“Bu yıl ilk kez düzenlecek olan “Ankara 19 Mayıs Yarı Maratonu ve Halk Koşusu” 19 Mayıs 2025 tarihinde saat 11:00’da ANKARA ATA ÇİFTLİĞİ alanı içerisinde düzenlenecektir.”
Ücretsiz ve Gölbaşına yakın olması dikkatimi çekti. Otobüs seferleri vs sorun olmaz. Ama şehir merkezinde, göbeğinde değil bence. Keyifli koşular.
Ankara il sınırlarında etkinlik olsun yeter ki bir şekilde gideriz Ancak numara dağıtımı için sadece bir gün, onda da 5 saatlik bir zaman dilimi takdir etmişler. Genişletirler umarım, değişmezse de yeter mi bilemedim.
Ankara’da ardı sıra iptal olanlardan sonra ümidi kestiğim bir yarıştı. İlk 21K deneyimim olacak. Umarım herkes için keyifli bir organizasyon olur.
Aşağıdaki şekilde bir güncelleme gördüm numara dağıtımı için:
9 Mayıs Ankara Yarı Maratonu ve Halk Koşusu statüsü gereği;
Göğüs numaraları ve çiplerin dağıtım saatleri, 18 Mayıs 2025 tarihinde 11:00 - 20:00 Hacıbayram Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi No:13/4 Ulus Altındağ / ANKARA - ATATÜRK KAPALI SPOR VE SERGI olarak güncellenmiştir.
Statüde parkur harita bilgisi olmadığından su noktaları konusu dikkatimi çekti benim de. 1,3,5,10 KM’lerde diye belirtilmiş. 10K acaba dönüş noktası ve dönüşte aynı su noktalarının karşılığında da su noktası olacak mı; yoksa 10 ve 21 arası bir nokta yok mu anlayamadım.
Bir de koşuyla alakalı aşağıdaki görsel var.
Yarı maraton için 11:00 çok sıkıntılı bir saat değil mi?
Evet normalde sıcaklık açısında sıkıntılı bir saat. Ancak hava durumu fena değil gibi 15-16 derece olacak gibi.
Parkur ile ilgili detay bilgisi olan var mı?
Alanı daha önce görmedim ama “BAKAP Koşu” diye bir arama yaptığımda daha önce burada 5K ve 10K olarak Mülkiye Koşusu yapıldığını, 10K’nın 5K parkurunda iki tur attığını gördüm. 21K’da da 4 tur gibi bir şey olabilir mi diye düşündürdü.
Sarı çizmeli mehmet ağa misali, koşacaklar yarımaratonun ne rotası ne zemin türünü biliyor..
Şu Keçiörendeki yarış içinse bişey demeyim…
https://ulakbel.kecioren.bel.tr/WebBasvuru/1919ataturkkosusu#/
Tıklama alma gazetesi gibi olmasın:Yer Çoban Mektebi yazmışlar.
Günün anlam ve önemine istinaden yapılan organizasyonların ana fikri gerçekten güzel.
Fakat yapmak için yapılmış organizasyonlar olduğu çok belli.
Gelecek adına umut veren adımlar atılıyor.
Özellikle Keçiören’de medeni bir girişimin yapılmış olması, semtin yerlisi olarak beni oldukça şaşırttı.
Stravada şöyle bir rota buldum. Muhtemelen burada döneceğiz.
Biraz tırmanışta var. 4k da 40m tırmanış var. 21k da yaklaşık 200m tırmanış olabilir. Düz bir parkur değil yani eğer buysa.
Bu kadar kısa olamaz, sanırım.
Su istasyonları : 1, 3, 5, 10 km’ lerde.
Öyleyse 10km’lik 2 tur.Yeni bir rota oluşturacaklar…
Yukarıdaki rota gerçekten de 10k yarışında 8,57km olarak 2 tur resmi parkuruymuş 2024’te.
Muhtemelen tam 21 değil
belediye bir duyuru yayınladı, anladığım kadarıyla ym rotasında kent içi geçişler mevcut.
Süper teşekkürler
Tarif edilen güzergaha göre tahmini bir rota çizdim.
Yaklaşık 350m yükseklik kazanımı var.
Emeğinize sağlık çok bilgilendirici oldu.
