Neden bütün sporlar maddiyat gerektiriyor

Bir koşu saati 2000 TL ,en ucuz koşu ayakkabısı 500 TL koşu çantası Almak istiyorum 400-500 TL
aldığımız maaş 1800 tl… bütün sporlar maddiyat gerektiriyor. İnsanın morali bozuluyor…

1 Beğeni

Ben hala Suunto Ambit2 kullanıyorum.Şu anda ikinci elde 600-700 tl gibi fiyatlara bulunabilir.

Koşu ayakkabısı konusuna gelince alışveriş siteleri takip edilirse komedi fiyatlara,hatta yurtdışı satış fiyatlarından bile ucuza ayakkabı alınabilir.Daha geçen Morhipodan 180 tl.ye Adidas Kanadia 8,TNF Ultra Endurance 210 tl.ye aldım.Geçen sene 80 tl.ye aldığım Mizuno’lar var ki hiç sorma.Ama ben her ayakkabının yeni modelini kullanacağım dersen iş değişir.Asics Kayano 25 alacağım dediğinde 900 tl. bayılacaksın.

Yani araştırıp vakit ayırırsan ucuz fiyata, kaliteli malzeme bulabilirsin.Herşeye rağmen koşu yapılabilecek en maliyetsiz spor türlerinden biri.

5 Beğeni

Kanadia’lar iyi fiyatmış.

Yazmadan edemedim. Fi tarihinde, Amerika’da uyuz bir marketten misina, iğne, kurşun alıp olta yapmıştım. Hani misinayı elle yere açarsın, sonra sallayıp atarsın, öyle işte. Çocukken yaptığım işlerdi, çok doğal bir yöntemdi bence. Neyse attım oltayı misina elimde bekliyorum vursun diye, karşıdan geçen tekneden gülüşmeler ıslıklar falan geldi. Yanımdaki arkadaş balık öyle tutulmaz, kamışlı olta lazım bin türlü malzeme lazım, senin iptidai yönteminle dalga geçiyorlar herhalde dedi. Öyleydi değildi bilemem, ama misinayı elle de atsan bal gibi balık tutuluyordu.

Kamışlı oltaya, koşu saatine, son model ayakkabıya karşı değilim, aman yanlış anlaşılmasın. Ama zevk almak için olmazsa olmaz değiller, o kesin. Dekatlondan uygun fiyata ayakkabı ayağa uyduktan sonra gayet de işini görüyor insanın. Mesafe, hız, pace, vs için google’dan mesafe ölçüp kronometreli üç kuruşluk saate bakmak da yeterli oluyor. Koşu çantası niyetine İzmir’de Kemeraltı’nda çok hafif iyi bir çanta buldum. Havaalanında iki çay parasına… Aslında en pahalısı zaman! Zamanımın makbuzu senedi ev iş ana-baba vs arasında çoktan paylaşılmış. Onu da sabahın köründe, gecenin bir yarısı koşarak çözdük. Yani koşu aldığından kat kat fazlasını veriyor.

9 Beğeni

zaman konusunda kesinlikle haklısınız en pahalısı zaman…Sabah evden çıkıyorum saat 7 akşam eve geliyorum saat 20:30 olmuş … daha yemek yememişim… Haftanın 3 günü direk işten spor salonuna gidiyorum artık…yoksa eve gelip yemek yemek dışarı çıkmak çok zaman geçiyor…Sabah 5 de kalkıp koşmaya korkuyorum çünkü köpekler var… Sizin benim bu dar zaman içinde vereceğiniz tavsiyeleriniz var mı? 12 - 1 de yatsam pek sıkıntı olmuyor dayanabiliyorum ama sabah 5 de kalkınca uykumu alamıyorum …akşamları yine insanlar oluyor da sabah pek bir ıssız köpekler daha çok havlıyorlar…

1 Beğeni

Kullandığım;
Saat Tomtom Runner 2 239tl
Ayakkabı Kalenji Kiprun Long 279tl
Tayt no name 15tl
Çorap 3tanesi 5tl
Bir bisikletçi abinin sözü vardı
Dont buy upgrade ride up grades

1 Beğeni

Dont buy upgrade ride up grades

ne demek translate güzel çevirmedi

Daha iyi ekipman almak yerine daha çok koşun gibi çevirebiliriz

Artan güzel ifade etmiş.

