Vodafone İstanbul Maratonu 2019

Mersin Maratonu 22 Mart 2020’de yapılacakmış. Sitesinde öyle bir bilgi mevcut.

1 Beğeni

Bizim şehrimizin organizasyonuna sahip çıkmamız gerektiği fikrine katılıyorum ama @okmali’nin de bahsettiği gibi gerçekçi olmak gerek. Nasıl berbere girip bir saç tıraşı ile kimse Brad Pitt’e dönüşmüyorsa, bu organizasyon da bu haliyle uluslararası bir koşuya dönüşüme veya insanlara koşuyu sevdirme potansiyelini barındırmıyor.

Birçok büyük ölçekli sorunun çözümünde benzer kalıplar devreye giriyor. Misal, poşet kullanımının bireysel bir sorumluluğa bağlanması gibi. Sanki çözümün kilit rolü tüketici veya kullanıcıymış algısı… Bizim konumuz Maraton’da da katılmazsak, zarar görecekmiş algısı buna eşdeğer. Oysa katılımcıların sorumluluğu indirek ve ikincil. Hatta yeri geldiğinde katılmamak bile bir destek biçimi olabilir, eğer koşullar katılmamayı gerektiriyorsa.

Önce organizasyon komitesinin ana hatları ile bu koşuyu nasıl yapmak istediğine, neler yapabileceğine, neler yapamayacağına karar vermesi gerekiyor. Lojistik bu işin temelini oluşturuyor ve aşikâr bir şekilde mevcut kaynaklar kötü kullanılıyor.

Halk yürüyüşü kısmı tam bir sirk. Işi fazlasıyla zora soktuğu gibi köprüde tavla oynayıp çay içenleri özendirmek dışında da bir işe yaradığı yok.

Dünyanın geri kalanında sub 2 denemeleri alkışlanırken biz olimpiyat barajını alkışlıyoruz. Biçimleri farklı olsa da özünde papaz eriğini İmam eriğine dönüştüren düşünceden çok farklı değil. Bize de kıraathane sohbeti yapmak kalıyor…

8 Beğeni

Ben 2016 ve 2017 de koştum, aslında ilk koşumda bir daha koşmam diye düşünsem de 2017’de o tarihlerde İstanbul’da olacağım için kayıt olup koşmuştum. 2016’dan sonra 2017 ile Eyüp kısmının çıkarılması parkuru bence daha sıkıcı hale getirdi. Yönetimin değişmesi bende açıkçası biraz heyecan uyandırdı, kayıt için güzel mesajlar ve mail geldi organizasyondan. Bu sebeple koşayım hadi deyip siteyi açınca aynı parkuru gördüğüm için eski duygularımı hatırlayıp vazgeçtim. 42K parkuru bu şekli ile kaldığı müddetçe katılmayı düşünmüyorum.
Bence yapılması gerekenler sırayla;
-Ulaşım ve start alanındaki sorunlara çözüm bulunmalı.
-Halk koşusu kesinlikle maraton ile aynı gün olmamalı ya da kaldırılmalı.
-Parkur mutlaka değişmeli, Beşiktaş’a inince Ortaköy-Bebek istikametine gidilebilir. Aynı yolda 2-3 tur bile yapılmasını Sirkeci’den sonra Bakırköy’e sahilden gitmeye yeğlerim.

Not: 2 katılışımda da eşya otobüslerini rahatça ve sorun olmadan kullandım.

2 Beğeni

Bu cümlenin (özellikle sirk kelimesinin) yanlış anlaşılmaya çok müsait olduğunu düşünüyorum. Sayın @mgunes, sizi bu cümleyi değiştirmeye davet ediyorum.

Hassasiyetiniz için çok teşekkür ederim ama yanlış anlamak isteyen bir zihin her türlü yanlış anlayacaktır veya arayacaktır, bir köprü kurmak isteyen de soyut anlam zenginliğini kullanarak kendi referans aralığında o kelime ne ifade ediyorsa onunla bütünleyecektir. Sirkler çok renkli yerlerdir, olumlu veya olumsuz algısı bireyin kendi tecrübelerine, hayat görüşüne, beklentilerine göre sonsuz değişkenlik gösterir. Nihayetinde bizim konumuz da maraton, buradaki okuyucular da soyutlamaları anlayacak zenginlikte. Yine de uyarınız için çok teşekkür ederim.