Sıcak hava ve belki ilk yarı maratonum olduğu için bana fazla gelen yokuşlarıyla zor ama bir o kadar da öğretici bir yarıştı. Ekipman, beslenme, yarış stratejisi, antrenman şekli gibi çok şeyi sorguladım 21K boyunca.
- Organizasyon tarafında, en arkalardan geliyor olmama rağmen hiçbir sıkıntı yaşamadım kendi adıma. Su noktaları gayet yeterliydi. Tüm polis, jandarma, zabıta ve organizasyon görevlilerimizin eline sağlık.
- Bitiş sonrası da aynı şekilde ikramlardan tek bir noktaya yığılma olmadan faydalanma şansı buldum. BAKAP alanı çok güzelmiş, sırf park içinde koşmak için burada yapılacak bir 5K ya da 10K’ya katılmak istiyorum.
- Parkurda 1 kere dışında hiç fotoğraf çekimine denk gelmedim. Arkadan geliyorum diyeydi belki ama 1-2 sporcu daha aynı konudan bahsetti. Daha fazla olsa güzel olabilirdi.
- @anoktaihsan hocamın yukarıda paylaştığı tahmini haritanın inceleyen herkese faydası dokunmuştur bugün. Tekrar teşekkür edeyim kendisine. Ben pace stratejisini bu yükselti profilinde istediğim gibi tutturamayınca biraz “battı balık yan gider” diyerek sadece yarışı bitirmeye odaklandım ama tecrübeli koşucular illa ki faydalanmıştır.
- Federasyon yol ölçümünü santim hassasiyetinde yapmış, 10K tabelasının yanından geçerken saat de aynı şekilde 10K uyarısı veriyordu.
- Yarışın başında bende nabız bir türlü oturmadı, sıcak havadan diye düşünüyorum. Sonra da anlamadığım şekilde midesel bir sıkıntı başladı ve koşarken kramplara sebep oldu.
- Her şeyden önemlisi, çok kıymetli insanlarla tanıştığım bir yarış oldu. Beypazarı Ultra Trail yarış organizatörü Baki Hocam’la 2-3 kilometre (kendisine o kadar eşlik edebildim) yarışlar üzerine konuştuk. Ekim’de orada da çok güzel bir yarış olacak gibi. Parkur mesafelerini görmedim, duymadım, bilmiyorum.
10K dönüşü sonrası yokuşta duraksamaya başlayınca da Şükrü Fatih Hocam’ın verdiği motivasyonla yarışın o kısmını atlattık. Umarım yeni yarışlarda tekrar karşılaşırız.
- Son olarak yine takıntılı gibi şu jel olaylarından bahsedeceğim de, tat kaçırıcı olacak. 21K parkurunda su noktaları haricinde sıklıkla çöp konteynerleri de vardı. 10 dk elde paket tutmayla ölmeyiz sanıyorum.
Organizasyondan şikayet edende oldu ama tek sıkıntı bence yarımaratonda 340m tırmanış normal mi onu bilemedim. Yarış sonu çorba, ayran, nohut-pilav, makarna güzeldi, parkurda emniyet ve su noktası çoktu. Giyinme soyunma yerleri vardı, transferler için otobüslerde mevcuttu. Fotoğraf bende çok göremedim. Jeller benimde dikkatimi çekti niye atarız hiç anlamıyorum, en az 15 tane görmüşlüğüm var belki düşmüş olanlarda vardır ama Ankaranın böyle güzel parklara ve organizasyonlara ihtyacı var, (uygun parkur bulmak şartı ile)
Merhaba ben de kendi deneyimlerimi aktarayım: Ancak başlamadan İhsan bey’e teşekkür ederim, onun hazırladığı rota sayesinde ne ile karşılacağımızı bildik.
Rota tam simetrik yani 10.5 kmlik gitgelden oluşuyor ve yaklaşık 350 metre irtifa kazanımı var. Ultraları çıkarırsak ülkemizde yapılan hiçbir yol koşusunda böylesi bir irtifa alımı olduğunu sanmıyorum. Kıyaslama açısından belirteyim, Eymir bir turunda yaklaşık 45 metre, Adana Yarı Maratonunda ise yaklaşık 100 metre irtifa alımı var.