Ben de Suunto Ambit 2 kullanıcısıyım. İkinci el aldım. Her işimi görüyor.
Aykkabı da asla son modeli almam. Marka takıntım yoktur. Modellerin arşılaştırmasını yapar ve ayak yapıma uygunsa hiç düşünmeden ucuzda farklı bir markayı alabilirim.
Tayt, şort, thsirt için Decathlon, Tchibo iyi alternatifler sunabiliyor. Onların dahi outletlerini tercih etmeye çalışıyorum.
Çanta, rüzgarlık, yağmurluk 2. el bulabilirsin.

Selamlar

İki sene önce İznik’te konakladığımız yerin lobisinde X marka çanta çok iyi , şu ayakkabılar da güzel diye muhabbet ederken, lobide oturan bir abi ile tanıştık. Bildiğiniz okul çantası tarzında sırt çantası ile 140K’nın startını bekliyordu. Ayakkabılar da trail falan değildi. Yol ayakkabısı ama siz diyin 3 ben diyim 5 bin km yapmıştır. Malzemeler ne kadar fayda sağlasa da asıl önemli olan koşucunun ne kadar güçlü kuvvetli olduğu. Tabi bu çok uç bir örnek. İmkanlarımız dahilinde yapabileceğimizin en iyisini yapmalıyız.
Bu arada o abimiz konaklama için de rezervasyon yapamamış. Lobide vakit geçirip yarışa katılmış. Yarış sonrası aynı şekilde lobide sabahlayıp memleketine dönmüştü. 140’ı da hava muhalefeti sebebiyle sanırım son istasyonda devam etmelerine izin verilmemişti.
İsmini bile bilmediğim o abiye selam olsun.

3 Beğeni

Fotoğraf ustası Ara Güler’in bir lafı vardır. “En iyi fotoğrafı en iyi kamera çekseydi, en iyi romanı da en iyi daktilo yazardı”

4 Beğeni

Bence burada asil isyan edilmesi gereken sey dolar ile gelen ayakkabinin 400 lira olmasi degil insanlara 1800 lira maas verilmesi

3 Beğeni

Bütçe kısıtlı olup koşma isteği çok olunca bir şekilde çözüm bulunuyor

Kişisel deneyimleri aktarmak gerekirse 3 Yıldır Ultra Maraton koşuyorum ve yazdığınız fiyatlardan hiç malzeme almadım.

İlk Patika koşularına başladığımda decathlondan 99 tl ye bir çanta almıştım ve bununla ilk 8 Ultramı bununla koştum (46K-119K arası). bu senenin başında bu çanta eskimeye başlayınca amazondan uygun fiyata meşhur bir marka bir çanta denk getirip aldım, 300 TL (dolar daha fırlamamıştı)

Saat olarak Polar M400 kullanıyorum ki bunun da 2.el piyasası 400-500 tl civarıdır. Ben sıfırını yurtdışından daha da uyguna temin etmiştim. (Evet navigasyon özelliği yok ama bugüne kadar hiç de ihtiyaç duymadım)

Ayakkabı konusunda değişik zemin tipleri ve mesafeler için farklı ayakkbılar aldım ama hiçbirine 350 tl den fazla verdiğim olmadı. En çok kullandığım trail ayakkabıma 160 tl vermiştim.

Koşu şortlarım da yine decathlondan (telefon taşımak için bel cepleri gerçekten çok iyi :slight_smile: + fiyatları uygun). Hatta hiç unutmuyorum ilk yarışımı pazardan çok ucuza aldığım deniz şortu ile yapmıştım.

