Yanlış anladığım yanlış bilgi:Yiannis’in 1996’da 24 saat rekorunu kırıp 48 saat rekorunu kırıp kırmamak için oturup düşünecek vakti yokmuş (yanlış bilgi yazmışım), kafasının içiyle ilgili güzel cümleler var.
Düzeltme:1984 yılındaki 6 gün yarısından bahsedilen kısmı 1996’dadır diye anlamışım.Doğrusu @aykutc yazısındaki şu olaya dair düşünme sekli yukarıdaki bağlantıda var:
** Yine de Kouros’un kendini gerçek anlamda kanıtlaması için 1984’ün Temmuz ayında New York’ta yapılacak 6 gün yarışına katılması gerekecektir. Ultramaraton dünyasında henüz çok tecrübesiz olan Kouros’un amacı sadece ilk gün koşarak 24 saat dünya rekorunu kırmak ve yarışı bırakmaktır. Bundan haberi olmayan seyircilerin ve rakiplerinin şaşkın bakışları arasında ilk saatlerde 4:30 dk/km temposu ile yarışa başlar. Herkes ne zaman patlayacağını düşünürken 24 saat sonunda 262.668 km’ye (ort. 5:28 dk/km) ulaşır. Dünya rekoruna çok yaklaşmış ama kırmayı başaramamıştır. Bırakmayı düşünürken içinden bir ses 48 saat dünya rekorunu kırabileceğini söylemeye başlayınca devam etmeye karar verir. 48 saat sonunda 429.614 km’ye (ort. 6:42dk/km) ulaşır ve bu alandaki dünya rekorunu ele geçirir**
Bence şu akış biraz insanları negatifleştirdi. Kilian harika bir patika koşucusu, dağlarda ve tepelerde inanılmaz. Kendisi de tarihe şimdiden geçti. Kazanmadığı büyük yarış kalmadı. Ama bir anda yolda koşacağım deyip bir 10 k koşup sonra hemen bir 24 saat koşayım Kouros’un rekorunu deneyeyim demek. Bu geçiş çok acayip değil mi? Ne güzel; dağda, tepede, patikada yapabileceğim her şeyi yaptım yolda koşmak istiyorum. 10 k koştum, bir yol yarı maratonu ve maratonu koşarım, hatta belki birkaç. Sonra yolda 50 mil rekoru var mesela Jim Walmsley’in ona göz dikerim. Sonra biraz 100k, 12 saat ve 24 saat yarışlarına katılırım. Pandemiden dolayı yoksa bile yalnız koşarım ya da böyle sponsor eşliğinde ama Kouros’un rekorlarına çok atıf yapmadan. Bir iki yıl bunlarla uğraşır sonra güzel bir yarışta 24 saatte ne kadar zorlayabilirim ona bakarım. Avrupa’da ve Amerika’da bir sürü pist 24 saat yarışı var. Acele neden? Yani daha ilk günden, 10 k ve pistte 85 koşup hemen ardından rekorların en psikopatına kalkışmak. Kouros insan değil diyoruz ama o da 10’dan fazla 24 saat yarışında 280+ koştuktan sonra bu acayip mesafeyi yapıyor. Sadece o 24 saatler de değil, 6 günler 1000 miller say say bitmez. Mesela Camille Herron Kouros’un yoldaki 24 saat rekoruna göz dikmişti, onu anlayabiliyoruz. Camille Herron çünkü. O da sakatlandı ve yapamadı ama çok negatif görüş olmadı. Hem yolda uzun yarışlarda güçlü bir cv hem de daha mütevazi olan yol rekoru bir araya gelmişti orada. Tabii ki Kilian denemeli, kırılacaksa bu rekor Kilian da olası isimler arasında muhakkak ama işte çok acele ve yanlış seçimler. Adamlar yarış sonunda “yiyecekler içecekler dondu yiyemedik içemedik” dediler. Biraz daha beklense bahar gelse yaz gelse oralar harika olmaz mı? Günler uzasa. Bu arada Kilian da uzun uzun çalışsa bu konulara, denese yanılsa. Benim aklımdan dün gece geçenler bunlar.
Kilian’ın gönlü dağlarda, yarışlara katılamadığı pandemi döneminde kendini heyecanlandıracak bir hedef bulmak istedi ve çoğu kişinin “kırılamaz” olarak gördüğü bu rekor onu motive etti. Yoksa bu konunun yukarlarında da yazdığım gibi 100 mil rekoru onun için daha iyi bir ilk hedef olurdu. Ama bence bunu uzun süreli düşünmediği için gelecek sene dağlara dönmeden önce “aradan çıkarmak” istedi. Sorun şu ki, Kouros’un rekoru aradan çıkarılabilecek bir rekor değil
Şüphe duyanların olması da bana doğal geliyor. Madalyonu tersine çevirelim. Şu anda öyle biri yok ama aktif olarak koşan Kouros kalitesinde bir yol ultracısı olduğunu düşünün. Hayatında hiç dağ ultrasına katılmamış olsun ve ilk denemesinde Kilian’ın Hard Rock veya Everest rekorunu kırmaya çalışsın. Ya da UTMB’yi 17 saat altına koşmayı denesin. O zaman da en az bu kadar olumsuz görüş olurdu. Büyük hedefler koyanlar büyük eleştirilere de açık olmalılar. Bundan da etkilenmezler, tam tersine “yapamazsın” diyenleri haksız çıkarmak için söylenenleri ekstra motivasyon olarak kullanırlar.
