Bilim insanları, vücudun dayanıklılık sınırını tespit etti

BBC Türkçe haber sitesinden alıntıdır.
_107258865_7e605ac3-970c-446d-bcbc-0d013a718480

İnsan vücudunun fiziksel dayanıklılık sınırını belirlemek üzere yapılan araştırmada 5.000 km yarışı ve Fransa Bisiklet Turu gibi dayanıklılık gerektiren etkinliklere katılan atletler incelendi.

Ortalama bir insan için uzun vadedeki dayanıklılık sınırı, vücudun dinlenme anındaki metabolizma hızının 2,5 katı veya günde 4.000 kalori olarak belirlendi.

Bu sınırın aşılması, uzun vadede sürdürülebilir görülmüyor.

ABD’deki Duke Üniversitesi’nde yapılan araştırma, hamile kadınların, insan vücudunun dayanma sınırına yakın bir düzeyde yaşamlarını sürdürdüğünü ortaya koydu.

Araştırmada önce ABD’nin batı kıyısı California’dan doğu kıyısındaki Washington’a kadar yapılan ve 140 gün süren 5.000 kilometrelik yarışa katılan atletler incelendi.

_107258867_4ab04b9a-6133-406c-a186-1880f567686d

Atletler bu süre boyunca haftada altı maraton koşuyor ve bilim insanları bunun vücut üzerindeki etkilerini tespit etmeye çalışıyordu.

Yarış öncesinde ve yarış sırasında atletlerin dinlenme metabolizma hızı (vücudun dinlenme anında ne kadar kalori harcadığı) kaydedildi. Buna ek olarak etkinlik sırasında yakılan kalori belirlendi.

Science Advances adlı yayında yer verilen araştırma, enerji kullanımının yüksek düzeyde başladığını ancak zamanla, dinlenme metabolizma hızının 2,5 katı düzeyde sabitlendiğini ortaya koydu.

Spor etkinliğinin uzunluğu ve enerji tüketimi arasında bağlantı olduğu, çoğu insan kendi gücünün ötesinde görse de maratonun (42 km koşu) insan dayanma sınırının çok altında kaldığı görüldü.
Birkaç saat süren bir maraton koşusunda insanların 15,6 kat enerji harcadığını tespit eden bilim insanları, 23 gün süren Tour de France’da bu seviyenin 4,9 kata, 95 gün süren Antarktika yürüyüşü sırasında ise 3,5 kata düştüğünü gördü.

Araştırmayı yapan ekip içinde yer alan Dr Herman Pontzer, “Bir-iki gün süreyle oldukça yoğun egzersiz yapabilirsiniz, ama uzun süre dayanma bakımından iş farklı” diyor.

Pontzer, tespit edilen dayanıklılık sınırı için “Henüz bunu aşan kimse tanımıyoruz” diye ekliyor.
_107258868_ffddce31-8c46-4b77-9248-a15688daa44b

Hamile kadınlar dayanıklılık uzmanı

Araştırma, kadınların hamilelik döneminde enerji kullanımının dinlenme metabolizma hızının 2,2 katına çıktığını ortaya koydu.

Araştırmacılar, vücudun dinlenme anındaki metabolizma hızının 2,5 katı olarak belirlenen dayanıklılık sınırının kalp, akciğerler veya kaslarla ilgili değil, insanın sindirim sistemiyle bağlantılı olabileceğini söylüyor.
Zira vücudun daha yüksek enerji kullanımını devam ettirecek kadar kalori ve besini sindirip işleme koyamadığı görüldü.

Vücudumuz, sonradan takviye edilmek üzere, kısa süreli etkinliklerde yağ deposunu ve kas kitlesini kullanıma sokabilir.
Ancak insanın tükenme sınırına yaklaştığı uzun erimli etkinliklerde vücudun enerji kullanımını dengelemesi gerekir.

Pontzer, atletlerin antrenman ve müsabakalarda bu bulgulardan yararlanabileceğini söylüyor.

“Günler, haftalar ve aylarca sürmesi gereken bir dayanıklılık söz konusu; bu yüzden antrenman düzeninin vücudun uzun süreli matabolik sınırına uyup uymadığını tespit etme bakımından kullanılabilecek bulgular bunlar” diyor.
Haberin linki:

15 Beğeni

Guzel bir paylasim. Tesekkurler.

2 Beğeni

Bu da derin incelemesi ve eleştirisi (ne yazık ki ingilizce)

8 Beğeni

Her iki yazı da çok ilginç. Ama sanırım Hutchison’un yorumuna katılıyorum. Bu kesin bir sınır değil, sadece ortalama bir oran. Uzun süren faaliyetlerde her atlet için sürekli bu sınırın korunması gerektiği sonucuna varmak için araştırma metodolojisini değiştirmek gerek.

Örneğin, hergün düzenli biçimde benzer zamana yayılmış benzer efor (yani gün içi ve günler arasındaki enerji harcamasının istikrarlı olduğu) durumunda bu sonuca ulaşılabilir. Ama uzun faaliyetlerde enerji harcamasının fazla olduğu günlerde de bu sınır korunuyor mu?

Daha yaşamın içinden bir örnek verecek olursam. 3 haftalık bisiklet turlarının genelinde belli bir sınır istikrarlı hale gelebilir ama bu turlar içinde kısa zamanda yüksek efor gerektiren zamana karşı etabı gibi durumlarda da günlük olarak bu sınır korunmakta mıdır?

Sınır gösteren rakama takılmamak grektiğini düşünüyorum. Araştırma önemli ve bence çıkarılması gereken bilgi, metabolizmanın temel işleme prensibi olan “Homeostazın” endurans faaliyetlerindeki enerji harcaması için de geçerli olduğu.

Denek çeşitliliği ve sayısı artırıldıkça belirtilen sınırın standart sapmasının da artacağını düşünüyorum ama yine tahminim zaman içinde enerji harcama oranının istikrarlı bir noktaya varacağı yönünde.

Özetle, endurans faaliyetinin çeşidi, kişinin antrenman düzeyi, genetik özellik ve beslenme stratejisi bu sınırı belirleyecektir ama süre uzadıkça sınır sabitlenecektir diye düşünüyorum.

@spinodal 'a makaleyi gündeme getirdiği için teşekkürler.

Yorumları ilgiyle takip edeceğim.

İyi antrenmanlar.

4 Beğeni