Tişörtlerim bazen organizasyonun verdiği tişört oluyor, bazen de ufuk abinin maraton fuarlarında sattığı uygun fiyatlı olanlardan.

Haa alım gücüne gelecek olursak maalesef haklısınız, Ülkemizde ayın sonunu getiremeyen sabit maaşlı çalışanlar olarak işimiz çok ama çok zor…

2 Beğeni

Koşuya maddiyat gerektiriyor mu diyorsunuz? :smiley:

Düzenli koşmayı artık bıraktım ama 15 TL’lik yeşil çakma Nayk pazar ayakkabısı ile koşardım. LC Waikiki’den alma bir şort ile bir tişört de standart koşu kıyafetimdir. Çoraplar artık ne olursa oluyor, delinip yırtıldıkça atıyorum. Ucuza buldukça yenisini alıyordum. Koşu kulaklıklarım zamanında 400 küsür liraydı ki tere dayanıklı olmaları önemli, normal kulaklıklar çok çabuk bozuluyor yoksa. Gerçi ben 400 vermemiştim, garanti 190 liralık kulaklığı bozmayı başarınca vermişti kulaklığı. :smiley: Bir adımsayar bileklik işimi görüyordu. Koşularımı takip etmek için de cep telefonundaki ücretsiz uygulamalar yeterli. Hani hobi olarak koşmak çok pahalı değil.

Bir de bisikleti görün siz. Bir yol bisikleti yaklaşık 2 bin liradan başlıyor. Tabi bu Sora ya da Claris setli, yol tutmaz Lugano lastikli alüminyum kadro dalga geçilen bisikletler. Hatta yerli modellerin kadroları zor görmeden kırılıyor bu fiyat bandındakilerin. İyi kadrolu bir makine 5 küsürden başlıyor ki Salcano modelleri. Daha üst ve yabancı bir şey isterseniz 10 bin küsür gitti. Set deseniz iyi vites aktaran bir set 105’ten başlasa diyelim üç bin kağıttan başlıyor, 10 bine kadar yolu var. :smiley: İyi akışı olan bir jant bin liradan başlıyor, ama dört beş bin liralık jantların yanında gitmiyor gibi geliyor. Yol bilgisayarı olarak Garmin’ler iki üç bin. Güç ölçerler yine bir o kadar para. Bir yarış lastiği 350 - 400 yapıyor. Şubat’ta tehlikeli çatlakları var diye yedeğe ayırdım bir lastiğimi, diğerini de arkadaş otobüs kapağına sıkıştırıp patlattı. Mart’ta iki tane daha aldım. Şimdi arka lastikte işaret parmağı ucu uzunluğunda 1 - 1.5 mm kalınlığında bir çatlak var ve az daha iç lastik fırlayacak dışarı. Bu lastikle gelecek hafta sonu yarışa gireceğim… İlk gördüğümde baya bozuldum o çatlağa, antrenmanları falan kestim. Ben de bu sporları neden bu kadar pahalı yapıyorlar dedim, neden kapitalizm dedim, nedennn… Dedim 15 liralık ayakkabı ile kilometrelerce koşardım dört yüz liralık lastik üç ayda mahfoldu!.. Bisikletin bakımları, aşınan parçaların değişimi vs. Tonla para gidiyor.

