Evet arkadaşlar, 30 Nisan 2017 günü İstanbul Yarı Maratonu koşuldu. Sizlerin bu yarışta yaşadıklarınız nelerdi? Başlangıç-bitiş alanı, parkur, yarış hedefiniz, halkın ilgisi vs. gibi organizasyon hakkında tüm düşüncelerimizi burada paylaşalım.
Benim; hazırlandığım bir yarış olmamasına rağmen, kaydım olduğu için koştum. Asfalt yarışlarına pek bir antrenmanım yoktu. Hızlı çıktım ve 12 13 gibi yürü koşa döndüm. Yarış sonrası çantaları almak için epey uğraştık. Bir karışıklık yaşandı.
Eğer şu anda az birşey koşabiliyorum diyorsam 2014 Haliç Yarı Maratonu sayesindedir.O yıl o kadar güzel bir organizasyon yapılmıştı ki ben bu sporu tam anlamıyla yapacağım demiştim.O kadar ayrı bir yeri vardır benim için.
Ama bu seneki yarış için sosyal medyada çok olumsuz yorumlar var.Sadece elit atletleri mutlu etmek için düzenlenmiş bir organizasyon gibi duruyor.
Yarışa dönüş noktasından ilk defa yarı maraton koşan abimize destek olarak iştirak ettim.Yani sadece ikinci yarıyı koştum
Öncelikle parkur kişisel en iyinizi yapmak icin cok müsait.
Yarış güzergahı cok guzel bir tarafınızda tarihi yapılar diğer tarafta deniz.
Zemin koşmak icin şahane asfalt kaymak ve gereksiz çukur yok.
Su istasyonları cok yeterli ve suya ulaşım cok kolaydı.
Finish alanı cok geniş ve ferahtı.
Finish te oldukça güzel açık büfe kahvaltı vardi
Yarışa ulaşım cok çok kolaydı.
Kısacası Avrasya ile kıyaslanmayacak kadar güzel kaliteli bir organizasyon gördüm ben.
Seneye kesinlikle katilirim.
Takunya zihniyetlilerin organize edemediği yarış olarak tarihe geçen Maraton, Yarı Maratonlar serisinin son halkası. Engelli bir arkadaşımızı kategori yok diyerek yarışa almamaları da ayrı bir odunluk göstergesi. Hala istasyonlarda şeker dağıtıyorlarsa hiç şaşırmam.
İlk defa bu çapta bir organizasyonda koşan biri olarak km tabelalarını yetersiz buldum. 10K koşan birisi için km bilgisinin önemli olduğunu düşünüyorum. Kaçıncı km deyim az mı kaldı yoksa daha çok mu var bilmek istiyor insan. 5K’daki su istasyonunu hemen ölçüm halısının öncesine kurmaları bence yanlış olmuş. Suyu almak için duruyorsun, sonra biraz dinleneyim bile diyebiliyorsun ama 5K derecen ölçülmemiş oluyor.
Dönüş yolunda 21K için bazı tabelalar vardı. Örneğin 17.5K diye. Ben burada şunu düşündüm. 21K için 3,5K kaldı peki 10K içinde mi 3,5K var yoksa 2,5K mı? Acayip bir belirsizliğin içine düştüm. Sonra tempo düştü vs.
Güzel bir organizasyon ama 10K ve 21K iç içe olmasa daha iyi olurmuş gibi geldi. Çünkü 10K dönüş yolunda arkamdan sürekli 21K koşanlar vardı ve benim tempoma göre çok hızlılar; hep aralardan o sıkışıklığın içinden geçmeye çalışıyorlar.
10K pek kaale alınmıyor sanırsam. Nedense hep halk koşusunda koşuyor muşuz gibi geldi bana. Ayrıca bir öneride 10K koşusu için 2 saat 30 dakika süre belirlenmiş. Bence 1, bucuk saat olsa daha iyi olurmuş. En azından bu koşulara hazırlanan kişilerle bir pazar gününü değerlendirelim diyenler ayrılmış olurdu.
Ben çantayı verirken bu şekilde üst üste atıp nasıl bulup geri vereceksiniz diye sordum.
Cevap vermediler tabi
Cevabı koşudan sonra 1 saat bekleyerek aldım.
Bir daha koşmam.
Ben, koşarken etrafa bakan, manzara seyreden, denizi izleyen hiçbir elit bir atlet görmedim…:((
Finişte de açık büfe kahvaltı sadece Vodafone kullanıcıları ile VİP misafirlere ayrılmıştı…:((
Ulaşımın koşuya katılanlara ücretsiz oldugunu şimdi sizin yazınızdan ögreniyorum. Neden daha önce bu konuda açıklama yapılmadı. Hatta koşu sabahı marmarayda akbili olmayanlar arasında tartışmaya da şahit oldum…:((