Eleştiri ile alay ve hakareti birbirine karıştırmamak lazım. Kilian’ın mevcut rekoru hafife aldığı, hem rekora hem Kouros’a saygısızlık yaptığı düşünülüp eleştirilebilir. Çokda haksız bir eleştiri olmaz bu. Fakat “Kilian’da kim?” le başlayıp ne garip garip hakaretler yapıldı. Hele başarısız olunca çok daha acımasız hakaretler, dalga geçmeler. Bunları ben eleştiriye açık olmakla açıklayamam maalesef. Düpedüz terbiyesizlik. Bu zaten sosyal medya ile hayatımıza giren çok tatsız bir durum. Ne yapsan önüne geçemezsin bunun. Beni esas şaşırtan ise “negatif düşünce”. Yeteri kadar hazırlanmadığı için kıramaz değil basbayağı kırmamasını isteyen bir kesim vardı. Ben böyle gördüm. Böyle değerlendirdim. Beni şaşırtan bu kesim oldu esas. Hayır öyle değil sen yanlış değerlendirmişsin de denilebilir.
Arazi ultracılarının yol ultralarını denemesi bence çok şaşılacak bir şey değil. Bu adamlar inanılmaz bir aerobik kapasiteye ulaşıyorlar. Endurance’ları çok üst seviyede. Yol ultralarının çok farklı dinamiklere sahip olduğuna inanmakla birlikte bu adamların doğal olarak hazır olduklarına da inanıyorum. Jim Walmsley’in amerikan maraton takımına girmeye çalışması örneği var önümüzde. Nerdeyse başarıyordu. Tersi bence çok daha zor. Camille Heron deniyor şimdi. Görücez bakalım ne kadar başarılı olacak. Buna rağmen Kipchoge “Kilian’ın Hard Rock rekorlarına göz diktim” dese ben “hadi ordan senin neyine” demem heyecanla “aa bir denese de görsek bakalım” derim. Hatta kırmasını çok isterim. Bu anlamda pozitif yaklaşırım bu denemeye. Negatif düşünceden kastım bu aslında
Bu arada Kouros’un yaptığı “ayakkabı ve sponsor dopingi” temalı açıklamasını ise çok saçma ve gereksiz bulduğumu da belirteyim
Neyse Kilian’ın avukatı durumuna düştüm biraz ama ben kendi adıma negatif yaklaşımdan Kilianın başarmamasını istemekten ve hakaretlerden rahatsız olduğumu tekrar belirtip kapatayım konuyu
Ben de bu gibi standartın dışına çıkan denemeleri hep ilgiyle,merakla takip etmişimdir. Belki bu sebepledir ki, farklı ortamlarda kendini denediği için Cristiano Ronaldo, Messi’den daha sempatik gelir bu anlamda.
Rasyonel olarak kıramayacağını düşünenlerdenim ama kırmasını bir ümitle bekleyenlerdenim. Denemenin yapıldığı gün bir yandan da letsrun forum’u takip ediyordum. Killian bıraktığı anda gelen yorum “What a looser” oldu. Bu anlayış çok saçma geliyor açıkçası.
Kilian ile ilgili Wikipedia bilgisi
** Kílian Jornet Burgada born 27 October 1987 is a Spanish professional sky runner, trail runner, ski mountaineer and long-distance runner**
4.Kilian’ın 24 saat ve üzeri koştuğu yarış sayısını bulamadım (Bir elin parmaklarını gecer mi?) ama 50’nin üzerinde sadece 24 saat ve üzerindeki koşu rekoru olan Yiannis’in o rekoru bir günde kırmadığını da biliyoruz. http://www.yianniskouros.gr/index.php/en/kourosvictories
5.Kilian’ın 24 saat rekoru için cesaret göstermesi, hem de kendi sınırlarını görmek istemesi takdire şayan. Yiannis’in rekorunu kırmamasını istemek için, 23 saat boyunca rekor seviyesinde koşması ve acaba başaracak mı diye düşündürmesi gerekir.(rekoru kırmasını istememek de, bir nevi kendi alanında çok başarılı koşucu olduğunu gösteriyor. Bunu yapabilecegini umdurmuş, hayal ettirmiş.)
6.Hakaret, alay vs şeyler sosyal medya döneminin linç kültürü,kabul edilemez.