Öncesinde keyif amaçlı bisiklet kullandım, 500 liralık bisiklete 2500 KM yolda 100 TL masraf ya yapmışımdır ya yapmamışımdır… Ancak biraz daha sportif ve rekabetçi olarak düşünmeye başlayınca masraflar artıyor. Koşuda da keyif amaçlı koştuğum için 600 - 700 kilometrede bir ayakkabı değiştirmek dışında ciddi bir masraf yapmıyordum. Zaten koşularım da genelde 10K oluyor. Hakkari’nin yol olmayan yollarında da anca o kadar dayanıyordu 20 - 30 liralık ayakkabılar. Ancak ciddi bir maraton ya da ultra vs. koşacaksan haklı olarak sana en az sorunu çıkaracak, en fazla konforu sağlayacak, en az zaman kaybettirecek ciddi bir ayakkabı istersin. Bunu bilen firmalar da bu hizmeti size en iyi sunacak ürünler üretmeye çalışıyorlar ve bunu size kilitleyebilecekleri en yüksek ücretten satmaya çalışıyorlar. :smiley: Hani ürünün üretim maliyetli, işçilik maliyeti vs. şeyler önemli değildir fiyatı belirlerken. Müşterinin ürünü alacağı fiyat sınırlarını belirleyip, en üst fiyattan yeterince satabilmek önemlidir. :smiley: Yoksa o koşu saatinin içindeki malzemeyi toplasan saatin çeyreği bir fiyat etmez bile. İşçilik vs. diğer masrafları abartarak ekleyelim yarısı kârdır üreticiye. Apple’ın GHz hızda işlemcisi olan saati sattığı fiyattan daha yükseğine 100 MHz işlemcili saat satıyor adamlar…

Yapacağınız tam olarak ne amaçla koştuğunuza karar verip, cidden ihtiyacınız olan ürünlere ve keyfi ürünlere karar vermek. Sonra bunları oluyorsa ikinci el sitelerinde vs. araştırmak. Olmuyorsa uygun kampanyalar yakalamaya çalışmak. 700 liraya Fenix 3 satmıştım mesela, ya da 100 liraya hız kadans sensörü satın almıştım. Çok da marka takıntılısı olmamak gerekiyor. Arkadaşın basit bir mesafe süre görme ihtiyacı var, 3500 liraya Garmin diyor. Adam yarışa girmez, antrenmana çıkmaz, kadansımı geliştireceğim diyor. 25 bin liralık bisikletini evde seyir malzemesi olarak kullanan arkadaşlar var.

6 Beğeni

iznik ultra 140 km yi çocuğunun okul çantası ile koşanıda gördüm Aslında ekipman çok önemli ama çokta değil .Çok ince çok hafif çok sağlam vs olsun istiyoruz ama takım elbiseyle döpiyesle sıcak soğuk yağmur demeden koşan arkadaşlarımız var onlar büyük sabır örneği göstererek koşuyorlar ve bitiriyorlar.Önemli olan elimizdekiyle beynimizi birleştirirsek güzel sonuçlar alınabiliyor.

1 Beğeni

Ayak basış türüme göre uzun araştırmalar yaptım ve önce ne tür ayakkabı almam gerektiğine karar verdim. Ardından yurtdışı web sitelerinin önerdiği ayakkabılara baktım ve haliyle Türkiye’de bulamadım. Sonra yöntem değiştirdim, Türkiye’de bulabileceğim en ucuz ayakkabılara baktım ve onların yurtdışı yorumlarını okudum (kesinlikle en mantıklı ve sağlıklı yöntem bu).

Türkiye’de bir web sitesinde bir ayakkabı bulduğunuzda onun hangi tür ayaklar için olduğu bilgisine ulaşamıyorsunuz, ancak o ayakkabı adını google’a yazıp da sonuna “review” eklerseniz, yurtdışı sitelerindeki testlerini görüp anlayabilirsiniz.

Gittiğim fizyoterapistin bana New Balance ayakkabılarını önerildiği için bir web sitesinde ucuzdan pahalıya New Balance ayakkabılarını dizdim. 150 TL’den başlıyordu ayakkabılar. Ve ben gözüme hoş gelen her modeli, google’da arattım. Ta ki en ucuz ayağıma göre olan ayakkabıyı bulana kadar.

