Pamukkale Ultra İçin Otel Tavsiyesi

Merhaba,

Pamukkale Ultra yarışı için start ve finishe yakın, otel tavsiyesi olan var mı?

Geçen sene organizasyonun önerdiği bir otel vardı ama bu sene var mıdır bilemiyorum. Start alanına yakın pek çok seçenek mevcut pamukkale yada karahayıtta bir yer ayarlarsanız ulaşım sıkınıtısı yaşamazsınız. Geçen sene organizasyon benim için çok kötüydü. Rota önemli derece eksik hesaplanmış ve kit dağıtım masasında bulunan görevlilerin yapılan işle ve konuyla ilgili herhangi bir fikirleri yoktu. Aynı arkadaşlar ayaküstü kurulmuş cp lerdede görevliydi ve ne yazık ki yine ne yapıldığı hakkında fikirleri yoktu. İşaretlemelerin eksik yapılması yada yanlış yönlendirmesinden dolayı sıkıntı yaşayan birkaç katılımcı oldu. Bitiş noktasında ise ne yazık ki su da dahil olmak üzere hiçbirşey yoktu. Yalnızca alışveriş yapabileceğiniz bir gözlemeci var finish için yanınıza bir miktar para almanızı tavsiye ederim. Amacım yapılan organizasyonu yıpratmak değil tabi ki ama bildiğim kadarıyla organizatör kendiside yarışlara katılan ve bu işin içinde olan birisi. Umarım burayı okuyup bu hususları dikkate alır ve bu sene daha iyi bir organizasyon yaşatır katılımcılara.

2 Beğeni

Gitmeyi düşünüyordum fakat vazgeçtim diyebilirim. Her hatayı kaldırabilirim fakat yaptığı işten anlamayan insanların bulundukları organizasyonlara gitmeyi asla istemem. her yarışta sorun olabilir fakat böyle sadece para kazanma odaklı ve amatörlerin organizasyonlarına asla gitmem. Latmos, Bodrum, belki İznik şimdiki planlarım arasında. Pamukkale evime yakın diye istiyordum fakat kararsız kaldım diyebilirim.

Merhabalar :wave:
Bende tam bir kaç güne kayıt yaptıracaktım. Pamukkale’ye gitmeyi ve görmeyi çok istiyordum. Geçen sene ilk kez düzenlendi değil mi? Neler oldu? ne gibi kusurları gördünüz? Tecrübenizi paylaşır mısınız? Teşekkürler.

Pamukkale’de bu yaz 0,5 Lt suya 10 tl vermiş biri olarak bu durumu hiç yadırgamadım.

Ancak yarış hakkında biraz daha bilgi paylaşımı yapabilir misin?

Koşmaya ilk başladığım zaman, aynı ekibin İstanbul’da bir koşusuna katıldım. On küsur kilometrelik parkurda iki kere kayboldum. Işaretleme inanılmaz kötüydü. En kötüsü ise olaylara yaklaşımları idi, onu gördükten sonra gelip evimden limuzinle alıp özel suitte konaklatsalar herhangi bir yarışlarına gitmem. Her yerde bir yarış var. Evet, arazi koşularını desteklemek lazım ama biraz nitelik de şart. Işten izin alıyorsunuz, yol tepiyorsunuz, konaklama, hazırlık vesaire…eee…bir koşuda küp şeker ve ekmek verirler (Adana), diğerinde su bile olmaz…biri fotoğraf çanta vesaire sineğin yağından para kazanmaya çalışır…bir diğerinde de yolu bulan kürsü yapar… Bu işi hakkı ile yapan üç beş organizasyon var ve onların sayıları her yıl zaten artıyor. Diğerleri de bugün burda bir koşu yarın orada, işporta mantığı… Geribildirim mühim arkadaşlar. Deneyiminizi paylaşın, genel nitelik öyle artıyor. :v:

2 Beğeni

Ben de tamamen vazgeçtim evime bir saat ama Latmos ve Efes’i takvime aldım belki başka yarışlara artık. Belki biz çok rahatlık arıyoruz, şartsız koşulsuz yarışmamız lazım olabilir. Yanlış mı bizde?

Hasan bey organizasyonun parkur mesafesini doğru açıklamasını beklemek rahatlık değil ya da finish alanında en azından su ve basit yiyecekler bulunmasını beklemek. Mesafeler tabi ki değişebilir ama hava muhalefeti vs. gibi nedenleriyle beraber… Yarıştan günler önce defalarca telefonla ulaşamayıp mail yoluyla kml dosyası yada parkur hakkında bilgi talep etmeme rağmen herhangi bir geri dönüş alamadım. Tabi birde 2 senedir açıklanıp yapılmayan 100 mil ve 100 k yarışı var. 2018 yılı Pamukkale Ultra yarışında benim gördüğüm bir günde araçla stabilize yollar kullanarak işaretlenmiş üzerine herhangi bir emek verilmemiş hatta yükseklik kazanımı olsun diye dimdik bir çıkış eklenmiş bir parkur ve aldığı parayı kesinlikle haketmeyen bir organizasyon. Benim düşüncem bu tür organizasyonların varlığının patika koşularını ilerletmek yerine geri götüreceği yönünde. Devamlılığı olacaksa bu tür aksaklıklar umarım düzeltilir ama ben kesinlikle ilgili kişinin yaptığı hiçbir organizasyonda yer almayacağım.