7.Negatif durumlar birilerinin enerjisi;
Yiannis demiş ki… There is a theory that says we need positive thinking to surpass the hard situation of our lives. In my life, because there is nothing positive to be remembered, I had to create energy, enthusiasm and inspiration from all the negative happenings that I had.
Alıntı kaynağı:
Çok rahat geçer. Sadece Hard Rock, UTMB ve Grand Raid Reunion yarislarinı 10 kere koştu, hepsi 20 saat ve üzerinde. 24 saatten uzun FKT’'leri var. (Tahoe Rim, Corsica aklıma ilk gelenler ) Kayakla 24 saat tırmanma rekoru, iki kere Everest’e tırmanma ve daha bir anda aklıma gelmeyenler. Kilian’ın uzun koşmakla veya dayanıklılıkla ilgili bir sıkıntısı yok. Sadece spesifik hazırlık yapmak için büyük ihtimalle birkaç ay yeterli değildi ve tabii hava şartları idealin uzağındaydı. Bence bu denemenin Kilian açısından tek olumsuz yönü erken bırakmak zorunda olması oldu çünkü 24 saat yarışı aslında 15-16 saatten sonra başlıyor.
Ama hatırlarsanız 2010’da Western States’e ilk kez katıldığında ilk yarıyı Anton Krupicka’lı ön grupla koştuktan sonra sıcaktan çarpılıp üçüncü bitirmişti. Ertesi yıl sıcak havada antrenman yapıp geldi, çok zorlanmadan birinci oldu. Everest’e yaptığı ilk rekor denemesinde de başarılı olamadı. İkincide başardı. Kipchoge’nin Breaking2 denemesinde iki saat altında koştuğunu hatırlıyoruz ama çoğumuz o denemeden 2 yıl önce Monza pistinde bir deneme daha yapıp başarısız olduğunu unuttuk.
Dolayısı ile büyük hedeflerin birden fazla deneme gerektirmesi sürpriz değil. Bence bu deneme rekora olan ilgiyi körükleyecek. Önümüzdeki birkaç yıl içinde 280K üstü yapabilecek kapasitede 5-6 kişi var, eğer buna odaklanırsa adaylardan biri de Kilian. 2 hafta sonra Zach Bitter tekrar deneyecek. Daha önce koştuğu 24’lerde başarılı olamadı, Spartathlon’u da bitiremedi, genel olarak 12 saat üstünde sorun yaşıyor. Ama geçen sene 100 mil rekorunu kırdıktan sonra bu kez daha iddialı.
Çok doğru ‘’ negatif düşünce’’ yorumunuz. Özellikle bizim gibi bu sporlarla ilgilinen bize uzak kesimde çok karşılaştığımız bu durumu. Bu sporu yapan insanlarda görmek beni de çok şaşırttı açıkçası. Kilian’ın kime neyi ispat etmesi gerekiyor ki
Bence o ‘‘negatif düşüncenin’’ altında biraz ‘‘hazımsızlık, kompleks’’ duyguları yatıyor. Bu sanırım hem yurt dışında ama özellikle bizim ülkemizde ne yazık ki birçok konuda gözlemlediğim bir durum. Adam çıkmış bir deneme yapmış, olur, olmaz. Daha deneme öncesi bir sürü olumsuz eleştiri, eleştiriden öte temenni. Bu kadar kasmayın ya. Bırakın koşsun. Bırakın koşalım. Kimseye birşey ispat etmek istemeden, sadece kendimize koyduğumuz hedefler için koşalım. (biraz doldum ben de bu konuda)
Bu konu ile ilgili ben de hafta sonu yazacaktım ama sakin ol dedim, kendi kendime
Selamlar,
Kilian Jornet 27 Kasım Cuma günü Türkiye saati ile 12:30’da pistte 24 saat rekor denemesi yaptı.
Daha önce Yunan koşucu Yıannıs Kouros geçilmesi çok zor bir mesafeyi koştu.
303.506 metre.
134. Km’de yarışı bırakmak zorunda kaldı. @aykutc abinin de harika bir inceleme yazısı oldu.
Buradan okuyabilirsiniz. http://www.aykutcelikbas.com/2020/11/kilian24.html
Konuyla ilgili bir başlık yoktu sanırım.
Neler düşünüyorsunuz ?
4 dakikalık bir video; Dikey kilometre (1000m yüksekliğe 5km veya daha az mesafede ulaşmak) koşuyla ilgili. Koşu mu, tırmanış mı, koşarak tırmanış mı nasıl tanımlanırsa.Baya tehlikeli görünüyor bazı yerler.
Efor ve performans bir yana doga ve goruntuler sahaneymis.
Bu adamda kardiyovaskuler sistem yerine Lombardini su pompasi var. (Yasi yetenler reklami hatirlayacaktir: “Lombardini calisinca sular caglayip cosunca…”)