6 Beğeni

Kayıtlara geçmesi açısından bu imgeyi bu yorumun altına eklemek isterim, teşekkürler…

Köprü üstünde tavla oynamayı bir tür cambazlık, hokkabazlık veya soytarılık olarak nitelendirdiğimi varsayalım. Konuya bir katkısı olmayıp dağıtacağını göz önünde bulundurarak dilerseniz bu anlam ayrılığını ikili sohbetimize taşıyalım. Zira bu kısmının diğer arkadaşların ilgisini çektiğini düşünmüyorum.

7 Beğeni

@Baris Bilgilendirdiğin için çok teşekkürler. Bir süredir organizasyon sitesine ulaşılamıyordu, tarih değişikliği yapmış olabileceklerini düşünemedim. Neyse ki bir maratondan daha olmamışız. :slight_smile:

1 Beğeni

Kusuruma bakmazsanız ikili sohbet teklifinizi kabul edemeyeceğim, zira yazdıklarımızın görülmesi gerektiğini düşünüyorum. Bununla beraber; benim bu konuya ekleyeceğim başka bir şey kalmamıştır. Teşekkür ederim…

Estağfurullah, ne kusuru, bilakis çok memnun olurum.

Evet ben de Mersin Maratonu’nun iptal edildiğini sanıyordum, çünkü daha önceki yıllarda Aralık ayında yapılmış sanırım. 22 Mart’ta olmasına sevindim, tarihi bana çok uygun görünüyor şimdilik…

1 Beğeni

Bir süredir foruma üyeliğim olmasına rağmen okuyucu olarak takılmaktaydım. Sanırım ilk yazım olduğundan öncelikle herkese merhaba. İstanbul Maratonu ve alt kategorilerdeki koşulardaki problemleri geçmiş yıllardan beri birçok yerde okuma şansım oldu. Geçen yıl 10K, bu yıl da 15K’ya katılım sağladığım için benim de yazma gereği duyduğum hususlar var. Olumlu durumlara çok uzatmadan değinirsem

  • Sürenin finişi geçer geçmez telefona sms ile gönderilmesi ve Spor İstanbul’un yarış öncesi attığı bilgilendirme mesajları gayet hoş.

  • Süre beyanına dayanan göğüs numarasındaki A,B,C,D diye giden kategoriler kesin çözüm olmasa da olumlu. İlk gelen sırayı kapar düzeninin azalması için daha somut bir uygulama diye düşünüyorum.

-Alt geçitte bol baslı müzik yayını baya iyi bir iş.

Olumsuzlara geçersek

-Öncelikle maraton koşusuna katılan yabancı bir dostumun şikayetlerinden bahsetmek isterim. Kendisinin Atina’dan sonra ikinci maratonu İstanbul’du. Geçtiğimiz hafta bir diz problemi başlamasına rağmen kararından vazgeçmeden katıldı yarışa. Ancak diz problemi yarışı kabusa çevirdi. Mülteci çocuklar için topladığı bağışların sorumluluğu aslında bırakması gereken maratonu acı dolu bir 6 saatte bitirdi. Ancak başlaması kalabalıktan dolayı 9.45i bulduğu için (sanırım dil engelinden dolayı başlangıç sırasını çözememiş ve 15klar ile birlikte başlamış) cut-off’a yakalandı ve finişe geldiğinde tüm organizasyon toplanmıştı. Biz kendisini teselli ettik cesaretinden ve azminden dolayı. Öyle ya, 42Kyı tamamlamıştı ağır bir sakatlığı göze alarak. Ancak gözlemlediği bazı şeyler kendisinin şahsi mücadelesini daha da zor hale getirmiş.

Bunlardan en önemlisi saat 14.00’a doğru istasyonların toplanması. Cut-off süresi 15.00 olmasına rağmen 30.km sonrasındaki istasyonların pılını pırtını toplayıp gitmesi bence kabul edilir gibi değil. Yol kenarına birkaç şişe bile bıraksalar bile büyük fayda sağlayacak iken bunu da yapmamışlar. Parayla satın almış koşucular suyu, parası olmayanlar diğer maratonculardan rica etmişler utana sıkıla. Standlar galiba görevlerinden kaytarmış, benim anladığım bu.

Diğer şikayeti de şenlik, eğlence vs gibi unsurların 15.kmden sonra bıçakla kesilir gibi bitmesi. Senelerdir devam eden Zeytinburnu ve Ataköy yalnızlığı aynı şekilde sürmekteymiş. Kaç kere yazıldı, uyarıldı bilmiyorum ama bu rota artık bıktırdı herkesi.

