Merhabalar, sizlere 24 Agustos 2024 cumartesi gunu katildigim Trofeo Kima 2024 yarisindan bahsetmek istiyorum.
Skyrunning serilerinin universitesi olarak gecen yaris 2 yilda bir duzenleniyor. Bu yil 300 kisiyi alsa da katilmak kolay degil. Kura veya bazi yarislari tamamlayarak direkt giris hakki kazaniyorsunuz. Ben 2023 te tamamladigim yaristan dolayi katilim hakki kazandim ve kayitlar acildiginda 5 dk icerisinde doldu.
Parkur:
Yaris 52 km lik 4.200 mt yukselti alan Sentiero Roma parkurunu kullaniyor. Bu parkur kayalik ve yedi adet zincirli, halatli, celik merdivenli dağ gecisini asmayi gerektiriyor. Bunlar sirasiyla; bocchetta roma, passo cameraccio, passo val torrone, passo averta, passo qualido, passo camerozzo ve barbacan. Cutt off sureleri cok kati. Karanliga kimsenin kalmasini istemiyorlar. Ve bu yilki katilimda kask zorunlu malzemeydi. Parkur icerisinde neden boyle oldugunu daha iyi anladim.
Yaris:
24 agustos cumartesi sabahi 05.45 de yariscilarin zorunlu malzemelerini kontrol edip start alanina almaya basladilar. Kasklar bir gun oncesinde teslim ediliyor ve yarista preda rosa da teslim alinip, rifugio gianetti de geri teslim ediliyor, onlar sizin icin yukari cikariyorlar ozetle. Yagmurluk (20.000unitelik), eldiven, acil durum battaniyesi kritik malzemeler.
Malzemelerimi kontrol ettirip start alanina geciyorum. 6.30 da yaris start aliyor. Asfalt bir araba yolundan surekli tirmanmaya basliyorsunuz. Bu tirmanis epey bir sure devam ediyor.
Daha sonra yolu kucuk patikalar ile gecmeye basliyoruz. Patikalar dik, eller dizlerde ilerliyorum. Preda rosa da yerde kaslarimiz bizi bekliyor. Kaski takip biraz kosuyorum. Ardindan tirmanmaya devam ediyoruz. Parkur gittice dev kayalara dogru degisim gosteriyor. Kayalar normalde hareket eder mi acaba diyerek yaklastigim buyuklukteler. Fakat yariscilar keci gibi sekerek ilerliyor. Ben de aynisini yapiyorum. Insan boyunda olanlarin ucuna basa basa, kimi zaman araliklarindan gecerek gidiyoruz. Kirmizi bir kulube goruyorum. Rifugio Ponti de biraz su takviyesi alip jel yiyip devam ediyorum. Ilk gecite kadar totalde 2000 mt tirmanis var ve parkur gittikce acmasiz bicimde diklesiyor. Bazen kayalara tutunup kendimi cekiyorum, bazen uzerlerinde atlayarak geciyorum. Bir gurultu var kafami kaldirinca goruyorum, 100 lerce insan, bocchetta roma da destek icin duruyor.
Bu gecit icin cutt off 03.15, ben 2 sa civarinda ulasiyorum. Inerken zincire tutunup kendimi asagi salarak ters inis yapiyorum. Bir noktadan sonra halata ulasiyorum ve kar uzerinde kayarak iniyorum. Bir noktada kayip kara oturuyorum. Ayakta durmak cok guc. Buyuk kayalar tekrar basliyor. Bir yerden de sular akiyor. Kimi zaman da karli noktalardan geciyoruz. Sirada passo del cameraccio var ve yarisin em yuksek noktasi(2950mt). Bir kaya uzerinde su oldugunu dusunerek basiyorum fakat cok sert bicimde donerek dusuyorum. Elim kaniyor, sirtima darbe aliyorum ve biraz sarsiliyorum. Parmagimda kanamayi durdurmak icin eldiveni takiyorum. Zaten zincir ve gecis bol diye dusunuyorum. Biraz jel biraz su ile devam ediyorum ama epey sarsilmis durumdayim. Parkur da gittikce diklesip tekniklesiyor. Ayaklar yetmediginde eller devreye giriyor. Kar, buz ve kaya iceren bir ortamda tirmaniyoruz.
