spor sakatlıkları çok genel bir terim ve o konu başlığı altında tartışıldığında size benzer sorunları daha önce yaşamış kişilerin deneyimlerini bulmak zor oluyor. sanırım tek tek başlıklarla daha spesifik tartışmakta yarar var. ben size aşil tendiniti ile ilgili kendi deneyimimi anlatacağım. yokuş çalışmalarını sıklaştırmamla beraber geçen yıl önce sağ sonra sol taraftan aşil tendiniti geçirdim. genelde doktorlar aşilde ağrı şişlik ile giden bu sorunda uzun süreli istirahat veriyorlar.(4 ay civarı) ancak ben iki olaydada antremanları kesmedim. akut safada 2 hafta kadar yokuş çalışmalarını bıraktım. sonrasındada aşile ani yük bindirecek pozisyonlardan kaçınmaya çalışarak koştum ağırlık çalışmalarında yine 1 ay kadar aşile yük bindirecek olanları yapmadım. her koşu sonrası aşil şişti ağrıdı.fakat 3 ay civarında ağrılar azaldı ve dört ayda tamamen kaybolup normale döndü. tabiki tek kişiden yola çıkarak bu herkezde işe yarayacak diye bir kural yok ancak benim kişisel deneyimim aşil tendinitinin uzun süre istirahat etmedende geçebileceği ama zaman aldığı şeklinde
İşte en önemli nokta bu.Ve herkes buna aşırı derecede dikkat etsin.Sen bu sakatlığı anlattığın şekilde idman temponu düşürerek atlatırsın, bir başkası 3-4 ay dinlenmeden atlatamaz.Herkes önce kendi vücudunu tanımayı öğrensin.Allah göstermesin daha büyük ve kalıcı sakatlıklara maruz kalmayalım sonra.
Benimde sağ dizimde çapraz bağlarım kopuk.Bana çok büyük bir sıkıntı vermiyorlar.Yaptığım araştırmalarda bu sakatlığı yaşayıp adım atamayacak insanlara da rastladım,benden daha iyi durumdaki insanlara da rastladım.Bu da başka bir örnek.Ama Çağlar’ın bahsettiği gibi herkese benim yaptığımı yapın diyemem.Bende böyle işe yarar, başkasında farklı şekilde işe yarar.
Geçmiş olsun.
Amatör olduğumuz için deneme-yanılma yöntemiyle öğrenmek kaderimizde var.
Her konuda olduğu gibi sporda da “kendini tanımak” en büyük erdemlerden biri olsa gerek.
Hazır konusu açılmışken bende deneyimimi yazıyım.
Yaklaşık iki ay önce bir ekiple yaklaşık 32 km lik Spil dağına zirve yaptık. Uzun zamandır bukadar uzun mesafe de yürümemiştim hiç. Yürüyüş esnasında hiçbir sıkıntı olmadı fakat döndükten sonra sol ayağımdaki aşil tendomunda bir şişlik oluşmuştu ve yürümemi oldukça zorlaştırcak kadar ağrıyodu. Bi araştırma yaptım ve sıkıntının tendinit olduğunu ve birden okadar uzun yokuş çıkmamdan kaynaklandığını gördüm. Haliyle koşuya da iki hafta ara verdim. Bu sürede farkettiğim önemli birşey var. Evin içinde yürürken veya dışarıda kısa ayakkabılarla yürürken neredeyse hiç ağrı hissetmiyordum fakat nezaman bot giysem ağrım artıyordu ve yürüyemicek duruma geliyordum. Sonradan farkettimki bot giyince tendinit den dolayı meydana gelen şişlik botun sıkıştırmasıyla ve sürekli sürtünmesiyle iyice ağrı yapıyor ve kızarıklıkta artıyor. Kış olmasına rağmen bot giymeyi bıraktım ve iki hafta boyunca kantoron yağı içtim ve tendinit olan bölgeyede sürdüm. İki hafta sonunda yokuş olmayan parkurda tekrardan koşmaya başladım. Şimdi bakıyorum ilk gün 8k ikinci gün 16k koşmuşum ve hiçbir ağrı da hissetmedim. tabi çok zorlasam yada yine yokuş çıksam problem olabilirdi diye düşünüyorum.
Benim başımdan geçende bu, belki işinize yaricak bir bilgi edinirsiniz diye paylaşmak istedim. Ama tabi arkadaşlarımızında dediği gibi her bünye farklı tepkiler göstericektir bu duruma dolayısıyla temkinli davranmak lazım.
Merhaba,
Bilgiler için öncellikle teşekkür ederim.
