Herkesin koşarken çok zorlandığı, fizikselden öteye zihinsel mücadeleye girdiği maratonlar, ve hatta yarı maratonlar mümkündür. Ben şahsen, son koştuğum Atina Maratonu’nda tamamen hazırlıksız ve kısmen sol dizden sakat olduğumdan otuz kilometreden sonrasında hayatımın en zorlu dakikalarını yaşadım.
Böyle anlarda tamamen zihinsel bir mücadeleye giriyorum. Belki iki yüz metre sürecek bir motivasyon için ritimcilerin müziklerine ayak uydurup tempo tutmak ya da yol kenarında el çarpmak için bekleyen çocukları -her ne kadar yolun iki tarafında olsalar da es geçmemek gibi motivasyonlar uygularım. Genele yazılmış pankart ve sloganlardan da olabildiğince nasiplenmeye çalışırım.
Az evvel nette gezinirken böyle bir derlemeye denk geldim. Hoşuma gidenleri Türkçe olarak aşağıya yazıyorum. Türkçe’nin engin bahçesinde daha da renklilerine rastlayabileceğimizden kuşkum yok.
İlham ve güç vermesi dileğiyle…
- Tüm duvarların geçilecek bir kapısı vardır.
- Pes etmek canını çok daha fazla yakar!
- Havluyu atma, terini sil.
- Bu anı bekledin. Acının tadını çıkar!
- Yürümek acını dindirmez!
- Bu akan ter değil; yağ hücrelerinin gözyaşları!
- Yavaş değilsin. Manzaranın tadına varıyorsun.
- Bizce hepiniz Kenyalısınız.
- Ayakların sızlıyor çünkü çok fazla kıç tekmeledin!
- Kolay olsaydı ben de koşardım.
- Okumayı bırak ve devam et!
- İyileşince geçer!