Passo cameraccio ya vardigimda bir metal tabelada adini goruyorum. Her dik cikisin bir o kadar teknik bir isini oldugunu bir daha goruyorum. Zincirlerle dolu bela bir inis beni bekliyor.
Zincirlerin sonu yine halata donuyor ve yarisin en uzun kar gecisine ulasiyorum. Ayakta durmak egimden dolayi cok zor, bir kere dusunce kalkmiyorum ve kizakla kayar gibi asagi kayiyorum. Zemin duzlesince kalkip devam ediyorum. Indikten sonra enerjim cok dusuk, jel ve sivi aliyorum. Biraz vadide ilerledikten sonra passo torrone den geciyorum. Nispeten kisa bir zincir tirmanisi sonrasi yine vadideyim. Biraz kosuyor biraz kayalarda zipliyorum. Enerjim zayif ve zihnimde surekli negatif dusunceler geciyor. Durmamak ve hareket halinde olmaya kararliyim. Ileride uzaklarda kirmizi bir kulube daha goruyorum. Rifugi Allievi, yani 6 saat cutt of noktasi. Negatif dusunceler her yanimda. Orda birakip dinlenmek ne guzel olurdu diye dusunuyorum. Kulubeye yaklasmak sandigim kadar kolay degil patikamsi kaya dolu yollardan ilerleyip gurultuye dogru yaklasiyorum. Dagci ve destekci dolu yine. O cosku belki de zihnimi bir miktar dagitiyor. Cutt of un 1 sa onundeyim. Biraz kola iciyor ve meyve yiyorum. Sularimi yeniliyorum. Glukoz beynime ve kaslarima bir iyilik hali sagliyor. Devam ediyorum. Yaris benim icin sanki yeni baslamis gibi hissediyorum. Belki yukselti belki glukoz diye dusunuyorum. Bu dusunceler icinde nispeten kolay baska bir gecit olan passo averta geciveriyor. Kayalar arasinda daha guclu ilerlemeye basliyorum. Passo qualido gecidini de asinda farkina variyorum ki sadece 2 gecit kaldi. Saatimin egim grafigine baktigimda gelecek olan gecit hepsinden sivri gorunuyor. Ardindan da 8 saat cutt of noktasi var. Bu noktadan sonra mucadelede daha kararli hale geliyorum. Bir jel daha aliyorum. Fakat kafamda egim grafiginde gordugum sivrilik beni endiselendiriyor. Bu endisenin hakli oldugunu yaklasinca anliyorum. Passo camerozzo yu tarif etmek gerekirse karsinizdaki duvarda olan bir catlak gibi. Ve siz onun arkasina gecmeniz gerekiyor. Bunun icin zincirler, cakili basamaklar, kayalar, elleriniz kollariniz, herseyinizi kullanmaniz gerekiyor. Kafami her kaldirdigimda duvarin devam ettigini goruyorum. Yukari bakmamaya calisiyorum. Sadece tirmaniyorum. Tirmanislarda genel olarak daha iyiyim. Yaris boyu birilerini her gecitte yakaliyorum geciyorum, sonra inerken onlar beni patikada geciyor. Sinir bozucu degil mi? Avrupali kosucular inerken adeta keci gibiler. Ben ise sabirli ve temkinli olmaya calisiyorum. Gecidin zirvesinde metal plaka passo camerozzo diyor. Adini zihnime gercekten kaziyorum. Iste google dan buldugum durumu anlatan fotograflari.