2 Beğeni

Hocam, insan doğası; illa ki katılımcılar olarak bizim de kör noktalarımız, motivasyona göre duygusal çarpıtmalarımız vardır. Nihayetinde insanın olduğu yerde mutlak bir nesnel doğruluktan bahsetmek mümkün değil. Bununla birlikte hepimizin de iyi kötü bir hayat tecrübesi var, neyin nereye ait olduğunu kestirebiliyoruz. Aksaklık, hata olacak işler ama plansızlık, öngörüsüzlük ve aymazlık başka bir şey. Yukarıda kendi deneyimimle ilgili verdiğim örnek. O gün küçücük bir alanda yapıldı etkinlik. Hansel-Gretel hesabı ekmek kırınıtısı dökseniz işaretleme yeterdi. Onlar da tam olarak öyle düşünmüş. Üç kişi hariç herkes kayboldu. Ben ordan burdan sallanarak geldim. Yolda keşke yanıma para alsaydım bira içerdim diye kendi kendime de geyik yaptım. Finish çizgisini geçmedim ya belki orada burada başıma bir şey geldi sanırlar, gidip haber vereyim, boşuna aramasınlar dedim. Hiç gerek yokmuş, sallayan kim. Finish noktasında kadın koşuculardan biri sorumlu arkadaşlarla tartışıyor. Konuşmanın harareti yüksek, anlaşılır ama o pişkinlik maalesef ne iş yaparsanız yapın kabul görmez. Görmedi de… O koşunun devamı gelmedi. Gelmez.

Adana koşusuna gitmedim. Üç aşağı beş yukarı tahmin ediyordum neyin beklediğini. Ekmek ne yahu? Geriden gelen ekip susuz koşmuş. Bu hata değil ki! Şuursuzluk. Bir de şu İstanbul’da her koşuda küp şeker mevzuu, beygir besler gibi… Sorsanız koşu organizasyonu yapıyorlar…

Bir organizasyon da Pegasus Havayollarına özendi, yakında drop bag istersen +5 lira, CP’de 2 lira fark ile soğuk içecek opsiyonu sunar. Belki erken kayıt dönemini yakalarsanız (bu süre kafasına göre değişiyor) bizınıs klas koşu deneyimi…önden başlarsınız…Beş ay antrenman yap yarış alanına gitmek için 45 dakika servis bekle, 5 dakika ısınmadan 50km koş… sonra çok kalabalık. İyi güzel de bu kalabalık o gün mü belli oldu? Komşu köyden bir anda mı geldi? Kaç ay öncesinden kayıt oldu. İşinden gücünden izin aldı. Yol tepti. Sayısı belli. Eksilir ama artmaz. Eeee?

Yani böyle örnek yığınla… Şimdilerde trend oldu, her yerde bir koşu organizasyonu, bu sene soğan iyi para getirdi deyip köyde herkesin soğan ekmesi gibi (ekmekle iyi gider)…

Mesela Kapadokya’da, Ida’da, Kaçkar’da, Tuz Gölü’nde, Erciyes’te aksaklık, hata olmuyor mu? Olmaması mümkün mü? Ama katılımcılar arkasındaki çaba ve özveriyi görüp dert etmiyor, çünkü elinden gelenin en iyisini yaptıklarından kimsenin şüphesi yok.

7 Beğeni

Limitsensin, Koşarakkeşfet ekibinin yarışları için ne düşünüyorsunuz ? Latmos yada Efes Ultraya gitmeyi düşünüyorum.

organizasyonlarla ilgi katılımcıların yorumları çok önemli. pamukkale katılacağım yarışlardan biri değildi ama burada okuduklarımdan sonra organizatörünün kim olduğuna baktım. Katılacağım yarışlarda mutlaka dikkat edeceğim organizasyonu kimin yaptığına.

tabi ki aksaklıklar olur ama doğru iletişim şekli ve çözüm üretme gayretililiği göz ardı etmemizi sağlar.örnek vermem gerekirse geçen hafta manavgat ultra’daydım. bir ekip halinde gittik, ekipte koşmayan arkadaşlar da vardı. finishde bizi karşılamak istyororlardı. organizayon detsekçiler için bir servis imkanı düşünmemiş. bizim böyle bir talebimiz olduğunu duyunca hemen ne yapabilirz diye seferber oldular. gönüllü araçları ile ulaşımımızı sağlayabileceklerini söylediler. ki bu bahsettiğim bir aksaklık bile sayılmaz özel istek kategorisine bile girebilir.

Yine manavgat ultrada cp lerin birinde çorba hazır olmamıştı. ama organizayonu yapan etem şeker’in annesi neredeyse koşucuları elleriyle besleyecek kadar ilgi gösterdi. sarfettikleri çabayı, iyi niyeti görünce çorbanın zamanında yetişmemesi bir aksaklık olarak sayılmıyor gözümde.

ama arkadaşların pamukkale ultrada yaşadıkları aksaklık örnekleri kabul edilir değil. her yarış için nereden baksanız 1-2 gün işten izin alıyoruz. kayıt ücretiydi, konaklamasıydı, yoluydu en az 500 tl harcama yapıyoruz. organizatörle iletişim kuramamayı kabul edemem.

2 Beğeni