Bende kendi tecrübemi paylaşayım. Şubat-Mart sonu spor salonunda koştuktan sonra kendimi Nisan gibi dışarıya atabildim. Parkur olarak evime yakın olan Merkezefendi Parkı’nı kullanıyorum. Oranın çok hafif eğimli 400m koşu pisti var. Zemini ise çok sert değil. Fakat bundan yaklaşık 10 gün önce bir cumartesi günü Belgrad Ormanı’ndaki Neşet Suyu Parkur’unda “ilk” defa koşmak istedim ve sanırım oradaki dik yokuşlarda kendimi zorladım ve o gün koşudan yaklaşık yarım saat sonra yürürken sol ayağımda acı hissetmeye başladım. Günlüktür dedim geçer dedim 2 gün sonra tekrar Merkezefendi Park’ında antremanlara devam ettim ama acı inceden inceye gelmeye başladı ve yürürken bütün gün canımı acıttı. Merdiven inip çıkmakta aşırı zorlanıyordum ve bir ortopedistte gittim. Ödem oluştuğunu söyledi, iğne yaptı ödemi almak için ve krem-buz tedavisi önerdi 15 gün de spor yok dedi. Bugün doktora gideli 1 hafta oldu ve pek acı hissetmiyorum. Merdiven inip çıkabiliyorum. Yarın sabah hafif bir antreman yapacağım. En güzel yöntem vücudu tanımak bense daha yeni başladım kendi vücudumun koşmaya karşı verdiği reaksiyonları.
Sevgiler.
1 ay kadardır ben de aşil tendiniti ile uğraşıyorum. İznik Ultra’dan sonra tırmanışlı antreman yükümü 2’ye katlayacağım derken oluştu. Doktorum 2 ay boyunca tırmanarak koşuyu yasakladı. Bisiklet yüzme ve düz koşu serbest. Bugün neredeyse 1 ay oluyor. Açıkcası oldukça azaldı ancak ben işimi sağlama almak için çok zorlamamaya çalışıyorum. E tabi kondisyonum bu sürede baya bir düştü. Bende yarattığı psikolojik etki oldukça fazla oldu. Tırmanışlı yürüyüş yaptığımda yürüyüş sonrasında bilekte gıcırdama yaptı. 10 km üzerindeki düz koşularımda da aynı gıcırdamayı yaşadım. Bunlar tabi insanda moral ve motivasyonu düşüren unsurlar oluyor. Bir taraftan iştahla antreman yapmak isteyen bir beden var. Diğer tarafta ise kronik olma tehlikesi veren bir rahatsızlık.
Doktor esneme egzersizleri verdi günde 3 defa yap dedi, ama ben günde ancak 1 kez ya da 2 kez yapabiliyorum.
Geçmiş olsun.
Bende 10 gün boyunca antreman yapamamazlıktan deliyordum resmen ama ödemin geçmesini ve kronikleşmemesi için bekledim ve pek de dayanamadım. Doktor 15 gün dedi ben 10.günde başladım koşularıma tekrar. Gerçi çok hafif tempoda yapıyorum antremanları. Henüz bir sorun yok cok cok az bir agrıyı saymazsak.
Doktor size ne gibi esnemeler verdi? Bir de hangi doktora gittiniz acaba öğrenebilir miyim?
Teşekkürler.
Doktor her yerde bulabileceğin esneme egzersizleri verdi. Koşmadan evvel yapmamız gereken bildiğimiz esnetme egzersizleri…Bir de tabi ki aşil bölgesini germeye yönelik egzersizler.En faydasını gördüğüm basamk üzerinde durup o bölgeyi 15 sn. gerili tutmaya çalışanı oldu. Ben Kayseri’de yaşadığım için doktor ismi vermem sizin işinize yaramaz sanırım. Bu arada aşil tendiniti için oklavalı bir egzersize rastlamıştım you tube da. Linkini veremiyorum ama ararsan bulabilirsin.
Geçmiş olsun
Benim yarış bırakmama sebep olan bir rahatsızlık oldu. Normalde bu kadar ağrımıyordu ama İznik’te artık dayanılmaz hale geldi.
Doktor olarak Acıbadem Spor’a gittim. Elle muayenede hemen teşhis kondu (Gitmeden önce şişlikten ve gıcırtıdan ben de internet teşhisi koymuştum gerçi ama doktor da teyit edince insan rahatlıyor).
Haraket olarak basamağa parmak ucuyla çıkıp aşağı ve yukarı esnemeyi verdi. Bunu günde en az 20x3 yapmamı istedi. Tabii dinlenmeyi de. Onun haricinde ayakkabımın arkasının biraz daha yüksek olmasını istedi. Bu ağrı sebebi ile sağ tabanımı da düşürmüşüm, bir de tabanlık almam için başka bir meslektaşına yönlendirdi. Orada dinamik taban kavramı ile tanıştım. İçinde sıvı olan bir tabanlık ayak tabanında kullanmadığınız kasları uyararak onları güçlendirip tabanın doğal formuna gelmesini sağlıyormuş. Taban düşüklüğüm henüz geçtimi bilmiyorum ama tabanlıkla kullanığım tüm ayakkabıların aşınması “high arch” olmaya başladı 
Neyse konuya gelirsek aşilim ara sıra ciddi yokuş sonrası ben buradayım diyor ama eve gelip biraz dinlenince o da geçiyor. Verdiği haraket özellikle koşu sonrasında mutlaka yapıyorum.Esnetme haraketlerini zaten yıllardır her gün spor yapayım yapmayayım mutlaka yaparım. Şimdilik fazla sorun yok ama asıl yarışta durumu anlayacağım.