olabilir ve belki pek de bu teknik ilgiyi kastetmiyor olabilir.

Sonuçları katılımcılar olarak tam anlamıyla takdir edebilmek için, zamanlama ve genel/cinsiyet/yaş sıralamalarının dışında, kişiye özel durumları da aslında değerlendirmek gerekir. Misal, geçtiğimiz Kaçkar Ultra’da ‘Ameliyat geçirdim, 2 yıldır koşmuyordum.’ diyip kürsüye çıkan, ‘İlk ultramdı, seni takip ettim’ diyip çok iyi bir derece yapanlarla sohbet ettim. Bu tarz bilgileri sonuçlar ne yazık ki göstermiyor ama bir excel tablosunun çok daha ötesine geçen samimiyet ve takdir sağlıyor. Eh, bunun için de yarışa katılmak ve/veya katılımcılar hakkında olabildiğince bilgilenmek gerekiyor sanırım. Zaten sadece sonuçlara odaklanmak, sanırım koşu kültürünün asıl güzelliğini kaçırmak olacaktır.

2 Beğeni

@spinodal kesinlikle haklısın ve anlattığın gibi bir sistem çok daha adil bir sistem olur, ama özellikle yol maratonlarında bırak derece-para ödülünü; daha komedi şeyler için kavga eden insanlar gördüğüm için bu anlayışı değiştirmek zor.

En son Trabzon Yarı Maratonunu kendi yaş grubumda 3ncü bitirdiğim için kupa ve 200tl para ödülü aldım.Ama şansıma kendi yaş grubumda katılan sayısı az olduğu için bu ödülü alabildim.Bitirme derecemle ne 40-45 nede 45-50 kategorisinde bırak 3ncülüğü ilk 10’a bile giremezdim.Şimdi benim yarışta kupa ve derece yaptım diye hava atmam ne derece doğru bir davranış olur.

3 Beğeni

Çok güzel bir konuya değinmişsin Mert; ama senin hassasiyetinde olan kişi sayısı maalesef son derece az. Bırak çekinmeyi, HIM (Half Iron Man) bitirip kendini IM (Iron Man) ilan eden, hem Yarı Maraton hem Maraton koşulan bir organizasyonda Yarı Maraton’da kendi yaş grubunda 3. olup; kendini “Maraton 3.sü” olarak ilan eden sporcuların (!) olduğu bir ülkede yaşıyoruz maalesef. Buna en iyi çözüm “Age-Graded” (nasıl tercüme edilir, bilemedim) yarış sonucu hesaplama sanırım. Ama şu ana kadar ülkemizde bu hesaplama yöntemi ile hesaplama yapıldı mı, emin olamadım… Sen de değinmiştin blogunda bu konuya diye hatırlıyorum… http://www.howardgrubb.co.uk/athletics/wmalookup15.html

1 Beğeni

Bu benim çok uzun süredir kafamı kurcalayan bir mesele. Yarış raporunu okudum ama sonuca dikkat etmemiştim; kaldı ki tüm sonuçları da bilmiyorum. Kesinlikle onunla ilgisi yok. :blush:

@spinodal 'ın hassasiyetini anlamakla birlikte, aynı fikirde değilim.Zaten ondan sonra mesaj atanlar da konuyu asıl noktaya çekmişler. Tasnif yapılmasından çok insanların bununla övünmesi zannedersem sıkıntı oluyor.
Ama yine de rasyonel olarak düşünmek gerekirse bu yarışta John Tyler ve sadece 30-39 yaş aralığındaki sporcular olsaydı; John Tyler birinci olacaktı.
Ayrıca senin dediğin senaryoda 30-39 yaş aralığında tasnif olmaması demektir ki bu da mantıksız olur.
Şu noktaya katılıyorum ( ben de aynısını yapıyorum) yarışı şu kadar sürede bitirdim ama beni geçen 3 tane 70 yaş üstü vardı vs. gibi söylüyorum.Bunu söylemezsem huzurlu hissedemiyorum.

Age-graded listeler kisinin kendini diger yas gruplarina gore degerlendirmesi icin veya kendisini 10,20,30 yil onceki haliyle karsilastirmasi icin cok faydali. Ama asil listenin yerine gecsin denirse beraberinde baska sorunlar getirir.

Ornegin 100-200 gibi sprint branslarinda siyahlarin beyazlara gore genetik bazi avantajlari bulundugu biliniyorken, beyazlar da kendi surelerinin bir katsayi ile carpilmasini (race-graded?) talep ederlerse ne olacak? Siyahlar da bizim slow twitch’ler biraz eksik, o yuzden belli bir saatten uzun dayaniklilik yarislarinda bizim sureyi de bir katsayi ile carpmak gerekir diyebilirler. Sonucta yas gibi irk da insanin kendi elinde olan bir sey degil.