Bu derece teknik bir cikisin inisi de bir o kadar teknik oluyor. Dik bir zincir hattinda iniliyor. 2 adam altimdaki kisiye bir kal geliyor ve biraz vakit kaybediyoruz. Kimsenin kimseyi gecebilecegi bir durum degil, asagi atlamadikca Zincir hatti bitince bela teknik bir inis, ve ardindan kayalara ve patikaya ulasiyorum. Tr den diger katilimcilardan Umut u yakaliyorum. Ayagini burktugunu hizli inemedigini soyluyor. Saatlerimize bakiyoruz ve 8 saat cutt of una 1 saatten az kaldigini goruyoruz. Hayatimda hic cutt of a yaklasmayan hatta bunu dusunmeyen ben, bir anda panik oluyorum. Umut un onune gecip hadi diyorum yetismemiz lazim. Mumkun oldugunca kosarak ilerliyoruz. Biraz ilerleyince yukarilarda bir kulube gorunuyor. Fakat ulasmanin zaman alacagi cok acik. Burasi rifugio gianetti, kask birakacagimiz nokta. Onde kalabalik bir grup var herkes kosturuyor. Onlarin bir kismina yetisiyorum. Buyuk oranda kosarak gurultuye dogru yaklasiyorum. Dagcilar her yerde. Herkes destek veriyor. Rifugio gianetti de hemen kaskimi aliyorlar. Cantadan sapkami takiyorum. Biraz kola iciyorum. Pesimden Umut da geliyor. Zor yetistik diyor. Onemli degil bitiricez diyorum. Hemen yola koyuluyorum. Sirada Barbacan gecisi var. Kisa parkur burdan gectigi icin biraz meshur bir gecis, zincir ve halat olsa da kask gerektirmiyor. Patikadan ilerliyorum, jel aliyorum. Barbacan karsimda yine bir duvar gibi gozukuyor.
Artik 7. Gecis kabullenme gibi geliyor sanirim. Sabir, dikkat, bir yandan da arada bir manzaraya bakip tarifsiz bir haz. Gecit dik, zorlayici, finalin hakkini veriyor. En tepesinde oturuyorum, dagcilar gulumsuyor. Biraz su icip nerdeyim ben, napiyoruz sabahtan beri diye dusunuyorum. Sonra beni bekleyen bitmek bilmeyen inis geliyor aklima, yola koyuluyorum. Biraz zincir inisinden sonra patikaya baglanip kesintisiz inmeye basliyorum. Cok iyi bir inisci olmadigimdan kararli ve guvenli ilerliyorum. Rifugio omio da sadece hizlica su icip devam ediyorum. Yorgunlugun da etkisi inmek cabuk bitmiyor. Ormanin icinde yine teknik gecisler var ve dik. Ancak vadi tabanina ulastigimda asina oldugum patika diyebilecegim yerlere geliyorum Bir sure sonra asfalt ve ara ara patika gecisleri oluyor. Kasaba icinde insanlar saygi ile alkisliyor. Bu gercekten motive ediyor ve onur verici hissettiriyor. Yolda artik kosamayip kos yuru yapan yariscilar goruyorum. Neyse ki hic durmadan finishe geliyorum. 10.saat 28 dk da parkuru tamamliyorum.
Dusunceler:
Trofeo Kima bir skyrunning yarisinin zirvesi, bitirdigim en zor yaris. 2 hafta once Aladaglar Alaca parkuru bitirdigimde daha cok hirpalanmis, carsakta ayaklarimi parcalamistim. Kima yi daha saglam bitirmek benim icin moral verici oldu. Fakat cok teknik bir yaris olmasi, cutt of larin cok sert olmasi, hayatimda ilk defa beni acele etmeye zorladi. Boyle bir seye hazir olmak/ hazirlanmak cok zor (cografya kaderdir). Fakat herseye ragmen hayatimda tecrube ettigim en farkli deneyim oldu. Performans acisindan bakarsak insanlar neler yapiyor ve nerelerde kosuyor dedirtiyor. Bu yaris belki alpinizm, trail running arasinda ince bir cizgi. Ama insanin neleri ne kadar hizli yapabileceginin de bir kaniti bence. Bunu yasamak beni heyecanlandiriyor. Yarisin birincisi Finlay Wild, 6 saat 05 dk ile, Kilian Jornet in 6 saat 09 dk lik rekorunu kirdi
Umarim bizim ulkemizde bu kulturun bir kismi olusur, buyur, gelisir; toplulugumuz ve toplumumuzdan destek gorur.