Şu an 285 TL’ye ve bilmem kaç taksite aldığım New Balance 1260 V5 kullanıyorum. Aslında bu eski model ayakkabının güncel model olan V7’si de var ancak daha pahalı. Aklımda kalmasın diye ikisinin de aynı sitedeki test yazısını okudum ve V5’in çok daha iyi olduğu söyleniyordu. Yani yeni model her zaman eskiden daha iyi olmayabiliyor.

Özetle, birçok spor dalı için çok pahalı ekipmanlar gerekebiliyor (kayak takımı, sörf tahtası, motosiklet vs), ancak bence koşu bunlardan birisi değil.

2 Beğeni

Ben aynı kanıda değilim. Hayatta her şey maddiyat gerektiriyor ki koşu sporu da en ucuz maliyetle başlanabilecek bir spor.

Decathlon şortu 50 lira tişört 20 lira 70 tl. Hadi birer de yedek aldın toplam 140 lira. Giriş seviyesi nabız saati desen oda decathlon 60 tl. 200 lira. Kışın rüzgarlık yağmurluk 300 . Ayakkabı 500 liraya düzelttin sayalım.

Bu 500 lira ile minimum şekilde koşarsın. Ben 1 yıl boyunca haftada 2 gün boşum vardı işsiz olduğum için her gün koştum. Ki bunlardan daha alt ekipmanlarla koştum. Ama sonraları şükür ki 135 kilodan 80 lere düşmeme bu basit ekipmanlar işime yaradı.

Şİmdiler de güzel markaların koşu tişörtlerini alıyorum ama decathlon şortu ile tişörtü kadar rahat edemiyorum.

Hayatın her anında bir şeylerden kısıp bir şeyler alıyoruz. Bence tasarruf edip en güzel yatırımın yapılacağı spor ; koşu. Artık spor demiyorum. Benim için yemek , su içmek gibi . Olmazsa eksik hissediyorum.

İyi forumlar

5 Beğeni

herşeyin maddiyat gerektirmesinin diğer noktası daha önemli, alım gücümüz neden bu kadar düşük…her konuda harcamaya değecek para var, değmeyecek para var diye düşünüyorum…mesela uzun koşulardan ve sert intervallerden sonra evde giydiğim recovery çorabına verdiğim paraya acımıyorum…benzer şekilde masaj için aldığım roller foam’a hiç acımıyorum…ama onun dışında idman ayakkabılarım mutlaka ya 1 ya 2 model eskisi (hala daha kayano 22 ile koşarım ki, 2019’da da yenilemem gerekmeyecek, şu anda güncel model kayano 25)…kıyafette de giyeceğim tshirtler genellikle yarışlarda verilen tshirtler oluyor, şortları da indirimden alıyorum…atletik performansınıza destek verecek bir ürün için bütçe ayrılabilir fakat diğerleri için ayırmaya gerek var mı, pek sanmam…

fakat konunun özü neden alım gücümüzün düşük olduğu…wave rider 12’imi aldığımda 2017 mayıs’ında 50 euro vermiştim…o parayı kazanmak için harcayacağım saat neredeyse 2 katına çıktı…sorun burda…

5 Beğeni

Ben de bir çok sporun maddiyata dayandığını düşünüyorum. Koşuda iyi malzeme yarış kazandırmaz, sizi çok daha hızlı yapmaz tabii ki. Ancak daha konforlu ve daha az sakatlanma riski ile koşmanızı sağlar. Sandaletle veya çıplak ayakla koşanlar istisna olmaktan öteye geçmez.

Özellikle bisiklet sporunda ne kadar para varsa o kadar hızlanıyorsunuz . Örnek vermek gerekirse normal pedaldan kilitli pedala geçen, jant ve lastiğini daha iyisi ile değiştirenler bu değişikliği anında hissediyor. Bu noktada bir bisikletçinin malzeme önemsiz demesi bana pek mantıklı gelmiyor.

5 Beğeni