Bu sistemde dunya rekorlari nasil ele alinacak? Garip (!) bir sekilde yaslanmasina ragmen hizlanan Justin Gatlin iki yil sonra 9:68 kosar da, bu sure yasa oranlandiginda Bolt’un 9:58’inden daha iyi bir zaman derse ne olacak?

Ucuncu dunya ulkelerinin imkansizliklar icindeki sporculari icin bir katsayi olabilir mi?

Ya John Tyler butun bu olaylardan etkilenip olayi abartir ve derse ki, ben kosmaya daha 3-4 yil once basladim, benim onumdeki 47 yasinda ama 25 yildir kosuyor, ustelik emekli olmus, tek isi bu. Ben haftada 50 saat calisiyorum, zaten bacagim da sakat, buna gore yeni bir hesaplama talep ediyorum! vs. vs.

Isin bir de ters yonu var, agirlikli olarak 30-40 yas arasindakilerin kazandigi WS 100 gibi bir yarista 20 yasindaki J. Hazen’in 3. olmasi gibi durumlar var, o da kendisinin boyle bir yaris icin “fazla genc” oldugunu ileri surerek bir yas hesaplamasi talep edebilir :slight_smile:

Sonucta onemli olan yaris sonucunu Cenk’in ornegindeki gibi dogru sekilde ortaya koymak. Ondan sonra biraz dikkatli bakan biri degerlendirmesini yapacaktir zaten. En azindan yapabilmelidir.

5 Beğeni

Bunu ben de düşündüm, uzun süren yarışlarda (ultramaraton veya ironman gibi) çok genç olmak da dezavantaj olabiliyor. Senin verdiğin örnek çok uygun olmuş.

Ama düşüncem anlaşılır değil mi?

2 Beğeni

Merhaba,

Daha önce hiç düşünmediğim bir noktaya değinmişsiniz, belki de yaş kategorilerinde o kadar derece alamamış olmamdan kaynaklı :smile: Çok doğru bir nokta…

Ancak tanım olarak tespitinize katılmıyorum, neticede bir atletin o yaş grubu içerisindeki sıralamasını veriyor mevcut uygulama. Örnek vermek gerekirse “40-45 yaş kategorisinde 3. oldu” deniliyor mesela. Her halükarda anlamlı bir 3.lük oluyor bu benim perspektifimden.

Öte yandan bu uygulamanın belirttiğiniz çıkış noktasını düşündüğünüzde algısal bir karmaşa meydana geliyor ki burada size katılırım.

Kısacası, nereden bakıldığına bağlı, benim önerim mevcut sistemi devam ettirip, daha yaşlı olup daha genç gruplardan da iyi derece yapmış kişiye ilave bir ünvan getirmek olurdu ki bu her iki atlet için de daha pozitif bir sonuç ortaya çıkarır.

Mesela iki atletimiz var

  1. atlet 30-35 yaş grubunda 1.
  2. atlet 35-40 yaş grubunda 1. ve ayrıca 30-35 yaş grubu 1. sinden daha iyi derece yapmış.

Bu durumda 1.atletin kategori birinciliği kalıp 2.atlete ilave bir derece tanımlanabilir.

Sadece fikir… :smile:

Selamlar,

Ümit

Ben yaş gruplarını daha çok kişi kürsüye çıksın, daha çok kişinin gönlü görülsün diye yapıldığını düşünüyorum. Bence anlamsız. Çünkü Aykut’un da dediği gibi yaş haricinde de çok çok fazla etken var. 27 haziranda Saint Petersburg maratonunda 1941 doğumlu bir koşucu 3:25:00 ile 42k yı bitirdi. Bunlar varken ben yaş grubumda aldığım dereceyi söylemeye utanırım

İlk maratonunu koşan seni takip eden dumbuk benim abi. Nasıl bir tempoyla gitmem gerektiğini bilemedigim için seni kerteriz aldım öne geçince yavasladim falan hatta .Kendini kullanılmış hissetmiyorsundur umarım :smile: 30 km den sonra oldu bu iş biter artık deyip hizlanip sana veda ettim :smile: @spinodal in yazdıklarına tamamen katiliyorum .Ancak koşu dünyasını dışında birine bunu anlatmak imkansız .Tek baktıkları para aliyon mu ?:slight_smile: Ama bak sen beni anlamış ve takdir etmişsin gerisi çok önemli değil benim açımdan . Yani az sayıda insanız önce bunu kabul edip kalanı öz disiplinle aşarız diye düşünüyorum . Dağcılık yapmayanin birinin dağcının başa çıktığı zorlukları anlayamacagi gibi bizleri başkasının anlaması zor.O yüzden bizler konuşmalarımız da daha dikkatli olsak yeter.Örneğin ben Kaçkar Ultra yerine Kaçkar Dağ Maratonu demeyi tercih ediyorum. Bu ultraysa Spartatlon ne diye düşünüyorum.

2 Beğeni