Yarışa arabayla gelmek çok ama çok konforluydu, yaklaşık bir saat önce çiftliğe geldim, aracı park edip sandalyemi kurdum ve biraz istirahat edip hazırlıklarıma başladım. Organizasyonu her ne kadar belediye gibi lojistik imkanları kuvvetli bir örgütlenme yapsa da halka açık bir koşuydu ve etraf koşu harici pikniğe gelen insanlardan dolayı çok kalabalıktı. Suların planlanandan erken tükeneceğini düşünerek biraz da tıp bayramı koşusunda yaşadığım tecrübe nedeniyle trail yeleği ile koşmaya karar verdim. Yanıma üç adet jel ve bir litre kadar su aldım.
Yarış tam 11:00’de başladı, başlar başlamaz hafif bir yokuş vardı ve öyle sanıyorum ki insanları biraz temkinli olmaya itti. Güncel durumda 6:00 pacede beklediğim nabız 150 idi ancak biraz yarış heyecanı biraz da göğüs bandının başlangıçta randımansız olabileceği iddialarını ciddiye alarak 170 leri görmemi kafama takmadım. Artık nabıza bakmayacaktım, bütün yarışlarda nabzım yüksek çıkıyordu zira.
Hafif tırmanışlı ilk kilometreden sonra çok dik bir iniş ile çiftlik dışına çıktık ve Konya yolunu katedip rotaya girdik, ikinci ve daha uzun bir tırmanış başladı, bazı atletler geri geri yani ters koşmayı deniyordu. Bu tırmanış da da bitince ferah bir köy yoluna geldik burası sonradan anlayacağım üzere parkurdaki tek düzlük alanmış. Yaklaşık iki üç kilometre bu düzlükte ilerledikten sonra Karaoğlan köyüne geldik ve önce sert bir tırmanış sonra da uzun sürecek bir iniş ağırlıklı rollinge başladık. Yarışın ilk kilometrelerinde bir arkadaşla tanışmıştık ve tempomuz çok benzer olduğu için tüm yarış beraber koştuk özellikle ilk 10 kmde kendisiyle bol bol sohbet ettik.
Yaklaşık sekizinci kilometrelerde ön grup ile karşılaştık, timing aracına göre 42. dakikada idiler ve bizim indiğimiz yokuşu çok diri biçimde çıkan Afrikalı ve Türk Atletleri selamladıktan sonra gözlerimiz dönüş noktasını aramaya başladı. özellikle bu kilometrelerden sonraki eğimler çok dikleşmişti.
10.5’de dönüşü yaptıktan sonra Atatürk koşusu parkuruna benzer sert bir yokuşta arkadaşla beraber kendimizi bıraktık, çıkışlarda 6:00 pace civarı 185 nabız görürken inişlerde 4:30 pace civarı 175 nabız görüyordum.
- Kilometreden sonra sohbet kesildi, artık iyice yorulmuştum, inerken fark etmediğim yokuş çıkarken beni çok zorluyordu, yaşım 38 ve nabzım 185’in altına hiç inmiyordu. 16. Kilometrede son jelimi de aldım ve suyum bitti. Sadece beş kilometre kalmıştı ve bundan sonrası basitti. Son iki kilometrede, çiftlikten çıkarken indiğimiz dik yokuşu şimdi tırmanmanız gerekiyordu, kafamı kaldırıp baktığımda neredeyse herkesin yürüdüğünü fark ettim ki biz orta gruptaydık.
Bitiş alanında spomsorların ve belediyenin ikramları beklentimin üzerindeydi, tedirgin olduğum su konusu hiç problem olmadı. Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Atletizm Federasyonu’na güzel organizasyon için teşekkür ederim.
Yarış birazcık şehir dışında olduğu için ve ilk kez düzenlendiği için hiçbir gönüllü fotoğrafçı gelmemişti ancak profesyonel fotoğraf hizmeti alınabilirdi, belediyeye de bu durumu ileteceğim.
Sabrınız için teşekkürler.
Erkenden kaçmam gerekiyordu, bitişteki ikramları göremedim sanırım. Asfaltta patika tadında bol tırmanışlı bir yarış oldu. Belki ücretsiz olmasının belki de Ankara’nın organizasyona aç olmasının etkisiyle katılım güzeldi. Umarım kısmen daha düz bir yerde tekrarlanır.