Ben 15k’da kalabalık haricinde halimden memnundum. Ama bir rota değişikliği herkes için iyi olacak sanırım. şahsen Spor İstanbul’daki olumlu değişimi görüyorum. Run TOFD ve İstanbulu Koşuyorum yarışlarında güzel hareketlenmeler var. Bu yılın Maraton organizasyonu ile ilgili de hataları yeni Spor İstanbul yönetimine yükleyemiyorum. Zira parkurundan kategorilere tüm organizasyonu ve sınırları belirlenmiş bir yarışı kucaklarında buldular. Ama önümüzdeki yıl beklentiler daha büyük olacak. Ben daha iyi olacağına inanıyorum.

3 Beğeni

Ben de facebookta paylaştığım görüşlerimi burada da yinelemek istiyorum:

  • Maraton parkuru malesef hala aynı ve berbat. Bu şehirden daha iyi bir parkur çıkarmak zor değil. Tarihi öğeleri ve denizi birleştirebiliriz. Old city kabul edilen şehir maratonlarını incelemeli yönetim. (Prag, viyana gibi…)

  • Maraton mesafesinde geçen seneye göre en büyük artı, bol bol su (teşekkürler Damla ekibi) ve enerji içeceği (powerade ve tercih etmesem de bir kaç redbull) istasyonu olmasıydı. Eksik olarak bu kadar sık olacağının bilgisi yarış broşüründe yoktu. Boş yere el matarası taşıdım. Yanımda getirmezdim bilseydim.

  • Maraton bitişindeki masaj ve fiztoterapi ekibine sonsuz teşekkürler. Bugün sorunsuz ve az acıyla yürüyebiliyorsam; dün yaptıkları harika destek sayesinde.

  • Finishi geçer geçmez gelen bitirme süresi SMSi taktire şayan. Yine sonuçları hızlı açıklamaları da memnuniyet verici.

  • Ulaşım hala sorun. Avrupa yakasında olanlar için dahi sorun çünkü köprüye o kadar erken varıp sabah ayazında 2 saat beklemek ve beklerken yorulmak kötü oluyor. Taksimdeki otobüs seferlerinin koordinasyonu geçen senelerden iyiydi o kesin.

  • Madalya gerçekten yakışmıyor ama seneye değişeceğine eminim. 41 kere maşallah gibi bir kültürel güzelliğimizi kullanabilirdik nazar boncuklu bir tasarımla diye düşünmeden edemedim. Yeni yönetimin dar zamanda bu detaylara inmesini beklemek adil olmaz.

  • 15K başlangıcında çok şikayet okudum ve 15k koşan arkadaşlarımdan da benzer şikayetler dinledim. Dalga yapılacaksa mutlaka önceki sene veya sene içindeki istanbul 10k etaplarındaki değerler gibi kesinleşmiş değerler baz alınmalı. Koşucunun kayıtlı bir koşusu yoksa en arkaya atılmalı ki bu hem adil olur, hem şikayetleri sıfırlar hem de sene içi koşulara katılımı arttırıcı bir motivasyon olur. Maraton katılımı görece az olduğu için onda gerek yok ama takip eden senelerde daha iyi pazarlanacağına inancım tam olduğu için onun da hazırlığı şimdiden yapılabilir. (Yabancıların da farklı resmi yarışları beyan etmeleri mümkün) Koşucunun beyanı için malesef o kültür seviyesinde değiliz özetle.

  • tshirtler adidas kalitesini yansıtıyordu. Geçen sene de iyiydi (biraz daha kalın bir kumaş idi) . Eksik ise renk haricinde tasarımda 15k ve 42k detaylarının olmaması idi. Aynı tasnif madalyada da eksikti. Renk ayrımına ek olarak koşulan değeri de görmek istiyoruz.

  • bitiriş süresi canlı ve anlık elde edildiğine göre finishte madalyaya kazımak ve gelecek senelerde kullanılabilecek bir ek gelir iyi olabilir. Yabancı maratonlarda gördüğümüz bir uygulama.

  • Fuar… zenginleştirilmeli. Kocaman alanda gereksiz bir sürü alan var. Zumba yapmaktansa iyi markaları, iyi indirimlerle görmeyi tercih edecekler daha fazladır eminim. Şu bağırtı gürültü işlerini anlayamıyorum ama belki de yaşlandık ondandır:)

  • marmaray farklı bir kurum olsada onda da ücretsiz seyahat olmali veya koşucular bilgilendirilmeli. Sorun yaşayanlar olmuş bilmedikleri için.

  • eşya otobüsleri 7:30da hareket edecek dendiği halde 8:30a kadar bekledi anonsu da bu yeni saatle değiştirilerek. Söylenene inandığımız için bir saat gereksiz üşüdük. (Kendime not: koşu başlamadan hemen önce atmalık kazak al yanına)

  • tuvaletler boldu ama felaketti. Yeri de yapısı da. Kadın olmadığım için şükrettim o derece.

Aklıma gelenler bunlar. Yeni yönetime %90 başarılı bu güzel organizasyon için teşekkür eder, seneye %99 yapacaklarına inancımın tam olduğunu söylemek isterim. Spor A.Ş. bir iki senedir gayet iyi gidiyordu. Üstüne tuğla eklemek de yeni yönetimin kalitesini gösterecektir. :clap::clap::clap:

6 Beğeni

Maraton start alanına 2k kadar gelen bir metro istasyonu var. Pek çok kişi bu istasyonu kullandı.

Halk koşusu ve çipli alan girişi tamamen bambaşka yerlerde idi.

İstanbul Maratonu’da 4 sene üst üste 42K koşan biri olarak ben de en sıkıntı yaşadığım konuları belirtmek isterim, belki bilmem kaçıncı baskı olacak lakin tekrar tekrar bunları belirtmek, insanların hangi konulardan çok daha fazla rahatsız olduğunu göstermeye yardımcı olacaktır.

  • Anadolu yakasında oturan biri olarak söylemeliyim ki hala maraton alanına nasıl ulaşabileceğimi bilmiyorum, Avrupa tarafından gelen arkadaşlar için durum bir tık daha net, otobüse binersen her şey kolay. Ancak bizim gibi Anadolu tarafından gelecek arkadaşlar için her sene alana ulaşmak ayrı bir stres.

  • Anadolu yakası alternatif yolları açık bir dille broşürde belirtilmeli. Ben İstanbul’da yaşayan biri olarak alana ulaşmakta bu kadar stres yaşarken, yabancı bir sporcunun buraya gelip maraton koşmasını organizasyon olarak arzulatmak tam bir hayal. Ben yabancı olsam, maraton için bir daha İstanbul’un yüzüne bakmam.

  • Polisler duruma vakıf değiller. Kendilerine, konu ile ilgili bilgilendirme yapılmalı. Kontrol eksik yapılıyor. Ya hiç yapılmamalı ya da yapılacaksa alana giriş yerleri netleştirilip polis kontrol noktaları konulmalı. Yine bu sene olduğu gibi alana girişte karmaşa ve kaotik bir ortam hakimdi.

  • İstanbul Maratonu bir şehir maratonudur. Maraton parkuru da 42K uzunluğundadır, bunu belirtmeye gerek yok diye düşünebilir insanlar ancak organizasyon nedense bu organizasyonu sadece 15K grubu için yapıyor. 15K sonrası tüm etkinliğin bir anda bitmesi ve maratoncuların umursanmaması tam bir fiyasko! Üzerine bir de 15K’da parti yapılacağı belirtilmiş. Rezalet üstüne rezalet. Ya tüm kategorileri aynı noktada bitirt ya da parti rezilliğine girme. Maraton kategorisine üvey evlat muamelesinden vazgeçilmeden hiçbir şeyin düzeleceğine inanmıyorum.

  • İyi şeyler yok muydu denebilir, aslında iyi şey maalesef bu organizasyonda yok. Bize, sadece gerçekten standartta olması gereken durumları iyi/düzelme olarak göstermeye çalışıyorlar. Mesela su istasyonları, tuvaletler vs. bunların olması gerek zaten. Başta belirttiğim gibi, 4 senedir katılıyorum, 4 senedeki tek fark şu saçma sapan spor yapalım şarkısını bu sene çalmamaları o kadar.

5 Beğeni

Bütün bu zorluklara inat pes etmediğiniz için sizi içtenlikle tebrik ederim…

Volt Floyd koşu topluluğu, İstanbul Maratonu ile ilgili belgesel tarzında bir video hazırlamış:

5 Beğeni